Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2747
Karar No: 2017/3565

Kasten öldürme - kasten yaralama - 6136 sayılı Yasaya aykırılık - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/2747 Esas 2017/3565 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanıkların maktulü ve mağdurları ateşli silahlarla yaralama ve öldürme suçlarından yargılandığı bir davada, mahkeme sanıkların beraatine karar verdi. Ancak Cumhuriyet savcısı, sanık müdafileri ve sanık müdafiinin temyiz itirazları sonucu Yargıtay'da yapılan incelemede, mahkumiyet hükümleri kurulmasında bir isabetsizlik olmadığına karar verildi. Kararda, sanıkların öldürme, yaralama ve yasaya aykırılık suçlarından mahkumiyetleri söz konusu oldu. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nun 81, 62, 53, 86/1, 86/3-e, 87/3, 52/2 ve 6136 sayılı Kanun'un 13/1, 62, 53 maddeleri.
1. Ceza Dairesi         2016/2747 E.  ,  2017/3565 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten öldürme, kasten yaralama, 6136 sayılı Yasaya aykırılık
    HÜKÜM : 1-Sanıklar ...ve ... hakkında;
    TCK"nun 81, 62, 53. maddeleri uyarınca 25 yıl hapis cezası (ayrı ayrı),
    2-Sanıklar ...ve ... hakkında;
    TCK"nun 86/1, 86/3-e, 873/, 62, 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 18 ay hapis cezası (ayrı ayrı),
    3-Sanık ... hakkında;
    6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; 13/1, 62, 52/2, 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis ve 2000.TL adli para cezası.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    1)Mahkemenin 16.06.2015 tarihli hükmü ile sanıklar ...ve ... hakkında maktul ..."a yönelik kasten öldürme, mağdurlar ... ve ..."a yönelik ise kasten yaralama suçlarından açılan kamu davaları ile ilgili olarak mahkumiyet kararları verildiği ancak sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan açılan kamu davası ile ilgili olarak herhangi bir karar verilmediği ve bu hususla ilgili olarak hükümden sonra 02.07.2015 tarihinde mahkemece re"sen duruşma açılıp sanığın duruşmada hazır olması sağlandıktan sonra aynı tarihli ek karar ile sanık ... hakkında ayrıca 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan da mahkumiyet kararı verildiği, yüzüne karşı verilen karara karşı sanık tarafından süresi içerisinde verilmiş herhangi bir temyiz talebi bulunmasa da 20.07.2015 tarihinde gerekçeli kararın sanık müdafiine tebliğ edildiği ve müdafii tarafından 24.07.2015 tarihli dilekçe ile 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün de temyiz edildiği, her ne kadar 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçu duruşmada zorunlu müdafii bulundurulmasını gerektirir bir suç olmasa da mahkemenin ek kararında temyiz süresinin başlangıcının "yanıltıcı ve tereddüte neden olacak şekilde" hazır bulunanlar yönünden tefhim, yokluğunda karar verilenler yönünden ise tebliğ ile başlayacağının belirtildiği ve sanığın da duruşmalarda müdafii ile temsil edildiği anlaşılmakla, ek kararda yer alan ve temyiz süresinin başlangıcı hususunda sanıkta "hükmün müdafii tarafından temyiz edilebileceğini ve müdafiinin temyiz süresinin de tebliğ ile başlayabileceği" şeklinde düşünceye neden olan ibarenin somut olay yönünden Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 40/2. ve 5271 sayılı CMK"nun 34/2, 232/6. ve 291. maddelerine aykırı olduğu gözetildiğinden, sanık ... müdafiinin 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik 24.07.2015 tarihli temyiz talebinin süresinde olduğuna karar verilmiştir.
    2)Sanıklar ...ve ... hakkında maktul ..."a yönelik kasten öldürme, mağdurlar ... ve ..."a yönelik kasten yaralama ve sanık ... hakkında ayrıca 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin Cumhuriyet savcısı, sanık ... ve müdafileri ile sanık ... müdafii tarafından temyizi üzerine yapılan incelemede;
    Oluşa ve dosya içeriğine göre, maktulün tarlasının bulunduğu mevkiide maktul ve mağdurların gece saat 01.00 sıralarında traktör ile hareket halindeyken maktulün av tüfeği vurularak öldürüldüğü ve mağdurların ise tabanca ile yapılan atışlar nedeniyle yaralandıkları olayda; mağdurların tabanca ve tüfekle ateş eden kişilerin yüzlerini görmediklerini beyan etmeleri, olayı gören herhangi bir tanığın bulunmaması, olay yerinde bulunan maden ocağına ait güvenlik kamera görüntülerinde yer alan aracın sanık ..."in sevk idaresinde bulunan araç olduğu hususunun görüntü kayıtlarının teşhise elverişli olmaması nedeniyle açıklığa kavuşturulamaması ve gizli tanık olarak dinlenen tanıkların aşamalarda çelişkiler içeren ve hayatın olağan akışına uygun olmayan duyuma dayalı anlatımları karşısında; sanıklar ...ve ..."ın üzerlerine atılı suçları işledikleri hususunda her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla, atılı suçlardan beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet savcısı, sanık ... ve müdafileri ile sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, kısmen re"sen de temyize tabi olan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, bozma sebebi gözetilerek sanıklar ... ve ..."in TAHLİYELERİNE, başka bir suçtan tutuklu veya hükümlü değillerse Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına, 30/10/2017 gününde üyeler ... ve ..."in sanıklar hakkında atılı suçların sübut bulduğuna ve hükmolunan mahkumiyet kararlarının onanması gerektiğine dair karşı oyları ve oy çokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY:

    Oluşa ve dosya içeriğinde yer alan olay yeri inceleme raporu ile kriminal raporlar, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığından temin edilen telefon görüşme kayıtları, 26.04.2014 tarihli "olay yeri görgü tespit ve kamera inceleme tutanağı", mağdurların beyanları, ... ve... kod adlı gizli tanıklar ile tanıklar ... ve ..."un anlatımları, sanıkların aşamalarda çelişen ve dosya kapsamı ile örtüşmeyen savunmaları ile tüm dosya içeriğine ve mahkemenin oluşa uygun gerekçesine göre; sanıklar hakkında atılı suçlardan mahkumiyet hükümleri kurulmasında bir isabetsizlik olmadığı kanaatiyle sayın çoğunluğun sanıkların beraatlerine karr verilmesi gerektiğine ilişkin düşüncesine katılmıyoruz.30.10.2017 30/10/2017 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."un huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanıklar ..., ... müdafii Avukat ..."in yokluğunda 02/11/2017 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi