Konya Ceza Kararları - Resmi belgede sahtecilik - yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/8718 Esas 2017/2406 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8718
Karar No: 2017/2406
Karar Tarihi: 30.03.2017

Resmi belgede sahtecilik - yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/8718 Esas 2017/2406 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Asliye Ceza Mahkemesi, bir sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve yalan beyan suçlarından mahkumiyet kararı vermiştir. Temyiz talebinde bulunan sanığın resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin temyiz itirazları reddedilmiş, hüküm istem gibi onanmıştır. Ancak yalan beyanda bulunma suçuna ilişkin hükümde, suçun yasal öğelerinin oluşmadığı gerekçesiyle itiraz yerinde görülmüş ve hüküm bozulmuştur. Kararda, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunun oluşabilmesi için belgenin kişinin beyanı üzerine değil, kamu görevlisinin yapacağı inceleme sonucuna göre düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddesi olarak da, resmi belgede sahtecilik suçu için 5237 sayılı TCK'nın 206/1. maddesi, yalan beyanda bulunma suçu için ise aynı kanunun 267. maddesi açıklanmıştır.

11. Ceza Dairesi 2015/8718 E. , 2017/2406 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, yalan beyan
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz talebinin incelemesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2- Sanık hakkında yalan beyanda bulunma suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz talebinin incelemesinde;
5237 sayılı TCK"nun 206/1. maddesinde yeralan resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunun oluşabilmesi için, kişinin açıklamaları üzerine belge düzenlenmesi ve düzenlenen resmi belgenin bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerektiği, beyanı alan kamu görevlisinin, beyanın doğruluğunu inceleyip, buna kanaat getirdikten sonra resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise yani, resmi belge sadece kişinin beyanı üzerine değil de kamu görevlisi tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekteyse bu maddede düzenlenen suçun oluşmayacağı; kendi kimlik bilgilerini taşıyan ancak ağabeyi ..."a ait fotoğraf bulunan nüfus cüzdanının ibraz edilmesi biçimindeki somut olayda, sanığın hareketlerinden ve fotoğraf benzememesinden şüphelenen güvenlik güçleri bir belge düzenlenmeden, yapılan sorgulamada bu fotoğrafın ağabeyi ..."a ait olduğunu belirlenmesi ve buna ilişkin tutanak düzenlenmesi karşısında, sanığın bildiriminin nasıl bir kandırma gücü taşıdığı, suçun yasal öğelerinin ne biçimde oluştuğu tartışılıp değerlendirilmeden yalan beyanda bulunma suçundan hükümlülüğüne karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.