19. Hukuk Dairesi 2014/3550 E. , 2015/982 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ve davalı vek. Av. ..."nun gelmiş olmalarıyla, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 19.05.2009 ve 01.06.2009 tarihli iki ayrı ...Satış Noktası sözleşmelerinin imzalandığını, davalının satış noktalarında müvekkilinin dağıtımını yaptığı gazlı ve gazsız ürünlerin satımını üstlendiğini, her iki sözleşmeye göre müvekkilinin pazarlama faaliyetlerine katkıda bulunmak için ödeme yaptığını, sözleşmenin herhangi bir nedenle sona ermesine sebebiyet vermesi halinde iade edileceğini, davalının satış noktalarından birinin kapatıldığı gibi başka marka su ve gazsız içecek sattığının tespiti üzerine sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile pazarlama faaliyetine katkı bedeli alacağı 33.732,04 TL, cezai şart alacağı 15.000 TL"nin davalıdan avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmede işyerlerinden birinin kapatılmasının fesih nedeni olarak gösterilmediğini, davacının gazlı içecek piyasasına hakim olmasından dolayı sözleşmeyi farklı ürün satıldığı gerekçesiyle feshederek bedel iadesi ve cezai şart isteyemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında iki ayrı direkt satış noktası sözleşmesi imzalandığı, davalının satış noktalarında başka firmalara ait gazlı ve gazsız ürün pazarladığı, davacının sözleşmeyi haklı olarak feshettiği ve sözleşme hükümleri gereğince davalıya ödenen pazarlama faaliyetine katkı bedelinin iadesinin gerektiği, ayrıca sözleşmenin 9. maddesine göre davalının kurulan sözleşmeyi uygulamaya yanaşmaması veya uygulamaktan tek yanlı vazgeçmesi, yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde sözleşmenin feshedileceği, 19.05.2009 tarihli sözleşme için 25.000,00 TL, 01.06.2009 tarihli sözleşme için 100.000,00 TL cezai şartın ödeneceğinin kararlaştırıldığı, bu düzenlemeler karşısında sözleşmeler davacı yanca haklı nedenle, davalı tarafın sözleşme ve ekinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebi ile feshedildiği, davalının cezai şart ödemekle yüümlü olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, 6100 sayılı HMK"nun yürürlüğe giriş tarihi olan 01.10.2011 tarihinden sonra açılmıştır. Davacı vekili, cezai şart alacağı ve katılım katkı payı bedeli yönünden iki ayrı Direkt Satış Noktası sözleşmesine dayanmıştır. Bu sözleşmelerin birinde 25.000 TL, diğerinde 100.000 TL cezai şart alacağına ilişkin hükümler düzenlenmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde cezai şart alacağı yönünden fazlaya dair haklarını saklı tutarak 15.000 TL talep etmiştir. Buna göre dava dilekçesi içeriğinden cezai şart alacağı bakımından davanın kısmi dava olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Oysa, HMK"nun 109. maddesine göre; “Talep konusunun miktarı açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz”. Bu durumda mahkemece cezai şart alacağı yönünden davacının talebini tam dava olarak sürdürmesi gerektiği hususunun davacı vekiline ihtarat yapılması ve toplam cezai şart alacağı yönünden eksik peşin harç tamamlatılarak davaya devam edilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.