
Esas No: 2021/3844
Karar No: 2022/2604
Karar Tarihi: 06.04.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/3844 Esas 2022/2604 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/3844 E. , 2022/2604 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
Davacı-karşı davalı vekili tarafından, davalı-karşı davacı aleyhine 06.01.2016, karşı davada 03.02.2016 günlerinde verilen dilekçeler ile asıl davada elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil; karşı davada temliken tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 19.04.2019 günlü hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı- karşı davacı vekili ve bir kısım davalılar tarafından talep edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf taleplerinin kabulü ile hükmün kaldırılmasına, davanın kabulü ile karşı davanın reddine dair verilen kararın davalı- karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
I.DAVA
Davacı-karşı davalı vekili; davacının ... ili, .... ilçesi, .... Mahallesi ... parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalı ...'un ise 230 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davacıya ait taşınmazın bir kısmına zeytin ağacı dikerek, bir kısmına da ev yapmak ve yol geçirmek suretiyle haksız olarak el attığını, el atmanın önlenmesi, zeytin ağaçları ve evin kal'i ile şimdilik 2.000,00 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'tan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı-karşı davalı vekili 30.10.2018 havale tarihli dilekçesi ile 230 parselde davalı ... dışındaki diğer hissedarların da davaya dahil edilmesini talep etmiştir.
II.CEVAP
Davalı-karşı davacı ... vekili; davalının dava konusu yolu davacıya ait taşınmazdaki eski maliklerin izni ile kullandığını, ölçüm yaptırılması üzerine taşkın kullanımın ortaya çıktığını, davalının kötüniyetli olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili karşı dava dilekçesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 725'inci maddesindeki şartların oluştuğunu, binanın bulunduğu yerin bedeli karşılığında davalı adına tapuya kayıt ve tescilini, ikinci kademede irtifak hakkı tesisini; bu talepleri de kabul edilmediği takdirde davacının arazisinde kalan zeytin ağaçları ve bina bedelinin davalıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Dahili davalılar, 3402 sayılı Kadastro Kanunu uyarınca dava konusu yerde yapılan 22/a uygulamasının sonucunun beklenmesini istediklerini dile getirmişlerdir.
III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi; "asıl davanın kabulüne, 4.118,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; karşı davanın reddine" karar vermiştir.
Davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi, "elatmanın önlenmesi ve yıkım davaları kural olarak fiilen elatan kişiye karşı açılsa da; somut olayda yıkımı istenen binanın ana nüvesinin bulunduğu bitişik parsele yönelik dava açıldığından zorunlu dava arkadaşlığının gereği olarak 230 parsel maliklerinin tamamının davaya dahil edilmesi için davacıya süre verilmesi, dava konusu parselin bulunduğu Delibaşlı Mahallesinde 07.08.2017 tarihi itibariyle 3402 sayılı Yasanın 22/a maddesi kapsamında yenileme çalışmaları yapıldığından sonucunun beklenmesi, kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, kabule göre de bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen ve yol olarak kullanılan kısma ilişkin davalının müdahalesinin men'ine karar verilmemesinin doğru olmadığı belirtilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince verilen kaldırma kararı sonrasında ilk derece mahkemesi, "asıl davanın kabulüne, 17.450,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; karşı davanın ise reddine" karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
1.İstinaf Yoluna Başvuranlar
Davalı-karşı davacı vekili ve bir kısım dahili davalılar, istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır.
2.İstinaf Sebepleri
Davalı-karşı davacı ... vekili, ilk derece mahkemesince yapılan ilk yargılama sonucunda el atmanın önlenmesine, 4.118,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline, zeytin ağaçlarının söküm masrafı olarak 1.200,00 TL ile krokide (A) ile gösterilen kısmın yıkım için 650,00 TL'nin ödenmesine karar verildiği, davacı tarafın yargılama aşamasında ecrimisil miktarı ile ilgili olarak herhangi bir fazla talebi, ıslahı olmamasına rağmen ilk derece mahkemesince taleple bağlı kalınmayarak 17.450,00 TL ecrimisilin tahsiline karar verildiği, yenileme kadastrosu neticesinde ortaya çıkmış durumlar yönünden davalı kötü niyetli olmadığından temliken tescil talebinin de reddedilmesinin doğru olmadığı, ayrıca davalının kal masrafları ile sorumlu tutulmaması gerektiğini belirterek asıl davanın reddine, karşı davaların da kabulüne karar verilmesini istediklerini dile getirmiştir.
Bir kısım dahili davalılar, taşınmazdaki hisseleri sebebiyle her ne kadar davaya dahil edilmişler ise de, taşınmazı kullanan, yıkım ve ecrimisile konu olan arazide sınır aşımına sebep olanın davalı ... olduğunu, haklarında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmadığını dile getirmişlerdir.
3.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesi; ecrimisil talebi yönünden davalı lehine usuli kazanılmış hak doğduğu gerekçesi ile "istinaf başvurularının kabulü ile Salihli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 19.04.2019 tarihli 2018/245 Esas, 2019/110 sayılı Kararının kaldırılmasına; davanın kabulü ile, davalı tarafından davacıya ait 150 ada 6 parsel sayılı taşınmazda (A) harfi ile gösterilen 3517,50 m2 miktarındaki taşınmaza el atmasının önlenmesine, (D) harfi ile gösterilen ve davalı tarafından yol olarak kullanıldığı tespit edilen 926,78 m2 miktarındaki taşınmaza el atmasının önlenmesine, (E) harfi ile gösterilen ve davalı tarafından yol olarak kullanıldığı tespit edilen 495,61 m2 miktarındaki taşınmaza el atmasının önlenmesine, 4.118,00 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, (A) harfi ile gösterilen 3517,50 m2 miktarındaki kısımda bulunan zeytin ağaçlarının kal'ine, (B) harfi ile gösterilen yerdeki yapımın yıkımına; karşı davanın reddine, davalı-karşı davacının taşkın yapının kullanımı için uygun miktarda arazinin bedeli karşılığında adına tapu iptali ve tesciline karar verilmesi talebinin reddine, irtifak hakkı kurulması talebinin reddine, taşkın yapı ve zeytin ağaçları bedelinin tarafına ödenmesi talebinin reddine" karar vermiştir.
V.TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı- karşı davacı ... vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
2.Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı vekili, uygun bir bedel karşılığı dava konusu yerin davalı adına tescili talebinin reddedilmesinin doğru olmadığını, zeytin ağaçlarının sökülmesinin ve binanın yıkılmasının davalı açısından aşırı zarar doğuracağını, an azından binanın ve ağaçların bedeline hükmedilmesi gerektiğini, ecrimisil hesabı yönünden de dikim ve yetiştirme masraflarının nazara alınması gerektiğini dile getirmiştir.
3.Gerekçe
3.1 Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Asıl dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve haksız işgal tazminatı (ecrimisil); karşı dava ise, temliken tescil ikinci kademede alacak istemine ilişkindir.
3.2.Hukuki Sebep
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun "Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi" başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere; mahkemenin, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdireceği, yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai kararın hüküm olduğu ve yargılamanın sona erdiği duruşmada verilerek tefhim olunacağı, aynı Yasanın "Hükmün kapsamı" başlıklı 297/2.maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu hükme bağlanmıştır.
3.3.Değerlendirme
Somut olaya gelince; komşu taşınmaz maliki ...'un taşınmazına haksız müdahalede bulunarak ev yaptığını, ağaç diktiğini belirten davacı, davasını davalı ...'a karşı el atmanın önlenmesi ve kal istemli açtıktan sonra adı geçen davalı yönünden mahkemece asıl davanın kabulüne karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi, komşu 230 parsel sayılı taşınmazda davalı dışında başka hissedarlar da bulunduğundan bu hissedarlar da tespit edilerek davaya dahil edildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle ilk derece mahkemesi hükmünü kaldırmıştır.
Kaldırma kararı üzerine dosyayı yeniden ele alan ilk derece mahkemesi, 230 parsel sayılı taşınmazdaki hissedarları da davaya dahil etmiş ve asıl davanın kabulüne karar vermiştir.
Dahili davalıların bir kısmı ilk derece mahkemesince dahili davalılar yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmediğinden bahisle istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır.
Bölge Adliye Mahkemesi, ecrimisil yönünden davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeksizin 4118,00 TL yerine 17.450,00 TL ecrimisile hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi hükmünü kaldırmış ve yeniden hüküm tesis etmiş, ancak bu yeni hükümde dahili davalılar yönünden ayrıca bir karar vermemiştir.
Asıl dava yönünden tesis edilen hüküm fıkralarında "davalı" ibaresi kullanılmış, davalı aleyhine olacak şekilde el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talepleri kabul edilmiş, fakat hangi davalı aleyhine hüküm kurulduğu açıkça belirtilmemiştir. Söz konusu olayda birden fazla davalı olup dahili davalılar yönünden olumlu veya olumsuz ayrıca bir hüküm tesis edilmediğinden asıl dava bakımından tesis edilen hükmün infazında tereddüt hasıl olmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, infaza elverişli hüküm kurulması gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
VI.SONUÇ
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 371. maddesi uyarınca İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373/2. maddesi gereğince dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 06.04.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.