21. Hukuk Dairesi 2015/12272 E. , 2016/5433 K.
"İçtihat Metni"
Davacı, iptal edilen emeklilik işlemi nedeniyle 15.06.2008-23.01.2009 tarihleri arasında ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, Kurumun yanlış bilgilendirmesi nedeniyle işten ayrılan davacının, 15.06.2008 - 23.01.2009 tarihleri arasında yaşlılık aylığı alamaması nedeniyle meydana gelen zararının karşılanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 15.06.2008 ile 23.01.2009 tarihleri arasında davacının çalışması halinde alacağı olan 9.310,02 TL"nin 4.000.00 TL"sinin dava tarihten itibaren 5.310,02 TL"sinin ıslah tarihi olan 03.12.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HMK"nın 26. maddesi; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır." hükümlerini içermektedir.
Somut olayda; davacının, “davalı Kurumun hatalı işlemi nedeniyle davacıya 15.06.2008 – 23.01.2009 tarihleri arasında ödenmeyen yaşlılık aylıklarının yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” şeklindeki talebine rağmen, Mahkemece; davacının bu tarih aralığında Belediyede çalışamadığı için, Belediyedeki çalışmalarından dolayı almadığı aylıkların toplamına hükmedilmiştir.
Davacının mahrum kaldığı yaşlılık aylığı talebine rağmen, davacının Belediyedeki işinden ayrılmış olması nedeniyle Belediyedeki çalışmalarından dolayı alamadığı aylıklar yönünden hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.