Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/33481
Karar No: 2015/37726
Karar Tarihi: 23.12.2015

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/33481 Esas 2015/37726 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/33481 E.  ,  2015/37726 K.

    "İçtihat Metni"

    ... vekili avukat ... ile ... vekili avukat ..., İhbar Olunan ... ... aralarındaki dava hakkında İstanbul 3. Tüketici Mahkemesinden verilen 12/11/2013 tarih ve... sayılı hükmün Dairenin 01/06/2015 tarih ve ...sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.

    KARAR

    Davacı, davalının inşa edip satışa sunduğu ...Konutları Projesi 2. Bölge, 10 ada, 1 parselde bulunan . C2-21 blok, 2. kat, 11 nolu daireyi 17.11.2006 tarihli sözleşme ile satın aldığını ve bedelini ödediğini, bir süre sonra binada ve çevrede su baskını meydana geldiğini, davalının binanın bodrum katı ve çevresini dolgu işlemine tabi tuttuğunu, bu işlem sonucu dairesinin 1. normal kat haline geldiğini, bu durumun dairenin değerini oldukça düşürdüğünü, ayrıca gerek dairede, gerekse ortak alanlarda ayıplı imalat ve eksiklikler bulunduğunu,... Sulh Hukuk Mahkemesi" nin...İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, dairenin değerinde meydana gelen kayıptan dolayı 52.500.-TL, eksik ve ayıplı imalatların onarım bedeli olarak 25.000.-TL olmak üzere toplam 77.500.-TL" nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 22.607,00-TL "nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,fazla istemin reddine karar verilmiş; taraflarca temyiz edilen hükmün Dairemizin 01.06.2015 gün, ... Karar sayılı ilamı ile onanması üzerine, bu kez davalı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
    1-Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun.... Karar sayılı ilamında değinildiği üzere, 10.04.1992 tarih, ...Karar Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, hâkimin tefhim etmiş olduğu kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olması gerektiğini öngörmektedir. Yargı erkinin görev ve yetkisi, Anayasa ile yasaları amaçlarına uygun olarak yorumlayıp uygulamak, keza İçtihadı Birleştirme Kararlarının bağlayıcılığını gözetmekten ibarettir. Kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişkiye cevaz verilmemesinin amacı, kamunun mahkemelere olan güveninin sarsılmamasına yöneliktir. Tefhim edilen hüküm başka, gerekçeli karardaki hüküm başka ise bu durumun mahkemelere olan güveni sarsacağı tartışmasızdır. Öyle ki, İçtihadı Birleştirme Kararında bu konuya çok büyük bir önem verilmiş, çelişkinin varlığı tespit edildiği takdirde, başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu nedenle bozulması gerektiğine işaret edilmiştir. Yine, 6100 sayılı HMK.nun 294.maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK.nun 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK.nun 298/2 maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Kararın gerekçesi ile hükmün de birbirine uyumlu olması gerekir. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile HMK.nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakılacak olursa; mahkemenin gerekçesinde, benimsenen bilirkişi raporu çerçevesinde davacının satın almış olduğu ikinci normal kattaki dairenin birinci normal kattaki daire seviyesine getirildiği, sadece bu gizli ayıp nedeni ile ortaya çıkan değer azalmasının talep edilebileceği, taşınmazdaki ıslak zeminlerde hatalı eğim nedeni ile suyun gidere akmadığı ve elektrik, telefon tesisat malzemesinin kalitesiz olduğu, oda duvarlarının dış cepheden su alarak kabardığı iddialarının da açık ayıp olması nedeniyle bu kalemler hakkında herhangi bir tazminat talebinde bulunulamayacağı, yine tespit dosyasında belirlenen çevre düzenlemesinde erozyon ve yollardaki çökmenin daha sonra alınan tedbirlerle giderildiği anlaşıldığından bu konuda da bir talep hakkı olmadığı belirtildiği halde, hüküm kısmında bu kalemlerin giderilme bedeline de hükmedilmesi suretiyle hüküm ile gerekçe arasında çelişki oluşturulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Ne var ki, mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekirken zühulen onandığı yeniden yapılan inceleme sonucunda anlaşıldığından Dairemizin 01.06.2015 gün, ....Karar sayılı onama kararı kaldırılmalı, mahkeme kararı bozulmalıdır.
    2-Bozma nedenine göre davalının sair karar düzeltme itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 01.06.2015 gün,....arar sayılı ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair karar düzeltme itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına peşin alınan 442,60 TL harcın istek halinde iadesine, 23/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi