Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2012/10-166
Karar No: 2012/330

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2012/10-166 Esas 2012/330 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Denizli 2.İş Mahkemesi'nde açılan \"işsizlik ödeneği alacağı\" davasında, çalışma süresi ve prim ödeme durumu incelendi. Davacının son 120 gün içinde kesintisiz çalışıp çalışmadığı, bu sürelere ait primin ödenip ödenmediği, prim ödenmemiş ise 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Tebliğ'in 2.maddesinin son fıkrasında belirtilen şekilde primi yatırılmayan bu sürelerin kesinti sayılıp sayılmayacağı araştırılmadan önceki kararda davanın kabulüne karar verilmişti. Ancak Yargıtay 10.Hukuk Dairesi 2010/2597 – 2010/15742 sayılı ilamında, bu kararın eksik araştırma, inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı gerekçelerle usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararı bozdu. Dosya yeniden ele alındı ve mahkeme önceki kararda direndi. Ancak Hukuk Genel Kurulu'na yapılan temyizde, kararın yeni bir delile dayalı yeni bir hüküm olduğu ve bu nedenle direnme kararı olamayacağı belirtildi. Dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise; 4447 sayılı Kanun'un 50/1 ve
Hukuk Genel Kurulu         2012/10-166 E.  ,  2012/330 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Denizli 2.İş Mahkemesi
    TARİHİ : 23/06/2011
    NUMARASI : 2011/8 E-2011/335 K.

    Taraflar arasındaki “işsizlik ödeneği alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;Denizli 2.İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 22.12.2009 gün ve 2009/300 E.-2009/802 K. sayılı kararın incelenmesinin davalı Kurum vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 30.11.2010 gün ve 2010/2597 – 2010/15742 sayılı ilamı ile;
    ("...İş akdinin, 4447 sayılı kanun 51.maddede yazılı haller kapsamında 17.12.2008 tarihinde sona erdiğine dair Mahkemenin kabulü yerindedir.
    Ne var ki; davacıya ait hizmet cetvelinin incelenmesinde, 2008 yılı 9. ayı için, sadece 25 günlük prim ödendiği anlaşılmaktadır. 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 50/1.maddesi uyarınca; "Hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün prim ödeyerek sürekli çalışmış olanlara ... işsizlik ödeneği verilir.". Öte yandan;anılan kanunun 51/1.maddesi uyarınca da;"Bu kanun uyarınca sigortalı sayılanlardan ... işten ayrılmadan önceki son 120 gün prim ödeyerek sürekli çalışmış olmaları kaydıyla işsizlik ödeneği almaya hak kazanırlar.". Her iki maddenin açık düzenlemesi karşısında, ödeneğe hak kazanmaya ilişkin olarak, işten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde kesintisiz çalışma ve bu sürelere ait primin ödenmesi gereklidir. Hal böyle olunca;davacının işten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde kesintisiz çalışıp çalışmadığı, bu sürelere ait primin ödenip ödenmediği, prim ödenmemiş ise 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun Uygulanmasına İlişkin Tebliğ"in 2.maddesinin son fıkrasında belirtilen şekilde primi yatırılmayan bu sürelerin kesinti sayılıp sayılmayacağı araştırılarak, toplanacak tüm deliller doğrultusunda varılacak sonuç uyarınca karar verilmelidir.
    Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek, yapılacak araştırma sonucunda karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma, inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı İş Kur vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır…")
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda;mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davalı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü vekili.

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, işsizlik ödeneğine hak kazandığının tespiti ile hesaplanacak işsizlik ödeneğinin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir.
    Yerel mahkemenin davanın kabulüne dair verdiği karar davalı Kurum vekilinin temyizi üzerine, Özel Dairece, yukarıda metni yazılı gerekçeyle bozulmuştur.
    Yüksek Özel Daire bozması sonrasında yapılan yargılamanın 03.05.2011 günlü oturumunda davacı vekilinin, müvekkiline ait olan 06.09.2008 -12.09.2008 tarihleri arasında 5 günlük istirahat süresi için 3 günlük geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığına ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu yazısını dosyaya ibraz ettiği ve anılan belgenin duruşmada okunarak dosya içerisine konulduğu anlaşılmış;yerel mahkemece de, direnme kararının gerekçesinde "...Tüm dosya kapsamı gözetilerek..." ibaresine yer verilmek suretiyle önceki hükümde direnilmesine karar verilmiştir. Hükmü temyize, davalı Kurum vekili getirmiştir.
    Hukuk Genel Kurulu"nda işin esasının incelenmesinden önce, yerel mahkemece direnme olarak adlandırılan kararın gerçekte yeni bir delile dayalı yeni bir hüküm olup olmadığı;dolayısıyla bu hükmü temyizen inceleme görevinin Hukuk Genel Kurulu"na mı, yoksa Özel Daire"ye mi ait olduğu hususu, bir ön sorun olarak değerlendirilmiştir.
    Bilindiği üzere;direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir, yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK.m.429).
    Eş söyleyişle;mahkemenin yeni bir delile dayanarak ve gerekçesini değiştirerek karar vermiş olması halinde, direnme kararının varlığından söz edilemez. Bu karar, yeni hüküm niteliğinde olmakla temyiz inceleme mercii Hukuk Genel Kurulu değil; Özel Daire’dir.
    Somut olayda ise;
    Mahkemece, Özel Daire bozmasından sonra davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen davacıya ait istirahat raporu duruşmada okunarak dosya içerisine alınmış;direnme hükmü kurulurken gerekçede ise, “Tüm dosya kapsamı gözetilerek...” ibaresine yer verilmiştir. Bu durumda, direnmenin Özel Dairece yapılan temyiz incelemesi aşamasında dosyada bulunmayan ve bozma sonrası tamamlanan istirahat belgesine dayalı olduğunun kabulü gerekir. Bu kararın, yukarıda açıklanan ilke karşısında direnme olarak kabulü olanaklı değildir.
    Bu nedenle;Mahkemenin, direnme olarak adlandırdığı temyize konu bu kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı;bozmadan sonra dosyaya ibraz edilen yeni bir delile dayalı olarak oluşturulmuş, Özel Dairesince incelenmeyen belge ve delile dayalı yeni bir hüküm niteliğinde olduğu, her türlü duraksamadan uzaktır.
    Bu durumda, kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi ise, Hukuk Genel Kurulu’na değil, Özel Daireye aittir.
    Hal böyle olunca; davalı Kurum vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye, gönderilmelidir.
    S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 10.HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 30.05.2012 gününde 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 8/son maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, oybirliğiyle karar verildi.

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi