4. Ceza Dairesi 2016/17146 E. , 2020/16673 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Birlikte tehdit, yaralama, hakaret, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık ... hakkında kasten yaralama ve birlikte tehdit suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlara karşı yalnızca itiraz yolu açık olup yapılan başvurunun da bu doğrultuda değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından, katılan ... vekilinin temyiz isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2-Sanık ... hakkında hakaret eyleminden kurulan kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ... müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
3-Sanık ..."ya yükletilen birlikte tehdit, kasten yaralama, 6136 sayılı Yasaya muhalefet eylemleri; sanık ..."e yükletilen kasten yaralama ve birlikte tehdit eylemleri ile; sanık ..."a yükletilen 6136 sayılı Yasaya muhalefet eylemlerinden kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde ise;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanıklara yükletilen birlikte tehdit, kasten yaralama ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile katılan sanık ... müdafiinin ve katılan sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılmak suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4-Sanık ... hakkında yaralama eylemlerinden verilen mahkumiyet hükümlerinin temyizine gelince;
Mahkemenin gerekçesinde "" Yargılamanın her aşamasında istikrarlı bir şekilde katılan sanık ..."in, diğer sanıkların kendisini tehdit ettiğini ve dövdüğünü savunduğu, bu savunmasının tanıklar tarafından teyit edildiği, ayrıca diğer sanıkların tevil yollu beyanıyla da bu savunmanın doğrulandığı dikkate alınarak sanık ..."in kasten yaralama suçlarını, diğer sanıkların kendisini tehdit etmeleri ve dövmeleri sonucunda kapıldığı tahrikin etkisiyle işlediğinin "" kabul edildiği ve sanık ... hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulandığı ancak cezada indirim uygulanırken mağdurlardan kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturan söz ve davranışların ulaştığı boyut dikkate alınmadan, sanık hakkında üst sınırdan indirim yapılması yerine yazılı şekilde indirim yapılarak fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.