
Esas No: 2016/18594
Karar No: 2017/1103
Karar Tarihi: 08.03.2017
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/18594 Esas 2017/1103 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davalı şirket yönünden davanın reddine, davalı ... yönünden elatmanın önlenmesi ile ecrimisil talebinin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı temyizi sonucu, Dairenin 10.11.2014 gün, 2014/1064 Esas, 2014/17227 Karar sayılı ilamı ile bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa"nın geçici 4/1. maddesi uyarınca temyiz incelemesi yapılmak üzere Daireye gönderilmekle, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü:
-KARAR-
Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkidir.
Davacı, maliki olduğu 205 ada 11 parsel sayılı taşınmazın, izni ve bilgisi olmaksızın davalılarca işgal edilip depo olarak kullanıldığını ileri sürerek, elatmasının önlenmesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2 yıl 11 aylık süre için hesaplanan toplam 10.560,00TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Davalı şirket, 2 adet sanayi tüpünü geçici olarak taşınmaza koyduklarını bir gelir elde edilmediğini; davalı ... ise taşınmazın küçük bir bölümünü davacının rızası ile depo şeklinde kullanmakta olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalı şirkete yönünden davanın reddine, davalı ...’a yönelik davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar Dairece “...elatmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulması doğru değildir..." gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davalı şirkete açılan davanın reddine davalı ...’a yönelik davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar Dairece “... Davalı ..."ın, davacı taşınmazının 10.58 m²"lik kısmı dışında
kalan diğer kısımlarını fiilen kullandığı davacı tarafça kanıtlanamadığı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır...davalı şirkete yönelik temyiz itirazlarına gelince; davalı şirketin iki adet sanayi tüpü koymak suretiyle müdahalesinin bulunduğu ve halen devam ettiği keşfen sabit olduğu gibi davalı şirketin de kabulündedir. Bu durumda, davalının elatmasının önlenmesine karar verilmesi gerekirken, davalı şirket yönünden davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir...öncelikle davacıdan isteğini miktarlandırması için açıklama istenilerek, koşulların varlığı halinde davalı şirket yönünden ecrimisile hükmedilmesi gerçeğinin düşünülmemesi de doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, dava açıldığı tarihte davalı şirketin 2 adet sanayi tüpünü davacı taşınmazına koyma şeklinde bir müdahalesinin bulunmadığı gerekçesiyle önceki kararda direnilmesine karar verilmiş, direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme kararındaki direnme gerekçesi ve deliller değerlendirildiğinde davalı şirketin davacı taşınmazına müdahalesinin bulunmadığı saptandığından, bozma kararının yerinde olmadığı anlaşılmakla, Dairenin 10.11.2014 gün, 2014/1064 Esas, 2014/17227 Karar sayılı BOZMA KARARININ KALDIRILMASINA, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde isabetsizlik bulunmadığına göre davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 3.70.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 08.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.