Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2011/13-794
Karar No: 2012/329
Karar Tarihi: 30.05.2012

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2011/13-794 Esas 2012/329 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2011/13-794 E.  ,  2012/329 K.
  • HÜKMÜN HANGİ SIFATLA VERİLDİĞİNİN BELİRTİLMESİ
  • DURUŞMA TUTANAĞINA MAHKEME ADININ YAZILMASI GEREĞİ
  • TÜKETİ MAHKEMESİ SIFATIYLA BAKILAN İŞLER
  • KAÇAK ELEKTRİK KULLANIMI
  • BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİ
  • HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 297
  • HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 154
  • TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN(MÜLGA) (4077) Madde 23
  • TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN(MÜLGA) (4077) Madde 2
  • HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 388
  • HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 151

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “Borçlu olmadığının tespiti” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Şanlıurfa 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 06.04.2010 gün ve 2008/147 E-2010/168 Karar sayılı kararın incelenmesi davacı ve davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13.Hukuk Dairesi 29.12.2010 gün ve 2010/9245-18257 sayılı ilamı ile;

("...Davacı, davalının 356 nolu içme suyu ve aydınlatma abonesi olduğunu, 2001 yılı içerisinde sayacın diskinin arızalanması sonucu TEDAŞ‘a müracaat ettiğini, kendi başvurusu üzerine sayaç değiştirilerek 188507 seri nolu sayacın takıldığını, daha sonra 2006 yılının 8. ayında kuşların sebep olduğu bir yangın sonucu  sayacın kısa devre yapması nedeniyle yandığını, süresi içerisinde kuruma müracaat ederek sayacın sökülerek kontrole götürüldüğünü,hakkında elektrik hırsızlığı nedeniyle ceza mahkemesinde dava açıldığını ve beraat ettiğini, kaçak elektrik kullanımından dolayı 17.076,84 TL borç tahakkuk ettirildiğini,tüm elektrik borçlarını ödediğini ileri sürerek, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı, davanın reddini dilemiştir.

     Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.

1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun  Amaç başlıklı 2.maddesinde “Bu kanunun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiş, yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı (alıcı) ile davalı (satıcı) arasındaki “ içme suyu ve aydınlatma ” satımına ilişkin abonelik sözleşmesi nedeniyle, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.

     4077 sayılı yasanın 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece Şanlıurfa’da  ayrı bir tüketici mahkemesi varsa görevsizlik kararı verilmesi yok ise ara kararı ile davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

2-Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

 Temyiz edilen kararın (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, (2) no’lu bent gereğince tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer yoktur...")

gerekçesi ile bozularak, dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. 

TEMYİZ EDEN : Davacı 

                                                                                                                                                                            HUKUK GENEL KURULU KARARI 

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, abonelik sözleşmesi bulunmasına rağmen sayaçtan geçirilmeksizin kullanıldığı ileri sürülen kaçak elektrik  bedeli nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.

Davacı,  davalı kurum tarafından kaçak elektrik kullanımından dolayı tahakkuk ettirilen elektrik borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, EPMH Yönetmeliğinin 13.maddesi uyarınca sayaca müdahale edilerek tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek mevzuata aykırı bir şekilde enerji tüketilmesinin, kaçak elektrik tüketimi olarak kabul edileceğini,  usul ve yasaya uygun  bilimsel verilere dayalı bilirkişi raporuna itibar edilerek davacının davalı şirkete 30/09/2006 tarih ve 502209 nolu kaçak usulsüz elektrik tespit tutanağından dolayı 10.848,40 TL borçlu olduğu; 6.976,28 TL de borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.

Taraflarca kararın temyizi üzerine,Özel Dairece yukarıya metni aynen alınan gerekçe ile hüküm bozulmuştur.Yerel Mahkeme önceki kararda direnmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, abonelik sözleşmesi bulunan davacı ile davalı idare arasındaki kaçak elektrik bedelinden kaynaklanan davanın, Yerel Mahkemece  Tüketici Mahkemesi sıfatıyla görülüp görülmediği noktasında toplanmaktadır.

Bilindiği üzere 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun(HUMK) 388,yeni 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun(HMK) 297.maddesinde düzenlendiği gibi,hükümde,hükmü veren mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğinin açıkça gösterilmesi gereklidir. Yine 6100 Sayılı HMK"nın 154.maddesi (Eski HUMK 151.madde) de tutanaklara nelerin yazılacağı hususunu düzenlemekte olup,anılan maddeye göre “...Mahkemenin adı” nın duruşma tutanağına  da yazılması gerekmektedir.

Somut olayda,Yerel Mahkemece her ne kadar ilk kararda ve tutanak başlıklarında olması gerekenin aksine mahkemenin hangi sıfatla davaya baktığı açıkça yazılmamışsa da, 20.11.2008 günlü 3. oturumda,davanın niteliğinin  4077 Sayılı Yasa kapsamında  olması sebebiyle Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılmasına dair ara karar tesis edilerek davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılmıştır. Direnme kararında da karar başlığında açıkça “Tüketici Mahkemesi sıfatıyla” davanın yürütüldüğünün yazılı olduğu  görülmektedir. 

O halde Yerel Mahkemenin bu yöne ilişkin direnme kararı yerindedir.

Ne var ki, Özel Dairece işin esasına yönelik diğer temyiz itirazları incelenmemiştir.

S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle, direnme uygun olup, davacının işin esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 13.Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, hükmün tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi