Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/29921
Karar No: 2021/1995
Karar Tarihi: 25.02.2021

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/29921 Esas 2021/1995 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılandığı dava sonucunda, sanıklar hakkında CMK'nın 223/2-b maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat kararı verildi. Ancak, müşteki vekili temyiz etti ve dosya incelendikten sonra müşteki tarafından daire satın alınmasına karşın tapu kaydının verilmediği ve sanıkların asılsız vaatlerle dolandırıcılık suçu işledikleri iddiası yer alıyor. Yapılan inceleme sonucunda, sanıkların dolandırıcılık kastı ile hareket ettiklerinin belirlenememesi nedeniyle sanıkların üzerlerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı ve beraatleri kararlaştırıldı. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyle; CMK'nın 223/2-b maddesi, 260. maddesi, 237/2 maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesi.
15. Ceza Dairesi         2017/29921 E.  ,  2021/1995 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanıklar hakkında CMK’nın 223/2-b maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan, sanıklar hakkında verilen beraat hükümleri, müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
    Katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan zarar görmüş olan müşteki ...’in CMK"nın 260. maddesi uyarınca kurulan hükmü temyiz ve kamu davasına katılma hakkı bulunduğunun anlaşılması karşısında, CMK"nın 237/2 maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek ve katılan vekilinin duruşmalı inceleme isteminin, sanıkların üzerine atılı suçlar nedeniyle uygulanabilecek ceza miktarına nazaran 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 318. maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
    Katılanın, sanık ...’ın yönetim kurulu başkanı ve diğer sanık ...’ün satış temsilcisi olarak çalıştığı Fiyapı isimli firmanın Fi Tower isimli projesinden, 03/06/2011 tarihli harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile daire aldığı, dairenin ücretini ödemesine rağmen sözleşmeye göre Eylül 2011 ayında dairenin katılana teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediği, tapusunun da verilmediği, şirketin asıl adının Fiyapı Gayrimenkul Geliştirme ve İnşaat San. Tic. A.Ş. olmasına rağmen sözleşmede Fiyapı İnşaat Sanayi ve Tic. A.Ş. ismini kullandıkları, sanıkların var olmayan proje üzerinden, ruhsatı olmayan bir daireyi satmak için asılsız vaatlerde bulunarak haksız menfaat temin etmek suretiyle, üzerlerine atılı tacir veya şirket yöneticilerinin dolandırıcılığı suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda; sanıklar savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamına göre; dosyada mevcut harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak, katılanın dairenin satış bedelini ödediği, tapu kaydının da 06.03.2013 tarihinde katılan adına çıkartıldığı, İstanbul Esenyurt Belediye Başkanlığının yazı içeriğine göre de, söz konusu dairenin bulunduğu yere ait 26.10.2009 tarih, 2009/12341 sayılı yapı ruhsatının mevcut olduğu, sanık ..."in aksi ispatlanamayan savunmasına göre de; taşınmazın sözleşmede belirtilen tarihte teslim edilmeme nedeninin, Esenyurt Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesi arasındaki anlaşmazlıktan kaynaklandığı, 18 ay inşaatın durdurulduğu, bu nedenle de zamanında daire tesliminin yapılamadığının beyan edildiği, yine sanık ..."ün savunmalarının da benzer mahiyette olduğu ve söz konusu şirkette sadece satış temsilcisi olduğunu savunduğu, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların dolandırıcılık kastı ile hareket ettiklerinin belirlenemediği, sanıklar ile katılan arasındaki ilişkinin hukuk mahkemelerinde çözümlenmesi gereken hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu, bu itibarla sanıkların üzerlerine atılı suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin, herhangi bir gerekçe içermeyen temyiz itirazının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 25.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi