
Esas No: 2021/4205
Karar No: 2022/2638
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4205 Esas 2022/2638 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/4205 E. , 2022/2638 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04/05/2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; hüküm kurulmasına yer olmadığına, ecrimisil istemesinin kabulüne dair verilen 16/06/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Davacı, maliki olduğu 2646 ada 19 parselde kayıtlı 11 nolu bağımsız bölümün boşanma aşamasında olduğu davalı eşi Nilgün ile davalı kızı Hafize tarafından işgal edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve 1.500,00 TL ecrimisile karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalılar; boşanma davasının kesinleşmediğini belirterek davanın reddini, yargılama aşamasında boşanma davasının kesinleşmesi üzerine dava konusu yerin tahliye edildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2016/2221 Esas, 2018/916 Karar ve 13/2/2018 tarihli ilamı ile ".. davacı ile davalı ... arasında görülmekte olan boşanma davasının halen derdest olduğu, verilecek kararın eldeki davayı etkileyebilecek nitelikte olduğu, İstanbul Anadolu 5. Aile Mahkemesinin 2013/877 Esas, 2014/9 Karar sayılı dosyasının eldeki dava bakımından bekletici mesele yapılması ve o davanın sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne elatmanın önlenmesine, 6.240,00 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 13.02.2018 gün ve 2016/2221 Esas, 2018/916 Karar sayılı ilamıyla,’’davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine, davalılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince; tarafların İstanbul Anadolu 5. Aile Mahkemesinin 21.11.2014 tarih, 2013/877 Esas, 2014/9 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları ve kararın 11.02.2015 tarihinde kesinleştiği, taşınmazın halihazırda davalı ... tarafından kullanıldığının sabit olduğu, davalı ...’ün boşanma kararının kesinleşmesi ile çekişme konusu taşınmazı boşalttığını savunması nedeniyle, davalı Nigül'ün davacı taşınmazını kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise hangi tarihte kullanıma son verdiğinin tespit edilmesi gerektiği, eldeki dava, boşanma davası devam ederken 04.05.2011 tarihinde açılmış tarafların boşanmasına ilişkin karar yargılama aşamasında 11.02.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava tarihi itibariyle evlilik devam ettiğinden ve taşınmazın aile konutu olup davalı eş ve kızı tarafından kullanılmasının haksız ve kötüniyetli sayılamayacağından, ecrimisil istemi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesinin doğru görülmediği" gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemece, elatmanın önlenmesi yönünden, taşınmazın davadan sonra tahliye edilmiş olması nedeni ile konusu kalmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına, ecrimisil yönünden davanın kabulü ile, 27/11/2010 ile 24/05/2011 tarihleri arası için 6.240,00 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, bu nedenle reddine karar vermek gerekmiştir.
Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)
Somut olayda: Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 13.02.2018 günlü ilamıyla "eldeki dava boşanma davası devam ederken 04.05.2011 tarihinde açılmış, tarafların boşanmasına ilişkin karar yargılama aşamasında 11.02.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava tarihi itibariyle evlilik devam ettiğinden ve taşınmazın aile konutu olup davalı eş ve kızı tarafından kullanılmasının haksız ve kötüniyetli sayılamayacağından, ecrimisil istemi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesinin doğru görülmediği" gerekçeleriyle ecrimisil isteminin kabulüne dair verilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bilindiği üzere; bozma ilamına uyulmuş olmakla ilgilileri lehine usulî kazanılmış hak oluşur ve mahkeme bozma gereklerini yerine getirmek zorundadır. Ne var ki; bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
Mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda ecrimisil istemi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.