
Esas No: 2014/14924
Karar No: 2014/14924
Karar Tarihi: 21/9/2017
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
RAMAZAN AYAN BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2014/14924) |
|
Karar Tarihi: 21/9/2017 |
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Engin
YILDIRIM |
Üyeler |
: |
Celal Mümtaz
AKINCI |
|
|
Muammer
TOPAL |
|
|
M. Emin KUZ |
|
|
Recai AKYEL |
Raportör |
: |
Akif
YILDIRIM |
Başvurucu |
: |
Ramazan AYAN |
Temsilcisi (Vasi) |
: |
Erol AYAN |
Vekili |
: |
Av. Sebile
Zeynep ŞİMŞEK GÜZELSU |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, ceza yargılamasında aralarında menfaat çatışması
bulunan sanıkların aynı müdafi tarafından temsil edilmeleri nedenleriyle adil
yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 15/9/2014 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar
verilmiştir.
5. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
6. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
7. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü bildirmiştir.
8. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı süresinde beyanda
bulunmuştur.
III. OLAY VE OLGULAR
9. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar
özetle şöyledir:
10. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 16/10/2006 tarihli
iddianamesiyle başvurucu ve diğer şüphelinin iştirak hâlinde oto hırsızlığı
suçunu işlediklerinden bahisle cezalandırılmaları istemiyle kamu davası
açmıştır.
11. Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesi 17/1/2008 tarihli kararıyla
hırsızlık suçundan başvurucunun mahkûmiyetine karar vermiştir.
12. Anılan karar, başvurucunun temyizi üzerine Yargıtay 13. Ceza
Dairesinin 23/1/2013 tarihli kararıyla onanmıştır.
13. Başvurucuya 14/2/2014 tarihinde müddetname
tebliğ edilmiştir.
14. Bireysel başvuru 15/9/2014 tarihinde yapılmıştır.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
15. Mahkemenin 21/9/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
16. Başvurucu; yargılama sırasında suça iştirak ettiği
belirtilen diğer sanık ile birbirlerini suçladıklarını ancak Baro tarafından
görevlendirilen aynı müdafi tarafından temsil edildiklerini, bu nedenle de adil
yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme
17. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun"un 47. maddesinin (5) numaralı
fıkrası ile Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü"nün 64.
maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca bireysel başvurunun, başvuru yollarının
tüketildiği tarihten, başvuru yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği
tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekmektedir.
18. Bireysel başvuru süresi bakımından "nihai kararın
gerekçesinin tebliği" öğrenme şekillerinden biridir (Mehmet Ali Kurtuldu, B. No: 2013/5504,
28/5/2014, § 27). Ancak öğrenme, gerekçeli kararın tebliği ile sınırlı olarak
gerçekleşmez; başka şekillerde de öğrenme söz konusu olabilir. Bu kapsamda
nihai kararın gerekçesinin "dosyadan suret alınması" suretiyle
öğrenilmesi de mümkündür. Başvurucuların nihai kararın gerekçesini"öğrendiklerini
beyan ettikleri tarih" de bireysel başvuru süresinin başlangıcı olarak ele
alınabilir (İlyas Türedi, B. No:
2013/1267, 13/6/2013, §§ 21, 22).
19. Diğer yandan nihai kararın gerekçesi öğrenilmemiş olmakla
birlikte sonucunun öğrenildiği durumlar da söz konusu olabilir. Böyle bir
durumda sonucu öğrenilen nihai kararın gerekçesine derece mahkemesinden kesin
olarak erişilebilmesi mümkün ise bireysel başvuru süresinin sonucun öğrenildiği
tarihten itibaren başlatılması gerekir. Bu kapsamda bir ceza mahkûmiyetine
ilişkin nihai kararın sonucunun infaz aşamasında "yakalama", "müddetname veya çağrı kâğıdının ya da ödeme emrinin
tebliği" suretiyle öğrenildiği durumlarda başvurucular, nihai kararın
sonucundan haberdar olmakta ve nihai karar gerekçesini kesin olarak öğrenme
olanağına sahip bulunmaktadırlar (Aydın
Selçuk, B. No: 2014/3194, 20/11/2014, § 24; Özgür Çapkın, B. No: 2014/2546,
30/12/2014, § 24; Halil Aslan, B.
No: 2014/3038, 10/12/2014, § 38).
20. Somut olayda Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/1/2008
tarihli kesinleşmiş mahkûmiyet hükmüne ilişkin müddetname,
14/2/2014 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir. Nihai kararın sonucunun
öğrenildiği ve gerekçeye de erişme imkânının elde edildiği 14/2/2014 tarihinden
17/3/2014 tarihine kadar bireysel başvuruda bulunulması gerekirken başvuru
süresi geçtikten sonra 15/9/2014 tarihinde bireysel başvuru yapılmıştır.
21. Açıklanan nedenlerle başvurunun süre aşımı nedeniyle kabul
edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun süre aşımı nedeniyle
KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri
Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi
mağduriyetine neden olacağından başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten
TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 21/9/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.