19. Ceza Dairesi 2020/3156 E. , 2020/12022 K.
"İçtihat Metni"
Karşılıksız çek düzenleme suçundan sanık ..."ın, 5941 sayılı Çek Kanunu"nun 5/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52/2. maddeleri gereğince 3386 gün karşılığı 67.720,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, adli para cezasının anılan Kanun"un 52/4. maddesi uyarınca birer ay ara ile 10 eşit taksit halinde tahsiline dair Adana 2. İcra Ceza Mahkemesinin 10/04/2018 tarihli ve 2017/162 esas, 2017/340 sayılı ek kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 09/06/2020 gün ve 18445 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/06/2020 gün ve KYB-2020-51265 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre; Müştekinin 69.000,00 Türk lirası bedelli çekin süresi içerisinde bankaya ibrazına rağmen ödenmemesi nedeniyle şikâyetçi olduğu, Mahkemesince, çek bedelinin karşılıksız kalan bedeli 67.710,00 Türk lirasından az olamayacağından bahisle 3386 gün karşılığı 67.720,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesinde yer alan, "(Değişik: 15/7/2016-6728/63 md.) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarı, (…) az olamaz." hükmü gereğince sanığa verilecek cezanın kanundaki üst sınırı olan 1.500 günü geçemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;
6728 sayılı Kanunun 63. maddesiyle değişik 5941 sayılı Kanun"un "Ceza sorumluluğu, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı" başlıklı 5/(1). maddesi;
"(1) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarı, (“...çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticari işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından...” ibaresi, 10/10/2017 tarihli ve 30206 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 26/7/2017 tarihli ve E.: 2016/191, K.: 2017/131 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir.) az olamaz. Mahkeme ayrıca, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına; bu yasağın bulunması hâlinde, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının devamına hükmeder. Yargılama sırasında da resen mahkeme tarafından koruma tedbiri olarak çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına karar verilir. Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı, çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişi, bu tüzel kişi adına çek keşide edenler ve karşılıksız çekin bir sermaye şirketi adına düzenlenmesi durumunda ayrıca yönetim organı ile ticaret siciline tescil edilen şirket yetkilileri hakkında uygulanır. Koruma tedbiri olarak verilen çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararlarına karşı yapılan itirazlar bakımından 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 353 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü uygulanır. Bu suçtan dolayı açılan davalar icra mahkemesinde görülür ve İcra ve İflas Kanununun 347, 349, 350, 351, 352 ve 353 üncü maddelerinde düzenlenen yargılama usulüne ilişkin hükümler uygulanır. Bu davalar çekin tahsil için bankaya ibraz edildiği veya çek hesabının açıldığı banka şubesinin bulunduğu yer yada hesap sahibinin yahut şikâyetçinin yerleşim yeri mahkemesinde görülür." hükümlerini amirdir.
Mahkemece temel cezanın belirlenmesi sırasında takdir edilecek cezanın üst sınırı 1500 gün, alt sınırı ise; Kanun"da açıkça belirtilmediğinden TCK"nin 52/1. maddesinde yazılı olduğu üzere 5 gün olacaktır.
5237 sayılı TCK"nin 61. maddesinde, hakimin somut olayın özelliklerine göre Kanun"da yer alan alt ve üst sınırlar arasında temel cezayı belirleyebileceği, adli para cezasına hükmedilirken artırım ve indirimlerin gün üzerinden yapacağı ve yine Kanun"da açıkça yazılmadığı sürece cezalarda artırım veya indirim yapılamayacağı emredici olarak düzenlenmiştir.
Buna göre somut uyuşmazlıkta yerel mahkemece; sanık hakkında 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesinde düzenlenen suçtan dolayı cezai yaptırım belirlenirken, TCK"nin 61. maddesi gözetilerek, öncelikle Kanun"un öngördüğü alt ve üst sınırlar arasında (5 gün ila 1500 gün arasında) gün para cezasına hükmedilmesi, gerekli artırım ve indirimlerin bu miktar üzerinden yapılması, bulunan gün para cezasının TCK"nin 52/2. maddesi gereği (20 ila 100 TL arasında) takdir edilecek bir günlük miktarla çarpılması, bulunacak sonuç ceza, şayet 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesine göre suça konu çekin karşılıksız kalan kısmından az olursa bu kez adli para cezası miktarının çekin karşılıksız kalan miktarına çekilmesi ve infaza esas sonuç cezanın bu şekilde belirlenmesi gerekirken;
Adana 2. İcra Ceza Mahkemesinin 14/06/2017 tarihli ve 2017/162 esas, 2017/340 sayılı kararını müteakip, 5941 sayılı Kanun"un 5/1. fıkra 2. cümlesinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi üzerine yapılan uyarlama yargılaması sonrasında 10/04/2018 tarihli ve 2017/162 esas, 2017/340 sayılı ek kararı ile sanığın 5941 sayılı Çek Kanunu"nun 5/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52/2. maddesi gereği 67.720,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilirken adli para cezasının 5941 sayılı Kanun"da öngörülen takdir yetkisini de aşmak suretiyle 3386 gün olarak belirlenmesi kanuna aykırı olduğu anlaşılmakla,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Adana 2. İcra Ceza Mahkemesinin 10/04/2018 tarihli ve 2017/162 esas, 2017/340 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4-d maddesi gereği KANUN YARARINA BOZULMASINA, bozma gereği yeniden uygulama yapılarak, HÜKÜM kısmında yer alan 2- ve 3- numaralı maddelerin hükümden tamamen çıkarılmasıyla, yerine;
"2-) Sanığın, Finansbank Mersin Çarşı Şubesine ait 25/11/2016 keşide tarihli, 0398456 numaralı ve 69.000,00 TL bedelli çek bakımından üzerine atılı suçu sabit olmakla, TCK"nin 61. maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde, 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesi gereği 5 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına,
3-) Sanığa verilen 5 gün adli para cezasının TCK"nin 52/2. maddesi gereği sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önüne alınarak günlüğü 20,00 TL"den çevrilmek suretiyle 100,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, ancak 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesi gereği hükmedilen adli para cezası, çekin karşılıksız kalan miktarından az olmayacağından sanığın neticeten 67.710,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına," şeklindeki maddelerin eklenmesine, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, 30/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.