Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4216
Karar No: 2022/2603
Karar Tarihi: 06.04.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4216 Esas 2022/2603 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2021/4216 E.  ,  2022/2603 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 08/11/2013 gününde verilen dilekçe ile muhdesat aidiyetinin tespiti istenmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 01/02/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
I.DAVA
Davacı vekili, davalı ...'un, davacı bankanın Antalya Şubesinden senet karşılığı kredi kullandığını, kredinin süresinde ödenmemesi üzerine borçlu hakkında tahsilde tekerrür olmamak koşulu takip başlatıldığını, aynı zamanda davalı banka lehine ipotek şerhi de bulunan Antalya ili, Kepez ilçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii ... ada ... parsel sayılı taşınmazda davalıya ait hisse üzerine Antalya 5. İcra Müdürlüğünün 2012/156 Esas sayılı dosyası nedeniyle haciz şerhi de konulduğunu ve taşınmazın satış işlemlerine esas olmak üzere kıymet takdiri yapıldığını, taşınmazın müşterek mülkiyet hükümleri gereğince tapuya kayıtlı olması nedeni ile muhdesatların borçluya ait olduğunun tespitinde davacının hukuki menfaati bulunduğunu, Antalya 5.İcra Müdürlüğünün 2012/156 Esas sayılı dosyasında üzerine haciz şerhi konulan haklarının borçlu adına tescili için bu davayı açmak üzere taraflarına yetki verildiğini belirterek 28292 ada 10 parselde kayıtlı bahçe ve tarla vasfındaki taşınmaz üzerinde yer alan 125 m2 taban alanlı evin, taban alanı 152 m2 olan 3 ayrı dükkanın, 12 m2 taban alanlı yazıhane binasının, taban alanı 300 m2 olan mermer işleme atölyesinin ...'a ait olduğunun tespiti ile tapuya şerh verilmesini talep ve dava etmiştir.
II.CEVAP
Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, "davanın kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine" karar verilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 13.09.2018 tarihli 2018/11973 Esas ve 2018/15653 Karar sayılı ilamı ile "kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunduğundan hükmün sair hususlar incelenmeksizin bozulmasına" karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, "davanın kısmen kabulüne, 28292 ada 10 parsel sayılı taşınmazda bulunan ve harita mühendisi bilirkişi ...'ın 29/12/2014 günlü krokili raporunda 15.30m2 olarak gösterilen kulübenin, A harfi ile gösterilen 74,51 m2 yüz ölçümüne sahip dükkanın, B harfi ile gösterilen 40,66 m2 yüz ölçümüne sahip dükkanın, 115,41 m2 yüz ölçümüne sahip evin, 314,55 m2 yüz ölçümüne sahip mermer atölyesinin davalı ...'a aidiyetinin tespitine ve aidiyet bilgisinin tapunun beyanlar hanesine tesciline; C harfi ile gösterilen 52.87 m2 yüz ölçümüne sahip dükkana yönelik istemin ise reddine" karar verilmiştir.
IV.TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili, davalıya ait olan muhdesatların diğer davalı ... tarafından meydana getirildiğinin tespitine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu dile getirmiştir.
3.Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.
3.2.Hukuki Sebep
Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur (4721 sayılı TMK 684/1.md). Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını da kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere kalıcı yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer (TMK 718.md). 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda, muhdesattan, bir arazi üzerinde kalıcı yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, şahsi bir hak olup (TMK 722, 724 ve 729.md) sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Taşınmaz üzerindeki kalıcı yapı, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez.Açıklanan bu ilke ve esaslara göre kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez.
Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Bilindiği üzere, tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması (6100 sayılı HMK 106/2.md) ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür, bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararın bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re'sen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (HMK 114/1-h ve 115 md.).
Öğretide ve Yargıtayın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir.
Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur.
İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir.
3.3. Değerlendirme
Somut olaya gelince; davacı banka, davalı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yoluyla takip başlatmış, takip nedeniyle borçlu ... adına kayıtlı 4/8 paya haciz konulmuş ve satış işlemlerine esas olmak üzere icra dosyasında kıymet takdiri yapılmıştır. 24.05.2013 tarihli kıymet takdir raporunda, taşınmaz üzerinde bulunan bir adet tek katlı ev, yazıhane binası, mermer işletme binası ve üç adet dükkanın davalı borçlu ...'a ait olduğu ancak tapuda kayıtlı olmadıkları tespit edilmiştir.
Antalya 5. İcra Müdürlüğü 2012/156 Esas sayılı dosyasında alacaklıya "muhdesatların aidiyetinin tespiti" davası açılmak üzere yetki belgesi vermiş alacaklı vekilince bu yetki belgesine dayanılarak eldeki dava açılmıştır.
Muhdesatın aidiyeti istemli davalar, tespit davası mahiyetinde olduğundan tapu kayıt maliki dışında üçüncü kişi konumunda olan alacaklı davacının dava açmasında hukuki yararının bulunması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114. maddesi uyarınca dava şartlarındandır.
Somut olaya gelince; dava konusu 28292 ada 10 parsel sayılı taşınmazda davalı borçlu ..., ... ile 1/2'şer paylı malik olup alacaklının 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca borçluya ait hisse hakkında ortaklığın giderilmesi davası açmasında hukuki yarar bulunmamaktadır.
Yukarıda belirtildiği üzere ortaklığın giderilmesi davası açmasında hukuki yararı olmayan davacının evleviyetle muhdesatın aidiyetinin tespitini istemesinde de hukuki yararının bulunduğu kabul edilemez. Bu haliyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
V.SONUÇ
Açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi