17. Ceza Dairesi 2018/2091 E. , 2018/8494 K.
"İçtihat Metni"Karşılıksız yararlanma ve mühür bozma suçlarından sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 163/3, 203/1, 62 (2 kez) ve 52/2 (2 kez). maddeleri uyarınca 6.000,00 Türk lirası ve 3.000,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair Manisa 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 13/06/2017 tarih, 2016/316 Esas ve 2017/315 sayılı Kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı"nca verilen 27/02/2018 tarih ve 94660652-105-45-8499-2017-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 07/03/2018 tarih ve 2018/18620 sayılı ihbarnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
MEZKUR İHBARNAMEDE:
1-05/07/2012 tarihli ve 28344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un 82. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun elektrik hırsızlığını düzenleyen 142/1-f maddesinin yürürlükten kaldırılması, 6352 sayılı Kanun’un 83. maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 163. maddesinde elektrik hırsızlığı suçunun yeniden düzenlenmesi, 6352 sayılı Kanun’un 84. maddesi ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 168/5. maddesindeki “Karşılıksız yararlanma suçunda, fail, azmettiren veya yardım edenin pişmanlık göstererek mağdurun, kamunun veya özel hukuk tüzel kişisinin uğradığı zararı, soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde kamu davası açılmaz; zararın hüküm verilinceye kadar tamamen tazmin edilmesi halinde ise, verilecek ceza üçte birine kadar indirilir. Ancak kişi, bu fıkra hükmünden iki defadan fazla yararlanamaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, 13/12/2016 tarihli duruşmada sanığın .... Elektrik Dağıtım A.Ş"in zararlarını ödemek istediğini beyen ettiği anlaşıldığından, tahakkuk ettirilen zararın ödenip ödenmediği hususunun adı geçen kurumdan sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08/03/2016 tarih, 2015/21-1121 Esas ve 2016/111 sayılı kararında “…Sanığın katılan .... Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin özelleştirilmesinden sonra evinde kullandığı elektrik bedelini ödememesi nedeniyle şirket görevlileri tarafından sayaca konulan mühre rağmen kaçak elektrik kullandığı olayda; mühür bozma suçunun oluşabilmesi için mühürleme yetkisinin kanunla verilmesi zorunlu olup mühürlemeyi yapan şirkete kanunla böyle bir yetki verilmediğinden mühür bozma suçunun unsurlarının oluşmadığı kabul edilmelidir…” şeklinde belirtildiği üzere, somut olayda .... Elektrik Dağıtım A.Ş."nin mühürleme tarihi olan 02/02/2015 tarihinden önce 07/03/2013 tarihinde özelleştirilmiş olması sebebiyle mühür bozma suçunun yasal unsurlarının oluşmayacağı gözetilmeden yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde,
3-Sanık hakkında aynı suç işleme kararının icrası kapsamındaki 24/04/2015 ve 18/08/2015 tarihli kaçak elektrik tespit tutanakları ile ilgili karşılıksız yararlanma suçuna ilişkin kamu davalarının 25/04/2016 ve 02/05/2016 tarihli iddianameler ile açıldığının anlaşılması karşısında; eylemlerin zincirleme suç oluşturacağı ve hükmedilen cezanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 43. maddesi uyarınca artırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
İsabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
DOSYA İNCELENEREK GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Yargıtay 1. Başkanlık Kurulu"nun 09/02/2018 tarih ve 2018/1 sayılı iş bölümü kararının "Yargıtay Ceza Daireleri İş Bölümü Ortak Hükümler" başlıklı bölümünün 4. maddesinde bozma ya da her ne suretle olursa olsun daire dışına gönderilen işlerden geri gelenlere ilgili dairenin bakacağı öngörülmüş olup, KYB talepli dosyanın Yargıtay 2. Ceza Dairesi"nin 29/11/2017 tarih, 2017/4430 Esas ve 2017/12775 Karar sayılı ilamı ile tespit edilen hususla ilgili de kanun yararına bozma isteminde bulunulmasının istenilip istenilmeyeceğinin takdiri açısından Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesi üzerine yeniden kanun yararına bozma isteminde bulunulduğu belirlenmekle, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Dosyanın önceki incelemeyi yapan Yargıtay 2. Ceza Dairesi"ne gönderilmesine, 04.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.