14. Ceza Dairesi 2017/5659 E. , 2017/6385 K.
"İçtihat Metni"Çocuğun basit cinsel istismarı suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 27.09.2016 gün ve 2016/28378 soruşturma, 2016/16398 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müştekinin itirazının reddine ilişkin mercii Ankara Batı 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 17.10.2016 tarihli, 2016/4055 Değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı Kanunun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde anılan Kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada kanuna uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müşteki ...’un avukatı aile ve adli görüşmecilerin de hazır bulunduğu esnada alınan ifadesinde, olay tarihinde Etimesgut Belediye Spor Kulubünde top toplayıcı olarak çalıştığı sırada maç bitimi üzerine, şüpheli ...’ın kendisine yardım etmesini istediğini, şüpheli ile soyunma odasında bulundukları esnada, şüphelinin kendisine doğru çekerek sarıldığını, boynundan öptüğünü, kendisini öptürmeye çalıştığını, poposuna vurduğunu, kendisinin kaçarak kurtulduğunu beyan etmesi karşısında, olayın geçtiği yere ilişkin kamera kayıtlarının olup olmadığı, görgü tanığının bulunup bulunmadığının araştırılması, yine şüphelinin “...güvenlik görevlileri durumu bana anlattılar. Ben de kendilerine böyle bir konunun olmadığını söyledim...” şeklindeki beyanında geçen güvenlik görevlilerinin tespit edilerek tanık olarak dinlenilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 13.06.2017 gün ve 94660652-105-06-4862- 2017-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrakla birlikte Daireye tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Ankara Batı 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 17.10.2016 tarihli, 2016/4055 Değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309/4-a. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 12.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.