11. Hukuk Dairesi 2015/12405 E. , 2017/620 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada...2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/06/2014 tarih ve 2014/10-2014/183 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Rahimet Tezcan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin tanınmış ""... AYRINTILARDAN KURTULUN+ŞEKİL"", ""...+ŞEKİL"", ""... CAMPUS+ŞEKİL"" ""...+ŞEKİL"", ""... MALL"", ""... BANKACILIK PAKETİ+ŞEKİL"", ""... HESABI+ŞEKİL"", ""... TATİL+ŞEKİL"", ""... NAKİT PUAN"", ""... MİLPUAN"", ""... YATIRIM+ŞEKİL"" ibareli 2005/169503, 2000/4010, 2000/28165, 2000/24186, 1999/23183, 2003/4415, 2002/32670, 2000/28164, 2003/13425, 2003/13426 ve 2000/28166 sayılı, 1-45. sınıfta bulunan mal ve hizmetleri içeren markaların sahibi olduğunu, davalının müvekkili markalarıyla iltibas yaratan ve onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayacak, itibar ve ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki 2011/55035 no"lu, "AVANTAJ NOKTASI+ŞEKİL" ibareli, 35-1-6. sınıf hizmetleri içeren iyiniyetli olmayan marka tescil başvurusunun ilânı üzerine itirazda bulunduklarını ancak, itirazın reddedildiğini oysa, markanın tescilinin müvekkili markaları ile iltibasa yol açabileceği gibi, markaların tanınmışlığından haksız yarar sağlayacağını ileri sürerek, TPE YDİK"in 2013/M-7585 sayılı kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili, YDİK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı şirket vekili, markalar benzer olmadığından iltibasın ve ayrıca, davacı markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlanmasının söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı markaları ile davalı başvurusu arasında bir benzerlik bulunmadığından iltibasın da söz konusu olmadığını, ""Avantaj"" ibaresinin davalı başvurusunda, davacı markalarında olduğu gibi ""..."" biçiminde değil, Türkçe’de bilinen kelime biçimi ve yazılış şekliyle yazıldığı, bütün olarak bakıldığında da tanımlayıcı biçimde ve yardımcı unsur olarak kullanıldığı, anılan kelimenin gerçek anlamıyla bu tür bir kullanımının engellenmesinin ise mümkün olmadığı zira, davacının Türkçe’de avantaj olarak bilinen markalarının tanınmış olmasının, anılan sözcüğün 556 sayılı KHK’nın 12. maddesi kapsamında gerek markasal ve gerekse diğer bir şekilde, Türkçe’de bilinen anlamıyla kullanımına engel olmadığı, başvuru konusu işarette anılan sözcüğün bu işaret altında sunulacak mal ve hizmetlerin yararlanıcılarına avantaj sağlayacağını ifade ettiği, nitekim kullanım biçiminin haksız rekabet yaratacak veya davacı markalarına yaklaşma gayretini gösterecek her hangi bir unsur da içermediği, davacı markasının tanınmış olmasının da sonucu değiştirmeyeceği, tescilli bir marka ile iltibas yaratmayan işaretin marka tescil başvurusunda bulunmanın kötüniyet olarak da değerlendirilemeyeceği, davacının 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi uyarınca da 35. sınıf ürün ve hizmetler bakımından davalı başvurusunun tescilini engelleme olanağının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.