
Esas No: 2015/650
Karar No: 2022/295
Karar Tarihi: 06.04.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/650 Esas 2022/295 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/650
KARAR NO : 2022/295
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21.04.2014
KARAR TARİHİ : 06.04.2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:
1-İddia: Davacı vekili --- tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin ----, davalının--------satış işiyle iştigal ettiğini,-----adet gereği davacı şirketin almak istediği ---- --- için davalı ile açık hesap çalışma yöntemini benimsediğini yani çalışılan dönem içerisinde davacı şirketçe ticari alışveriş karşılığında gerek şahsi gerekse ciro yoluyla eline geçen çek ve senetlerle nakit paraları davalıya vererek çalıştığını, ayrıca ticari hayatta güvene dayalı olarak davalı yedinde kalmak, gerektiğinde kullanılmak üzere davacı şirketin ortağı ve müdürü --- sonradan davalı tarafça atılan --- tanzim tarihli ve---” kaydı---- tutarlı senedin teslim edildiğini, davalı ile belirtilen ----iken bir ara ödemelerde --- yaşandığını, bu nedenle davalıya "davacının borcu karşılığında bir daire vermek istediği" halde, davalının ---- isteğin davacı tarafından kabul edilmemesi üzerine davalının ödenmeyen diğer çeklere ilaveten ---- bedelli, teminat mahiyetindeki, davacı şirket müdürü---- keşidecisi olduğu şahsi senedi doldurarak ---- sayılı icra dosyasında icraya koyduğunu, bu senedin iptali için davalı aleyhine ----- sayılı dosyasına kayden menfi tespit davası açıldığını ancak davanın asliye hukuk mahkemesince reddedildiğini,--- “davaya konu ------- senedin davacı şirket ile davalı tacir arasındaki alışveriş nedeniyle düzenlendiğinin anlaşıldığı” gerekçesiyle hükmün onandığını, açıklanan bu durum karşısında işbu----- senedin, taraflar arasındaki ticari alışverişten kaynaklanan cari hesaba mahsuben verildiğinin sabit olduğunu, bunun dışında davalıya ilişikte listesi sunulan--- olmak üzere toplam ---ödeme yaptığını, buna ----- hesaba göre alınan mal tutarının ---------olduğunu, bu nedenle davalı --------- tutarındaki çek, senet ve nakit paranın karşılıksız kaldığını, karşılıksız kalan bu miktar içinde kalan ödemenin tamamen davalıya ödenmemiş olması nedeniyle şimdilik kaydıyla ilerideki ödeme durumuna göre ıslah edilmek veya istirdat davasına dönüştürülmek üzere ---- üzerinden işbu davanın açıldığını, açıklanan nedenlerle----------- sayılı dosyasından dolayı ---------- için borçlu olunmadığının tespitine, bu miktarın %40’dan az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2-Savunma: Davalı vekili ---- sonrasında süresinde sunduğu --- cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirtilen “ilişikte sunulan ---- ödeme yapmış” ibaresine karşılık davalı tarafa ne dava dilekçesi ne de açıklanan --- tebliğ edilmediğini, --- yargılama sırasında davacı tarafça, sözü edilen -- sunulmadığını, davacı-------- Mahkemesi’ndeki davacı sıfatının -----, davacı tarafın delillerini eksiksiz olarak sunma mükellefiyetini ortadan kaldırmayacağını, çünkü bu davanın davacısı olan ---- ticari ilişkinin kurulduğu tarihte eski ----- dosyasında görülen davanın davacısının ---- olduğunu, öncelikle ---- dosyanın, bu dosya içindeki şirket bilgilerinin, --- davacı şirketin tüm ortaklarını ve yetkilisini gösteren---- kayıtlarının celbinin, davacı tarafa dava dilekçesinin ve dilekçesinde belirttiği çek+ senet+ nakit listesinin davacı tarafa tebliğ için kesin süre verilmesine, deliller sunulduktan sonra ayrıntılı cevap dilekçesinin sunulacağı, eski ----- sayılı dosyasındaki deliller gereği davanın esastan reddine karar verilmesine, yargılama masrafı ve ücreti vekaletin davacı şirket üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN AŞAMALARI:
3-İlk karar: Mahkememize devrolunan kapatılan ----Karar sayılı ilâmındaki "Davacı, açıkça borçlu olmadığı miktarı belirterek şimdilik kaydıyla kısmi bir dava açmışsa da; HMK.109/2 mad. (talep konusu miktar açıkça belirli olduğunda kısmi dava açılamayacağı) belirtildiğinden;
Ve böylece davacının bu şekilde kısmi dava açmasında hukuki menfaati olmadığı kanaatine varıldığından, HMK:114 mad.gereğince dava şartı nedeniyle resen davanın usulden reddi gerekmiştir." gerekçesi ile dava şartı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
4-Bozma ilâmı: Kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine gönderildiği yüksek ----- tarihli dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan şimdilik 15.500 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ederek kısmi dava açmıştır. 6100 sayılı HMK'nın yürürlük tarihinden sonra kısmi dava açılamaz. Zira taraflar arasındaki satım ilişkisinde davacının avans niteliğindeki ödeme miktarını belirlemesi mümkündür. Dava dilekçesinde de bu miktar belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece, dava ve usul ekonomisi bakımından HMK.'nun 115/2 maddesi uyarınca davasını tam dava olarak devam ettirmesi ve harcı tamamlatması konusunda davacı vekiline kesin süre verilerek sonucuna göre işlem yapılması gerekirken bu yönler gözetilmeksizin davanın esası hakkında karar verilmesi yerinde görülmemiştir." gerekçesi ile mahkememiz kararı bozularak yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
5-Davacı vekilinin dava değerinin belirlenmesine ilişkin dilekçesi: Mahkememizin bozma sonrası---- tarihli bozma ilâmına uyulan duruşmadaki "biz bu davada karşılıksız kalan ---- çek ve senetler yönünden davalıya borçlu olmadığımızın tespitini istiyoruz, çek senet listesini son dilekçemde verdim harcı tamamlamak ve delillerimi sunmak için ------ isterim."--- dava değeri üzerinden eksik harcı tamamlaması için süre verilmiş, davacı vekili ---- dilekçesinde özetle, taraflar arasındaki --- kaynaklanan ilişki nedeniyle doğrudan doğruya veya ciro yoluyla verilen çek ve senetler ile haricen yapılan ödemeler düşüldükten sonra davalı nezdinde karşılıksız kalan ---- üzerinden borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ederek eksik peşin nispi harcı tamamlamıştır.
DAVANIN VE ÇEKİŞMELİ KONULARIN TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ:
6-Davanın tespiti: Dava, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı, davalı ile ------- sözleşmesine dayalı olarak açık hesap şeklinde işlem yaptıklarını, davalı ------ değerinde mal karşılığı bulunmayan çek, bono ve nakit parası olduğunu, bu nedenle---- malzemesi satın almak üzere davalıya avans olarak verdiği ve davalı tarafça icra takibine konu edilen --- icra takibine konu borç ve bu dosyadaki borca ilişkin olarak davacı tarafından davalıya karşı açılan kapatılan---menfi tespit davasına konu borç ve davalı tarafça icra takibine konu edilen---- dosyasına konu borçtan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmektedir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ödemesini yaptığını iddia ettiği ve listesini sunduğu ödemelerin bazılarının karşılıksız çıktığını, bazılarının mükerrer kaydedilmiş olduğunu, bazılarının da müvekkiline teslim edilmediğini, bu nedenlerle haksız davanın reddi gerektiğini savunmaktadır.
7-Taraflar arasında uyuşmazlı olmayan hususlar: Taraflar arasında;
"a-Davacı ile davalı arasında ----satım sözleşmesi olduğu,
b-Davacının, davalıdan bu sözleşme kapsamında --- malzemesi aldığı,
c-Davacının, davalıya aldığı malzemelere karşılık çek, bono ve nakit şekilde ödemeler yaptığı,
ç-Davalının davacı şirketin yetkilisi --- bu kişinin keşidecisi olduğu --- tutarındaki bono ile ilgili olarak--- esas sayılı dosyasında icra takibine geçtiği,
d-Davalının, davacı şirket ----esas sayılı dosyasında 100.000 TL bedelli çekle ilgili icra takibine başladığı,
e-Davacı şirket temsilcisi ---, davalının başlattığı ---esas sayılı dosyasına konu borçtan dolayı borçlu olmadığının tespiti için ----esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açtığı, bu davada davalı alacaklının bononun---- nedeniyle kendiine verildiğini savunduğu, davanın reddine karar verildiği" hususlarında uyuşmazlık bulunmadığı tespit edilmiştir.
8-Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan hususlar: Taraflar arasındaki uyuşmazlık;
a-Davacının, davaya konu ---- esas sayılı icra takibine konu borç ve bu dosyadaki borca ilişkin olarak davacı tarafından davalıya karşı açılan kapatılan----menfi tespit davasına konu bonodaki borçtan dolayı borçlu olmadığının tespiti yönünden aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı,
b-Davacının, davalı tarafça icra takibine konu edilen ----- esas sayılı icra takibine konu borç ve bu dosyadaki borca ilişkin olarak davacı tarafından davalıya karşı açılan kapatılan ----- esas sayılı dosyasındaki menfi tespit davasına konu bonodaki borçtan dolayı --- esas sayılı dosyasına konu borçtan dolayı davalıya borçlu olup olmadığı, borçlu ise borç miktarının ne kadar olduğu,
c-Davanın tam veya kısmen kabulü halinde, davalının icra takibi yapmakta kötü niyetli olup olmadığı, buna bağlı olarak davacının kötü niyet tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktalarında toplandığı tespit olunmuştur.
DELİLLER:
9-Fatura İncelenmesi: Mali müşavir bilirkişi ----- tarafından düzenlenen --- tarihli bilirkişi raporunda; davalı şirket tarafından davacı şirket adına düzenlenen faturalar, teslim tesellüm yönünden aşağıda incelenmiştir.
------------ FATURALARI
----- FATURA NO TUTAR İSPAT DURUMU
1--------- ZAMANDA DAVACI DEFTERLERİNDE KAYITLI OLAN ----FATURANIN DA TESLİM ALAN BÖLÜMÜNDE ---- BULUNDUĞUNDAN İSPATLANMIŞ OLDUĞU DEĞERLENDİRİLMİŞTİR.
----- DAVACI DEFTERLERİNDE KAYITLI OLMASA DA ----SUNULMUŞ-İSPATLANDI
----- DAVACI DEFTERLERİNDE ------, DAVACININ ------------ OLDUĞUNDAN İSPATLANDI
------- DAVACIDA KAYITLI-İSPATLANDI
------ DAVACI DEFTERLERİNDE KAYITLI OLMASA DA TALİMAT RAPORUNDA BİLİRKİŞİYE SUNULMUŞ-İSPATLANDI
------ DAVACIDA KAYITLI-İSPATLANDI
----------- DAVACIDA KAYITLI-İSPATLANDI
------ DAVACIDA KAYITLI-İSPATLANDI
------ DAVACIDA KAYITLI-İSPATLANDI
------- DAVACIDA KAYITLI-İSPATLANDI
------ DAVACI DEFTERLERİNDE KAYITLI OLMASA DA, DAVACININ ---- OLARAK DOSYAYA SUNMUŞ OLDUĞU LİSTEDE KABULÜNDE OLDUĞUNDAN İSPATLANDI
------ DAVACI DEFTERLERİNDE KAYITLI OLMASA DA, DAVACININ ALIŞ LİSTESİ OLARAK DOSYAYA SUNMUŞ OLDUĞU LİSTEDE KABULÜNDE OLDUĞUNDAN İSPATLANDI
----------- DAVACI DEFTERLERİNDE KAYITLI OLMASA DA, DAVACININ ALIŞ LİSTESİ OLARAK DOSYAYA SUNMUŞ OLDUĞU LİSTEDE KABULÜNDE OLDUĞUNDAN İSPATLANDI
---- DAVACIDA KAYITLI-İSPATLANDI
---- DAVACIDA KAYITLI-İSPATLANDI
--- DAVACI DEFTERLERİNDE KAYITLI ---- TESLİMİNE İLİŞKİN DE SOMUT BELGE OLMADIĞINDAN İSPATA MUHTAÇ
TOPLAM 773.153,66
Buna göre, mali müşavir bilirkişi tarafından davalı şirket tarafından davacı şirket adına -------adet toplam ---- olmak üzere--- tutarında fatura düzenlenmiş olduğu, işbu faturaların "---- faturaların ispatlanmış olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
10-----müşavir bilirkişi ---- tarafından düzenlenen 28.05.2021 tarihli bilirkişi raporunda; dava dosyasına sunulan --- aşağıdaki şekilde incelenmiştir.
Bilirkişi tarafından davacı tarafından dava dosyasına sunulan --- incelenmesinde, davalı tarafından düzenlenen, --- tutarlı çek ile ---- tarihinde, her biri 11.500,00 TL olmak üzere toplam 46.000,00 TL tutarlı çeklere ilişkin düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
11-Senet İncelemesi: Davaya konu bono bilgileri aşağıdaki şekildedir.
Dosyaya sunulan senedin incelenmesinde, -- tarafından, davalı ..---- açıklamasıyla düzenlendiği görülmüştür.
12-Çek İncelemesi: Mali müşavir bilirkişi --tarafından düzenlenen --- bilirkişi raporunda; davacı vekili tarafından dava dosyasına sureti sunulan çekler aşağıdaki şekilde incelenmiştir.
Davacı tarafından dava dosyasına sunulan çeklerin incelenmesinde, çeklerin toplam tutarının ---- tutarında olduğu tespit edilmiştir.
13--------- sayılı yazısında; “…---- numaralı çek ---- ödenmiştir.” şeklinde cevap verilmiş olduğu görülmüştür.
b------,---- tutarlı çeklerin --- ödenmiştir.” şeklinde cevap verilmiş olduğu görülmüştür.
c------- tarihli yazısında; “---- tarafından ibraz edilmiş ve hesap bakiyesinin müsait olmaması nedeniyle çek yazdırılmıştır.” şeklinde cevap verilmiş olduğu görülmüştür.
ç----- yazısında; Davalı ..----- numaralı hesabının tespit edildiği ve hesap hareketlerinin gönderilmiş olduğu, incelenmesinde, --- Bedeli açıklamalı olarak, ---- olmak üzere, davacı tarafından toplam --- gönderilmiş olduğu görülmüştür.
d----- yazısında; “…yazınızda belirtilen------- hesabına tanımlı çeklerle ilgili olarak; ----seri no.lu--- tarihinde, ----. tarafından ---aracılığı ile Bankamıza ibraz edilerek tahsili gerçekleşmiştir. Çek görüntüsü ve hamile ilişkin bilgiler kayıtlarımızda bulunmadığından ilgili bankadan temin edilebilir…” şeklinde cevap verilmiş olduğu görülmüştür.
e---- sayılı yazısının incelenmesinde; “…yazınızda yer alan ---numaralı hesaptan ----- cevap verildiği görülmüştür.
------tarih, ---- yazısının incelenmesinde; “İlgide kayıtlı yazınızda yer alan ---- ilişkin yapılan araştırma sonucunda ---- numaralı hesabına ilişkin --- davalı ...’---yapılan ödemelere ilişkin hesap hareketleri ilişikte gönderilmiştir.” şeklinde cevap verilmiş olduğu, hesap hareketlerinin incelenmesinde, davacı tarafından davalıya ------ ödemesi açıklamalı ---ve aynı tarihte --- ----- çek ödemesi açıklamalı ---ödeme yapılmış olduğu görülmüştür.
------- sayılı yazı cevabının incelenmesinde; “…yazınızda belirtilen ---- ----belirtilen tarihlerdeki --- hesap hareketlerinin incelenmesinde, davacı tarafından davalıya ----- --- gönderilmiş olduğu görülmüştür.
------- sayılı yazısının incelenmesinde; “…---------- dönemine ilişkin ----- ait --- ve yazınızda bahsi geçen çek numaralarına ilişkin görüntüler yazımız ekinde gönderilmiştir…” şeklinde cevap verildiği, eklerinin incelenmesinde, --- çek ödemesi için --- seri no.lu çek ödemesi için --- tarihinde --- seri no.lu çek ödemesi için --- ödeme yapılmış olduğu görülmüştür.
h------ tarihli yazısının incelenmesinde; “…----- --- hesap ---- olarak belirtilmiştir.) üzerine keşide edilen,
------ üzerine keşide edilen --- tutarlı çekin ---- ---. tarafından --- hesabın bulunduğu ---- (ödenmiş çek) koduyla --- işlem gördüğü tespit edilmiştir. Sonuç olarak, ---ortamda gönderilen bilgiler arasında çek keşideci ve hamillerine ilişkin bilgi bulunmadığı ve ---- çek muhafazası söz konusu olmadığı göz önüne alındığında ilgi yazılarınızda talep edilen diğer bilgilerin ----- veren ---- uygun olacağı düşünülmektedir…” şeklinde cevap verildiği görülmüştür.
------ incelenmesinde; “------ seri no.lu --- tarihinde ------- ibraz edilmiş olup çek tutarı ödenmiştir. Söz konusu çek ve çeki ibraz eden hamil bilgileri karşı banka nezdindedir.” şeklinde cevap verilmiş olduğu görülmüştür.
------ tarihli kararının incelenmesi: Davacı ---tarafından, davalı ... aleyhine, ---- senet bedelinden dolayı borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkin olduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine --hükmün onandığı, karar düzeltme ---sayılı kararı ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilerek hükmün kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
---tarihli bilirkişi raporu: Ekonomist bilirkişi --------- tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında; “1-Davacı yanın anılan senetten dolayı sorumlu olduğu, bu sorumluluğu kapsamında senetteki borcu ödediğine ilişkin kesin bir delil de sunamadığı,
2-Dosya kapsamının incelenmesinden senedin üzerinde malen ifadesinin yer almış olmasının, söz konusu malın davacıya teslim edildiğinin kesin delille ispatı mahiyetinde olacağı, davalının ayrıca teslimi ispat etmek zorunda olmadığı, bu malın teslim edilmediği ya da senedin teminat niteliğini haiz bulunduğu yönündeki davacı iddiasının ancak senetteki durumun aksinin iddiası niteliğinde olacağından bunun kesin delille ispat edilmesi gerekeceği, somut olayda ise davacı yanın bu yönde bir ispat faaliyetinde bulunmuş olmadığı…” şeklinde kanaat bildirilmiştir.
--- tarihli bilirkişi raporu: --- bilirkişi ---- tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmında; “…1-Davacının, borçlu olmadığını talep ettiği -------- Esas sayılı dosyası nedeniyle menfi tespit talebinin yerinde olmadığı,
2-Davacının, ----------borçlu durumda daha bulunduğu, dolayısıyla da menfi tespit talebinin yerinde olmadığı sonuç ve kanısına varılmaktadır.
(b) bendi: Davacı yan itiraz dilekçesinde; ayrıca “Bilirkişi raporunun sonuç kısmında ---- kabul edilerek bu senede konu borcun ödendiğine dair kesin bir kanıt bulunmadığı yolunda mütalaa verilmek suretiyle yanılgıya düşüldüğünü, oysa yanlar arasındaki ilişkinin, davalı tarafa verilen tüm --- karşılık davalının davacıya verdiği malın tutarı üzerinden incelenmesi gerektiğini, kaldı ki bahse konu senette ----” ifadesinin yer alması karşısında davacıya mal olarak neyin teslim edildiğini davalının ispat etmesi gerektiğini” muhalefet olarak ------- olmakla bu hususa yönelik itirazların yukarıda yapılan açıklamalar --- karşılandığı değerlendirilmektedir. Ayrıca, bahse konu senette “----” ifadesinin yer alması karşısında davacıya mal olarak neyin teslim edildiğini davalının ispat etmesi gerektiği yönündeki itirazında HMK m.200 ve m.201 bağlamında hukuki dayanaktan yoksun olduğu mütalaa edilmektedir. (c ) bendi: Ödenmemiş çekler, cari hesap alacağının hesabında zaten dikkate alınmamıştır…” şeklinde kanaatlerini bildirmişlerdir.
17-02.02.2018 tarihli bilirkişi raporu: Ekonomist bilirkişi ------ tarafından düzenlenen 02.02.2018 tarihli bilirkişi 2. ek raporunun sonuç kısmında; “…Bu durumda davacı; menfi tespit talebine dayandırdığı, ---Mahkemesinin menfi tespit davasına konu olan ---- Esas sayılı dosyasında 100.000 TL’lik ----) adet çekten dolayı, davacının, davalıya borçlu olduğu yönündeki kanaatimizde bir değişiklik olmayacaktır.
------icra dosyasında talep edilen 300.000 TL’lik senet konusuna gelince, bu senet kaydı davalının defter kaydına girmemiştir. Dosyaya gelen---- ekstresinde de takip konusu 100.000 TL’lik çeklerin ödenmediği anlaşılmıştır. O nedenle davacının, ---- çek bedelleri tenzil edildikten sonra davacıdan bakiye ---- borcu kalmaktadır.
Davacının verdiği senet ----olup, bu durumda davacının, ---- dosyasına konu edilen 300.000 TL’lik senet bedelinden ötürü davalıya;------ olmayacağı sonuç ve kanısına varılacaktır.
Yukarıda yapılan değerlendirmeler, esasında davacı vekilinin tüm itirazlarına da cevap niteliği taşımaktadır. Davacı itirazında, menfi tespit konusu 100.000 TL’lik çekin müvekkiline iade edilmeden veya takipten feragat edilmeden cari hesaptan düşülmesinin mümkün olmayacağını beyan etmiş ise de bunun kabul edilmesi mümkün değildir. Zira davacı tarafından davalıya takip konusu çekler, alınan mal karşılığı verilmiş, ancak davacı tarafından ödenmemesi sonucu davalı, bu çekleri kendi defterinde iade göstermiş, arkasından da icra takibine konu etmiştir. Dolayısıyla da davacının cari hesabı ---- düşmüştür. Bu nedenle davacı,---- takibinden dolayı borçlu olmadığını iddia etmesi varit görülmeyecektir.
--- senetten ötürü ise davacı, davalıya (---- borçlu olmayacağı meydana çıkmıştır…” şeklinde kanaat bildirilmiştir.
--- tarihli bilirkişi raporu:------ tarafından düzenlenen 28.05.2019 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında; “…2-İncelenen davalı yan ticari defter kayıtlarına göre; davacının davalı yana mevcut dava tarihi itibariyle cari hesap borcunun -----
3-Her ne kadar önceki bilirkişi raporlarında davacı yanın itiraz ve beyanlarına cevap verilmeye çalışılmış ise de uyuşmazlık konusunda kesin bir değerlendirme yapılabilmesi için davacı yan ticari defterlerinin incelenmesi gerektiği, defterlerin sunulmamış olmasının takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu…” kanaat bildirilmiştir.
19----- tarihli bilirkişi raporu: ----- sayılı dosyasına sunulan ---- tarafından düzenlenen ---- tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında; “Davacı ------- borçlu göründüğü tespit edilmiştir.
Ancak, davacı şirketin tarafıma sunduğu tüm fatura ve ödeme belgeleri dikkate alındığında; davacı şirketin; davalıya ---- borçlu olduğu belirlenmiştir.
Sonuç olarak; davacı şirketin ------- ödemelerine göre; davalıya ---- tarihi itibariyle borç miktarının------ olduğu tespit edilmiştir.
---- sayılı dosyasından; davacı şirketçe verilen ve ödenmemiş --- çekler olup, bu çekler borçtan düşüldükten sonra kalan bakiye borç ---- olduğundan bu çekler için davacı şirketin borçlu olacağı,
---- dosyası ile yapılan takip nedeniyle ----sonu tespit edilen borç miktarı ---takip konusu senetten ----olmayacağı,
Davacı şirkete --- davalı şirketin müşteri çeki ödemeleri olduğu ve infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği hususları tespit edilmiştir.
Tarafıma mahkeme dosyası ibraz edilmemiş olup, ------- itibariyle hesaplama yapılmıştır.” kanaat bildirilmiştir.
Bu rapora göre; --- ilişkilerinin bulunduğu ve --- açılış bakiyesinde davacının --- borçlu olduğunun --------- içerisinde davalı taraftan ---mal veya hizmet aldığı, buna karşılık olarak resmi kayıtlara göre 185.475,00 TL ödeme yaptığının görüldüğünü, ---borçlu olduğunun gözüktüğü, ----mal veya hizmet aldığı, buna karşılık olarak resmi kayıtlara göre -- ödeme yaptığının görüldüğü ve 31.12.2009 tarihi itibariyle davacının kendi defterlerinde ---- devir borç göründüğü, ayrıca kendisine sunulan ancak defterlerde kayıtlı olmayan 4 adet toplam 11.210,00 TL tutarlı faturalar ile 1 adet---- tutarlı olmak ---- toplam 12.508,00 TL tutarlı 5 adet cari hesaba işlenmeyen fatura kaydına ulaşıldığı" yönünde görüş bildirilmiştir.
20-22.09.2020 tarihli bilirkişi raporu:---tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında; “…tarafların beyanları ve delilleri ile yargı kararları ışığında, takdirin Sayın Mahkemenizin görev alanına ait olduğu işaret edilmek suretiyle, kök raporda uyuşmazlık konusunda kesin bir değerlendirme yapılabilmesi için davacı yan ticari defterlerinin incelenmesi gerektiği, defterlerin sunulmamış olmasının takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu kanaatine varıldığı,
Davacı tarafa ----- defterlerin incelenmesi neticesinde davalının davacıdan --- --- alacaklı olduğunun tespit edildiği; ilgili icra dairelerinden davalıya ödeme yapıldığı yönündeki davacı iddiasının usulüne uygun delillerle ispatlanması gerektiği, bu bağlamda davacının bedelsizlik iddiasının takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu…” kanaat bildirilmiştir.
21-Davalının hesaplarının incelenmesine ilişkin yukarıda gösterilen bilirkişi raporlarının ilgili bölümlerinin incelenmesi: Davalı ..--- kayıtlarında, davacı------ düzenlenen 30.05.2016 tarihli bilirkişi raporu ve mali müşavir ---- bilirkişi -----tarihli bilirkişi raporuna göre hesap hareketlerinin aşağıdaki şekilde olduğu tespit edilmiştir.
DAVALI ŞİRKETİN --- DAVACI ŞİRKETE AİT HESAP ----. NO AÇIKLAMA BORÇ ALACAK BAKİYE
----------
Buna göre; davalı şirketin defterlerinde davacıya ait hesap hareketlerinde,--- tutarlı borç kaydı ile birlikte toplam --- kaydı girildiği, karşılığında ---- tutarında ALACAK kaydı girmek suretiyle davalı şirket kendi defterlerinde 385.812,29 TL alacaklı gözüktüğü ancak davalının defterlerinde --- tutarlı ödemenin 121.000,00 TL olarak kaydedildiğinden, eksik olarak kaydedilen 4.000,00 TL’nin de düşümünün yapılması gerektiğinden, davalının --- alacaklı duruma geçtiğini, dava konusu 300.000,00 TL tutarlı senedin davalı şirketin defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir.
22-28.05.2021 tarihli bilirkişi raporu: Bilirkişi ---- nedeniyle ---- mecburen tek başına düzenlenen ----- bilirkişi raporun sonuç bölümünde; "Davacı şirketin ticari defterleri talimat yolu ile incelenmiş olup, 2009 yılına ilişkin ticari defterlerin açılış tasdiklerinin yapıldığı kapanış tasdiklerinin yapılmadığı, 2008 yılına ilişkin de ulaşılamadığından sunulmamış olduğunun bildirildiği,
Davalı şirketin ---- dava dosyasında mevcut iki heyet raporunda da incelenmiş olup,--- defterlerinin delil niteliğinde bulunmadığı, --- defterlerinin delil niteliğinde bulunduğu,
Taraflar arasındaki ticari ilişki konusunda, davacı şirketin davalı şirketten mal almış olduğu ve karşılığında çek, senet ve nakit olarak ödemelerini yapmış olduğu hususunda bir ihtilafın bulunmadığı,
Detayları --- bölümünde açıklandığı üzere, davacının davalı şirkete 337.922,48 TL tutarında borcunun bulunduğu,
Bu kapsamda, davacının -- tutarlı borcundan dolayı, ---tutarlı çeklerin tahsiline ilişkin başlatılan ------------ takibine borçlu olmadığını ispat edemediği,
İşbu icra takibinden sonra da, davacının --- daha borcu kalacağından, --- tahsili amacıyla başlatılan--- tutarında borcu bulunduğu, bakiye kalan --- kısmı yönünden borçlu olmadığı" yönünde görüş bildirilmiştir.
--- tarihli bilirkişi raporu---ve nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişi --- tarihli bilirkişi raporunun sonuç bölümünde; "Davacı ve davalı itirazları ek raporumuzda detaylı olarak incelenmiş olup ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, davalı ve davacı itirazlarının yerinde olmadığı, kök raporumuzda itirazlarına ilişkin olarak gerekli açıklama irdeleme ve hesaplamanın yapılmış olduğu taraf itirazlarının kök rapordaki kanaati değiştirecek mahiyette olmadığı, (bilirkişi --- tarafından düzenlenen --- tarihli)kök rapordaki kanaatlerin aynen geçerli olduğu,
Bu kapsamda, davacının --- tutarlı borcundan dolayı, --- senet tahsili için başlatılan--- sayılı dosyasının tamamından borcu bulunduğu,
İşbu icra takibinden sonra da, davacının 37.922,48 TL daha borcu kalacağından, ---- tutarlı çeklerin tahsiline ilişkin başlatılan ---- sayılı dosyasına da 37.922,48 TL tutarında borcu bulunduğu, bakiye kalan--- kısmı yönünden borçlu olmadığı kanaatine varılmıştır." şeklinde görüş bildirilmiştir.
24---- tarihli bilirkişi ek raporu: Nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişi ---- tarafından düzenlenen --- bilirkişi raporunda "--- dosyasına yapılan kısmi ödemeler" hesaplanmış olup; "--- kesinleşen icra dosyasında kapak hesabı yapılarak mahsup edilebileceği, cari hesabın ana parasından mahsup edilemeyeceğinden, davacı şirket vekilinin işbu ve diğer itirazları yerinde görülmemiş olup, bilirkişi ek raporundaki kanaatlerimizin aynen geçerli olduğu" yönünde görüş bildirilmiştir.
---- tarihli bilirkişi raporu----- --- ve nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişi -------- tarihli bilirkişi raporunda; "...1-Bilirkişinin muhasebe kayıtlarını ve mal teslimine ilişkin irsaliyeleri incelemediği, davalı tarafa teslim edilen çek ve senetlerin birer ödeme vasıtası olduğu nazara alınarak borç mevcudundan düşülmeden rapor düzenlendiği, ---- raporunun değerlendirmeye alınmadığı itirazı yönünden: Davacı vekilinin itirazına ilişkin yapılan incelemede, mali müşavir bilirkişi olarak düzenlemiş olduğum --- tarihli bilirkişi kök raporumda, davacı şirketin ticari defterlerini inceleyen--- --------- olduğu 19.12.2019 tarihli bilirkişi raporu değerlendirmeye alınmış olduğundan davacı vekilinin işbu itirazı yerinde görülmemiştir.
Muhasebesel kayıt, mal teslimlerine ilişkin irsaliyeler, davalı tarafa teslim edilen çek ve senetlerin ödeme vasıtası olduğu nazara alınarak borç mevcudundan düşülmeden rapor düzenlendiği itirazı yönünden yapılan incelemede, dosya kapsamına sunmuş olduğum --- İncelemesi, 5.1-Davalı şirketin alacağı bulunup bulunmadığı yönünden değerlendirme- davacı şirket tarafından yapılan ödemelerin ---bölümlerinde detaylı bir şekilde incelenip, açıklanmış olması nedeniyle davacı vekilinin işbu itirazları da yerinde görülmemiştir.
2-Kabul etmemekle birlikte --- raporunda belirtilen ----, davalının itiraz etmediği --- tarihli raporda belirlenen müvekkilinin --- edildiğinde ----kaldığı, bu tutardan da davacı şirket sahibi --- evinin ihale ile satışından dolayı --- davalının alacaklı olduğu ---- tarihinde gönderildiği halde icra müdürlüğü tarafından---- iade edilen ancak mahkemenin ----üzerine tekrar --- tarihinde ilgili icraya gönderilen----yapıldığında bakiye--- borçlu kalmalarının söz konusu olabileceği yönündeki itirazı yönünden:
Davacı vekilinin işbu itirazına ilişkin yapılan incelemede, ---- bilirkişi kök raporumda,-------defterlerinin, dosya kapsamına sunulan belgelerin, banka cevabi yazıları bir bütün halinde değerlendirilmiş ve raporun --- belirtildiği şekilde davalı şirketin ispatlamış olduğu ---- tutardan, davacı şirketin ispatlamış olduğu ---ödemenin düşümü yapıldığında, davacı şirketin --- borcunun bulunduğu değerlendirilmiş olduğundan, sonrasında davacı vekilinin itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğu, davacı şirket sahibinin ---- satılıp, --- tarafından ---- tarihinde gönderilen --- asıl alacaktan düşümü yapılması gerektiği itirazına ilişkin, aşağıda detaylı bir şekilde açıklanacağı üzere, işbu tutarın kesinleşen icra dosyasında kapak hesabı yapılarak mahsup edilebileceği, cari hesabın ana parasından mahsup edilemeyeceğinden davacı şirket vekilinin itirazları yerinde görülmemiştir.
3-Davacı ---sahibi ----evinin ihale ile satışından dolayı ------- davalının alacaklı olduğu ---- sayılı icra dosyasına ----tarihinde gönderildiği halde icra müdürlüğü tarafından ---- iade edilen ancak mahkemenin ---- üzerine tekrar ---- tarihinde ilgili icraya gönderilen ----hesabın ana parasından mahsup yapılmadığı itirazı yönünden:
Davacı / borçlunun---- Esas sayılı takip dosyasındaki ---- bedelinden dolayı borçlu olmadığının tespiti talebi mahkemece reddedildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine ---- ile hükmün onandığı, karar düzeltme talebi üzerine-----düzeltme talebinin reddine karar verilerek hükmün ( ----Esas sayılı takibin ve bu takipte talep edilen ----- borcun ) kesinleşmiş olduğu sabittir.
İş bu kesinleşmiş icra dosyasına ---tarihinde gönderinle ---- hesabın ana parasından mahsubunun istenmesi mümkün değildir. Çünkü kesinleşmiş icra dosyasına gönderilen para TBK.m 100 gereğince icra dosyasından kapak hesabı yapılarak mahsup edilebilir. Kesinleşmiş İcra dosyasındaki bu paranın icra dosyasından alınıp cari hesaptan mahsubunun hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığı gibi, faiz işleyen kesinleşmiş bir icra dosyasındaki paranın, icra dosyasında çıkarılıp cari hesap ana parasından mahsup edilmesi davacı lehine (Borçlu takip başlangıcı olan --- tarihine kadar işleyen ---- kurtulacağından) sebepsiz zenginleme oluşturacağı izahtan vareste olup, bu husustaki davacı itirazları yerinde görülmemiştir.
5-S O N U Ç: Dava dosyasında bulunan belge ve bilgilerin incelemelerinin yapılması, bilirkişi heyetine verilen görev ile sınırlı ve mezkûr surette tahakkuk eden değerlendirme neticesinde;
Raporumuzun Genel Değerlendirme bölümünde detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, --- tarafından --- gönderilen --- kesinleşen icra dosyasında kapak hesabı yapılarak mahsup edilebileceği, cari hesabın ana parasından mahsup edilemeyeceğinden, davacı şirket vekilinin işbu ve diğer itirazları yerinde görülmemiş olup, bilirkişi ek raporundaki kanaatlerimizin aynen geçerli olduğu" şeklinde görüş bildirilmiştir.
26---- Esas sayılı dosyasının incelenmesi: --- Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı ... tarafından, --- ----- başlatılan takibe ilişkin olduğu, takibin kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
İCRA TAKİP DOSYASININ ÖZET TABLOSU
Mahkememizin istemi üzerine----- tarihli cevabi yazısının incelenmesinde; “İlgi sayılı yazınız ile müdürlüğümüz dosyasında -----müdürlüğümüz dosyasına ---ödenip ödenmediği hususunda bilgi verilmesi hususu sorulmuş olup, --- dosyasına para gelmediği anlaşılmakla güncel dosya hesap raporumu yazımız ekinde gönderilmiştir.” Şeklinde cevap verildiği yazı cevabı ekinde gönderilen kapak hesabının incelenmesinde, icra takibinin ---yönünden kesinleşmiş olduğu, ---hesap tarihi itibariyle ----yapıldığı, toplam borcun ----olduğu görülmüştür.
27---- dosyasının incelenmesi: ---Esas sayılı icra dosya suretinin incelenmesinde, alacaklı ... tarafından, borçlu--- seri no.lu, ---toplam ---tutarlı çeklerin karşılıksız çıkması sonucu tahsili --- başlatılan takibe ilişkin olduğu, takibin kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
İCRA TAKİP DOSYASININ ÖZET TABLOSU
28---- Esas sayılı dosyasının incelenmesi: --- icra dosya suretinin incelenmesinde; ---... tarafından, borçlular --- keşide tarihli, --- karşılıksız çıkması sonucu tahsili ---Senetlerine Özgü Haciz Yolu ile Yapılacak Takipte Ödeme Emri ile başlatılan takibe ilişkin olduğu görülmüştür.
İCRA TAKİP DOSYASININ ÖZET TABLOSU
29-Davacının, davalıya borcu olup olmadığı, varsa borç miktarının ne kadar olduğu hususunda inceleme ve gerekçe: Mahkememizce yukarıda--- belirlenen uyuşmazlık noktalarında konusunda uzman bilirkişilerden raporlar ve taraf vekillerinin itirazlarını karşılayacak şekilde ek raporlar alınmak suretiyle davacının, davalıya borcu olup olmadığı, varsa borç miktarının ne kadar olduğu hususunda uyuşmazlığın çözümü yoluna gidilmiştir.
Buna göre, davacının talebi bozma sonrası yapılan --- tarihli duruşma ve --- tarihli dilekçesinde belirttiği şekilde davalı şirkete yapılan --- tutarlı ödemeye karşılığında sadece --- tutarlı mal alındığı için aradaki fark olan --- miktarında borçtan dolayı davalı tarafından başlatılan ------ dosyadaki borçla ilgili davacı tarafından açılan (kapatılan)-----Esas sayılı dosyası ile yine davalı tarafından başlatılan ------ dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ödemesini yaptığını iddia ettiği ve listesini sunduğu ödemelerin bazılarının karşılıksız çıktığını, bazılarının mükerrer kaydedilmiş olduğunu, bazılarının da müvekkiline teslim edilmediğini, bu nedenlerle haksız davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Bu nedenle Mahkememizce yapılacak öncelikli iş, taraflar arasındaki satış sözleşmesi kapsamında davalı tarafça davacıya verilen --- miktarını, davacının da davalıya yaptığı ödemeleri belirleyerek, dava tarihi itibariyle davalının davacıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne kadar alacağının olduğunu belirlemek olmalıdır.
Davacı şirketin ticari defterleri mahkememizin talebiyle talimat yolu ile mali müşavir bilirkişi aracılığıyla incelenmiş olup, 2009 yılına ilişkin ticari defterlerin açılış tasdiklerinin yapıldığı, kapanış tasdiklerinin yapılmadığı, 2008 yılına ilişkin de ulaşılamadığından sunulmamış olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Davalı şirketin ticari defterleri ise mahkememizce atanmış üç ayrı bilirkişi heyetince incelenmiş olup, 2008-2009 yılları ticari defterlerinin delil niteliğinde bulunmadığı, -----defterlerinin delil niteliğinde bulunduğu kanaatlerine varılmıştır.
Tarafların---- karşılaştırılmasında; tarafların 2007 yılına ilişkin ticari defterlerinin incelenemediği, davacı şirketin defterlerinde ---- devrederken, davalı şirketin kendi defterlerinde ---- gözüktüğü, bu devirde "davalı şirketin ---- üzerindeki kısım kadar alacaklı olduğunu" ispat etmesi gerektiği, dosya kapsamında da bu kapsamda somut herhangi bir delil bulunmadığından------ tutarın dikkate alınması gerektiği kanaatine varılmıştır.
---- yılı sonu itibariyle, davacı şirketin kendi defterlerinde---- gözüktüğü, davalı şirketin kendi defterlerinde ----sonu itibariyle, davacı şirketin kendi defterlerinde ----borçlu gözüktüğü, davalı şirketin kendi defterlerinde ----gözüktüğü, tarafların ----- karşılaştırılmasında, birbirleriyle uyumlu olmadığından, ispat yüküne göre değerlendirme yapılması gerektiği anlaşılmıştır.
Davalı şirket tarafından davacı şirket adına --- yılında 30 adet toplam 526.549,94 TL olmak üzere --- tutarında fatura düzenlenmiş olduğu, işbu faturaların ---- tutarlı fatura haricindeki diğer --- tutarlı------- faturaların ispatlanmış olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı şirket tarafından, çekler ve banka havalesi/eft yoluyla yapılan ödemelerden ispatlanan, ispata muhtaç ve karşılıksız çıkan kayıtlar aşağıda ayrı ayrı incelenmiştir.
İspatlanan Kayıtlar:
¸ Dava dosyasına sunulan çekler, banka dekontları ve Sayın Mahkemenin talebiyle dava dosyasına gönderilen Banka yazı cevaplarının incelenmesinde, davacı şirket tarafından davalı ---kısmının ispatlanmış olduğu değerlendirilmiştir.
Yani tarafların ticari defterlerinin incelenmesinde, davalı--- kayıtlı olup, davacı ---- kayıtlı olmayan, davacı şirket lehine 7 adet toplam ---- kaydın bulunduğundan, işbu tutarın davacı lehine değerlendirilmesi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.
Mükerrer Kayıtlar:
Davacı şirket tarafından davalı şirkete yapılan ödemelere ilişkin sunmuş olduğu listede, yukarıdaki---- yazılan çeklerin karşılıksız çıkmasından sonra ödemeleri farklı tarihte yapılmış olduğu, yapılan ödemelerin de ispatlanan tutarların gösterildiği tabloda yazılmış olduğundan, --- mükerrer olarak kaydedilmiş olduğu kanaatine varılmıştır.
İspat Edilemeyen Kayıtlar:
Davacı tarafından davalı şirkete yapıldığı iddia edilen çeklere ilişkin banka yazı cevaplarının incelenmesinde, 4 adet toplam -- tutarlı çeklerin ödemelerinin yapılmış olduğunun bildirildiği ancak ödemelerin kime yapıldığının dosya kapsamına sunulan yazı cevaplarından tespit edilemediği, davalı tarafın işbu çeklerin kendilerine verilmediğini beyan etmiş olduğu, buna göre bu çekler yönünden ispat yükümün davacıda olduğu, davacı tarafın bu çeklerin davalıya verildiğini ispat edemediği kanaatine varılmıştır.
DAVACI ŞİRKET DEFTERLERİNDE KAYITLI OLUP, DAVALI ŞİRKETİN DEFTERLERİNDE KAYITLI OLMAYAN İSPATA MUHTAÇ ÖDEME KAYITLARI
-----
Dava dosyasına sunulan ödeme belgelerinin dışında, davacı şirketin kendi defterlerinde -- yılında davalı şirkete ödeme olarak kaydetmiş olduğu toplam 185.475,00 TL tutarlı ödeme kaydına ilişkin dosya kapsamına sunulan herhangi bir dekont vs. somut belge bulunmadığından davacının bu tutarlı ödemeyi ispat edemediği kanaatine varılmıştır.
Karşılıksız Çıkan Çekler:
Davacı tarafından davalı şirkete teslim edilen yukarıdaki 5 adet çeklerin karşılıksız çıkması üzerine, davacı tarafından, davalı aleyhine, ilk dört çekin toplamı 100.000,00 TL’nin tahsili amacıyla --- Esas sayılı dosyası ile icra takipleri başlatılmış olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından davalı şirkete yapıldığı iddia edilen çeklere ilişkin banka yazı cevaplarının incelenmesinde, yukarıda tabloda gösterilen çekin karşılıksız çıktığının bildirildiği görülmüş, bu çekin davalı şirkete teslim edildiğine ilişkin de dosya kapsamında somut herhangi bir belgenin bulunmadığı görülmüştür.
Tarafların -- yılına ilişkin ticari defterleri incelenemediği, davacının kendi defterlerinde --- borçlu, davalı şirketin kendi defterlerinde ---alacaklı gözüktüğü, bu ---, davalı şirketin --- tutarın üzerindeki kısım kadar alacaklı olduğunu ispat etmesi gerektiği, dosya kapsamında da bu kapsamda somut herhangi bir delil bulunmadığından, --- yılına devir kaydı olarak ---tutarın dikkate alınması gerektiği, bu tutarın üzerine davacı tarafından yapılan ödemelerden ispatlanan----karşılık davalı şirketin ispatlamış olduğu 773.035,66 TL tutarlı faturalarından düşümü yapıldığında, davacı şirketin sonuç olarak --borcunun kalacağı kanaatine varılmıştır.
30-Davacı vekilinin hesaplamalara yaptığı itirazların incelenmesi ve değerlendirilmesi:
a-Davacı vekili, davalı şirkete teslim edilip, karşılıksız çıkan ----- ---Esas sayılı dosyası ile kendileri aleyhine icra takibi başlatıldığını, işbu çeklerin de müvekkili şirketin ödemesi olarak davalı alacağından düşülmesi gerektiği, takip dosyasında haciz kapsamında malzemelerin satışından dolayı davalıya ödenen paraların mahsup edilmesi gerektiğini ---incelenmesinde, icra takibinin kesinleşmiş olduğu, davacı tarafından işbu icra dosyasına ödemeler yapıldığı beyan edilmişse de, dosyaya sunulan suret dosyada ödeme belgesi bulunmadığı, buna göre davacının bu iddiasını ispat edemediği kanaatine varılmıştır.
b-Davacı vekilince "davalı alacaklı ... tarafından, borçlu--- --- dolayı müvekkiline ait ----satışından dolayı davalının alacaklı göründüğü dosyaya--- davalı alacağına mahsuben hesapta nazara alınmadığı" beyan edilmiş ise de;---- incelenmesinde, icra takibinin kesinleşmiş olduğu, davacı tarafından --- yapıldığı" iddia edilmiş ise de, dosyada bu hususta herhangi bir belge bulunmadığı, davacının bu iddiasını ispat edemediği kanaatine varılmıştır.
c-Davacı vekili ---- ilişkin müvekkili aleyhine ----- Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu tutarın da müvekkili şirketin ödemesi olarak dikkate alınması gerektiğini" iddia etmiş ise de, dosya içine sureti getirtilen --- sayılı dosyasında takip konusu çekin keşidecisi tarafından imzaya itiraz edildiği ve bu kişinin eli ürünü olmadığının tespit edildiği, işbu takip dosyasında çeke ilişkin yapılan herhangi bir ödeme bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin bu itirazı da yerinde görülmemiştir.
ç-Davacı vekili tarafından "---belgeli çek ödemesinin her ne kadar takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında nazara alınabileceği belirtilmişse de, mahkemece verilecek nihai kararda bu hususun yer alabilmesi ve ilâmın infazında tereddüt yaşanmaması için takip sonrası yapılan ödemelerin ne olduğunun açıkça bilirkişi tarafından belirlenmesi" talep edilmiş ise de, toplam -----adet çekten----- teslimine ilişkin herhangi bir belge bulunmadığından davacının bu ödemeleri ispat edemediği, diğer 4 adet çekin de davacı şirket kayıtlarında yer almasa da, davalı şirketin defterlerinde ---- yapılan ödeme olarak dikkate alınmış olduğu, mükerrer olarak tekrar dikkate alınmasının mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır.
d-Davacı vekili tarafından "takip konusu ----- senedin, davalı nezdinde kalan teminat niteliğinde karşılıksız bir senet olduğu halde sanki davalının bu miktar bir alacağı varmış gibi hesaba esas alınmasının hatalı olduğu" iddia edilmiş ise de davaya konu --- sayılı dosyasının kesinleşen mahkeme kararında "takip konusu --- tutarlı senedin teminat senedi olduğuna ilişkin taraflar arasında düzenlenmiş bir protokolün mevcut olmadığı, ayrıca senet üzerinde senedin teminat senedi olduğuna ilişkin bir ibarenin de bulunmadığı" hususu kanıtlanmış olup işbu senedin davacı şirket tarafından cari hesap borcuna karşılık davalıya verilmiş olduğu kanaatine varılmıştır.
e-Davacı vekili, bilirkişi raporunda mükerrer kayıt edildiği belirtilen çeklerden sadece üçünün --- çeklerin halen davalının uhdesinde bulunduğu, davacının borcundan düşülmediğini iddia etmiş ise de, davacı vekilinin itirazında belirtmiş olduğu çeklerin ----raporumuzda belirtilen davacı tarafından davalı ---- raporun "--- kısmında yazılı olduğu ve nihai hesaplamada ---- karşılıksız çıktığı ve davacı aleyhine ---- sayılı dosyası ile takip başlatılmış olduğunun kök raporda yazılı olduğu, davacı vekilinin itiraz dilekçesinde belirttiği ---- yazısında ne de dava dosyasında herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığından davacı vekilinin bu itirazı yerinde görülmemiştir.
f-Davacı vekilinin "----çeklerin borçtan düşülmesi gerektiği" itirazı bakımından; davacı tarafından davalı şirkete yapıldığı iddia edilen çeklere ilişkin banka yazı cevaplarının incelenmesinde; 4 adet toplam 36.704,59 TL tutarlı çeklerin ödemelerinin yapılmış olduğunun bildirildiği, ancak ödemelerin kime yapıldığının dosya kapsamına sunulan yazı cevaplarından tespit edilemediğinden davacı itirazının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
g-Davacı vekilinin talimat bilirkişi raporunda tespit edilen 185.475 TL ödemenin borçlarından düşülmesi gerektiği itirazı bakımından; davacı şirketin kendi defterlerinde 2008 yılında davalı şirkete ödeme olarak kaydetmiş olduğu toplam 185.475,00 TL tutarlı kayda ilişkin kaydın gerçek alacağını yansıttığına ilişkin geçerli herhangi bir delil sunulmadığından bu talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
ğ-Davacı vekilinin yasal takibe intikal etmiş çek ve senetler ile icraya konu edilmese dahi davalı yedinde bulunan ve müvekkiline teslim edilmeyen çek ve senetlerin borçlarından düşülmediği itirazı bakımından; davacı vekilinin itirazında belirtmiş olduğu çek ve senetlerle ilgili olarak davacı tarafından icra takip dosyalarına ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, Mahkememizce de bu yönde bir ödeme belgesine rastlanmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin bu talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
h-Davacı vekilinin ----- belgeli çek ödemesi ile önceki --- tarafından belirtildiği üzere davalıya icra takibi sonrası ödenmiş olduğu belirtilen 50.204 TL’lik ödemelerin davalının alacak bakiyesinden düşülmediği itirazı bakımından; davacının itirazında belirtmiş olduğu, toplam 50.204 TL’lik tutardan 35.800,00 TL tut-------- çeklerin davalıya teslimine ilişkin herhangi bir belge bulunmadığından davacı tarafça bu hususun ispat edilemediği, ---- çekin de davacı şirket kayıtlarında yer almasa da davalı şirketin defterlerinde --- kayıtlı olduğundan, --- yılında yapılan ödeme olarak dikkate alınmış olduğu, ----çekin karşılıksız çıktığından davalı tarafından davacı aleyhine ---- esas sayılı dosyası kapsamında takip başlatıldığı anlaşılmış olup, davacı vekilinin itirazına konu düşülmeyen bir ödeme olmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin bu itirazının da yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
ı-Davacı vekili --- raporuna itiraz dilekçesinde taraflar arasındaki alacak miktarının hesaplanması ile ilgili itirazlarında özetle; ------------alınan malzeme bedelleri ile buna mukabil davalı ... --- sahibi olduğu ---- yapılan ödemeler ile ----mal teslimleri hep birlikte değerlendirilmek sureti ile işbu davanın değerlendirilmesi gerektiğini, bilirkişinin ---- ve mal teslimine ilişkin irsaliyeleri incelemediğini, davalı tarafa teslim edilen çek ve senetlerin birer ödeme vasıtası olduğu nazara alınarak borç mevcudundan düşülmeden rapor düzenlendiğini, mahkemece alınan --- rapora davalı tarafından itiraz edilmediğini, raporun davalı yönünden kesinleştiğini, belirtilen raporda görüleceği üzere taraflar arasında ticari ilişki --- ödeme yaptığının raporda açıkça belirtildiğini, dolayısıyla taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle müvekkilinin davalıya olan ----kazandığını, raporu ve raporda belirtilen davalının alacağı miktarı kabul etmemekle beraber bilirkişilerin esas aldığı ---raporunda belirtilen ----davalının itiraz etmediği 30.05.2016 tarihli raporda belirlenen müvekkilimin --- edildiğinde 151.922,00 TL kaldığını, dolayısıyla en son alınan raporda bilirkişilerin kendi aralarındaki hesaplamada dahi mutabakat sağlayamadıklarının görüldüğünü, --- cevabi yazılarında belirtilen --- düşüldüğünde müvekkilim şirketin yine davalıya kendisinde teminat olarak bulunan ---- senet karşılığı borçlu olmadığının anlaşılacağını, davacı şirket sahibi--- evinin ihale ile satışından dolayı ---- davalının alacaklı olduğu ---- 21.04.2014 tarihinde gönderildiği halde icra müdürlüğü tarafından ---- edilen ancak mahkemenin ---- üzerine tekrar 04.01.2022 tarihinde ilgili icraya gönderilen ---- taraflar arasındaki cari hesabın ana parasından mahsup yapılmadığını, bu paranın kabul edilmemekle beraber davalı yönünden kesinleşen ------- mahsup edildiğinde bakiye 77.214,00 TL borçlu kalmalarının söz konusu olabileceğini, ayrıca müvekkilim tarafından ödemesi yapılan ve bankaların cevabi yazıları ile teyit edilen ---- çekin davalının sahibi olduğu ---- tarafından ---- tahsilat makbuzu ile teslim alındığına dair yazı ile toplam -----davacı şirketin hesabından ----- kanalı ile davalıya yapılan ödemeler toplamı ile bunun dışında banka havalesi, ---- yazıda bahsi geçen 5 adet çek aslının ilgili bankada olduğu, dolayısı ile bu çek bedellerinin ödenmiş sayılması gerektiği hususlarının bilirkişi tarafından esas alınmadığını, bilirkişi tarafından yapılmayan bir değerlendirme de;---- değerlendirmeye esas alınmadığını, bu raporda belirlenen ve davacının ticari defterlerine konu olan ödeme kayıtlarının davalının defterleri ile karşılaştırılmadığı" itirazında bulunmuştur.
Bu itirazla ilgili olarak;---- “İlgi sayılı yazınız ile müdürlüğümüz dosyasında---- ödenip ödenmediği hususunda bilgi verilmesi hususu sorulmuş olup, dosyamız tetkikinde bugüne kadar --- müdürlüğümüz dosyasına para gelmediği anlaşılmakla --- raporumu yazımız ekinde gönderilmiştir.” Şeklinde cevap verildiği görülmüştür.
Yazı cevabı ekinde gönderilen kapak hesabının incelenmesinde, icra takibinin ----yönünden kesinleşmiş olduğu,-------- hesap tarihi itibariyle kapak hesabı yapıldığı, toplam borcun --- olduğu görülmüştür.
Yine, davacının itirazı doğrultusunda yazılan yazıya ---- cevabi ----- 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun Hükümleri Gereğince ---------- satış dosyası açılmış ve adına kayıtlı bulunan;
---------- bağımsız bölümde----- bölümde bulunan ----- ihale edilmiş söz konusu alıcı ihale bedelini katma değer vergisini ve --- vergisini süresi içinde ödenmiş olup satış ile ilgili ihalenin feshine ilişkin ise dava açılmadığından dolayı ihalesi kesinleşmesi üzerine ----alacaklısı bulunan alacaklıya ve diğer haczi bulunan alacaklılara ---satış bedeli gönderildiği tespit edilmiştir. …yazılarınıza istinaden ----kayıtlarında yapılan---- tarihinde gönderildiği ancak gönderilen meblağın söz konusu icra müdürlüğü tarafından kurumumuz hesaplarına iade edildiği ve kurumumuz ---- alındığının tespit edilmesi üzerine;
------hesabına ---- dosyasına mahsup edilmek üzere ---- tarihinde gönderilmiştir.” Şeklinde cevap verildiği anlaşılmıştır.
ı-1)Her ne kadar davacı --- muhasebe kayıtlarını ve mal teslimine ilişkin ----incelemediğini, davalı tarafa teslim edilen çek ve senetlerin birer ödeme vasıtası olduğu nazara alınarak borç mevcudundan düşülmeden rapor düzenlendiği, talimat mahkemesince atanan bilirkişi ------ değerlendirmeye alınmadığını" beyan etmiş ise de, davacı vekilinin itirazına ilişkin yapılan incelemede,--- tarihli bilirkişi raporunda, davacı şirketin ----inceleyen --- düzenlemiş olduğu ---tarihli bilirkişi raporu değerlendirmeye alınmış olup, davacı vekilinin "----irsaliyeler, davalı tarafa teslim edilen çek ve senetlerin ödeme vasıtası olduğu nazara alınarak borç mevcudundan düşülmeden rapor düzenlendiği" itirazı yönünden ise yine ----. Sayfalarındaki ---Davalı şirketin alacağı bulunup bulunmadığı yönünden değerlendirme- davacı şirket tarafından yapılan ödemelerin ispat durumu bölümlerinde davacının itirazları ile ilgili detaylı icneleme yapıldığı görülmüştür.
ı-2)Davacı vekili her ne kadar bilirkişi---- düzenlenen ---- tarihli bilirkişi raporunda belirtilen----davalının itiraz etmediği 30.05.2016 tarihli raporda belirlenen müvekkilinin--- olan --- edildiğinde --- kaldığı, bu tutardan da davacı şirket sahib----- evinin ihale ile satışından dolayı ---- davalının alacaklı olduğu ---- sayılı icra dosyasına --- tarihinde gönderildiği halde icra müdürlüğü tarafından ---- iade edilen ancak mahkemenin-----tarihinde ilgili icraya gönderilen --- düşümü yapıldığında bakiye---- borçlu kalmalarının söz konusu olabileceğini" iddia etmiş ise de; bilirkişi --- tarafından ---raporunda "tarafların ticari defterlerinin, dosya kapsamına sunulan belgelerin, banka cevabi yazıları bir bütün halinde değerlendirilmiş ve raporun --- belirtildiği şekilde davalı şirketin ispatlamış olduğu 783.874,76 TL tutardan, davacı şirketin ispatlamış olduğu ------ ödemenin düşümü yapıldığında, davacı şirketin --- borcunun bulunduğu" şeklinde değerlendirme yapılmış olup, sonrasında davacı vekilinin itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğu "davacı şirket sahibinin --- tarafından---- asıl alacaktan düşümü yapılması gerektiği" itirazına ilişkin olarak işbu tutarın kesinleşen icra dosyasında kapak hesabı yapılarak mahsup edilebileceği, cari hesabın ana borçtan mahsubu mümkün olmadığından bu itiraz da yerinde görülmemiştir.
ı-3)Davacı şirket sahibi --- evinin ihale ile satışından dolayı ---- davalının alacaklı olduğu -----. sayılı icra dosyasına ----- tarihinde gönderildiği halde icra müdürlüğü tarafından -------iade edilen ancak mahkemenin----- tekrar ---- tarihinde ilgili icraya ------- mahsup yapılmadığı itirazı yönünden yapılan incelemede; davacı borçlunun -------- dosyasındaki --- bedelinden dolayı borçlu olmadığının tespiti ---- tarafından reddedildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine --- ----kararı ile hükmün onandığı, karar düzeltme talebinin de yüksek ---- sayılı kararı ile reddine karar verilerek hükmün----Esas sayılı takibin ve bu takipte talep edilen --- kesinleşmiş olduğu sabittir.--- tarihinde gönderilen --- cari hesabın ana parasından mahsubunun istenmesi mümkün değildir. Çünkü kesinleşmiş icra dosyasına gönderilen para TBK.m 100 gereğince icra dosyasından kapak hesabı yapılarak mahsup edilebilir. Kesinleşmiş icra dosyasındaki bu paranın icra dosyasından alınıp cari hesaptan mahsubunun hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığı gibi faiz işleyen kesinleşmiş bir icra dosyasındaki paranın, icra dosyasında çıkarılıp cari hesap ana parasından mahsup edilmesi davacı lehine (Borçlu takip başlangıcı olan --- tarihine kadar işleyen 12 yıllık faizlerden kurtulacağından) sebepsiz zenginleme oluşturacağı izahtan vareste olup bu husustaki davacı itirazları yerinde görülmemiştir.
Bu nedenle davacı vekilinin --- tarihli bilirkişi raporuna ---- tarafından ---- kesinleşen icra dosyasında kapak hesabı yapılarak mahsup edilebileceği, cari hesabın ana parasından mahsup edilemeyeceğinden" reddine karar verilmiştir.
31-Davalı vekilinin hesaplamalara yaptığı itirazların incelenmesi ve değerlendirilmesi: Davalı vekili,-- yılından ------ hesaplandığını belirterek son heyetin düzenlediği bilirkişi raporuna itiraz etmiştir.
Bilirkişi --- tarafından--- ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, tarafların --- ilişkin ticari defterleri incelenemediği, davacının kendi defterlerinde --- borçlu gözüktüğü, davalı şirket defterlerinde --- alacaklı gözükse de davacı defterlerinde kayıtlı olan ----- tutarın üzerindeki kısım kadar alacaklı olduğunu ispat etmesi gerektiği, işbu hususun ispatına ilişkin olarak dosya kapsamında da herhangi bir evrak bulunmadığından davalının itirazının yerinde olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
32-Sonuç: Sonuç olarak yukarıda ---üzere dava tarihi itibariyle davacı şirketin davalıya ---- tutarında borcunun bulunduğu kanaatine varılmıştır.
TBK'nin 102. Maddesi "Kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödeme, muaccel borç için yapılmış sayılır. Birden çok borç muaccel ise ödemenin, borçluya karşı ilk olarak takip edilen borç için yapılmış olduğu kabul edilir. Takip yapılmamış ise ödeme, vadesi ilk önce gelmiş olan borç için yapılmış olur.” hükmünü haiz olup, bu çerçevede davacının icra dosyalarına takip sonrası yaptığı veya yapacağı ödemeler iş bu dosyada tespit edilen borçtan değil mevcut icra dosyalarından icra giderleri+tahsil harcı+icra vekalet --- eklendikten sonra TBK'nin 100. maddesi gereğince--- hesabı yapılmak suretiyle --- tarafından mahsup edilecektir.
Buna göre, her ne kadar borçlusu davacı şirket olmasa da, davalı alacaklı vekilinin beyanı ve kesinleşen Mahkeme kararı ile kapatılan --- esas sayılı dosyasındaki borç davacı şirketin borcu olarak kabul edildiğinden ve bu dosyadaki ana borç ---olduğundan, davacının davalıya --- borcu olması nedeniyle davacının ---borçtan ve bu borca ilişkin kesinleşen kapatılan ---- dolayı borçlu olmadığının tespiti isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının ikinci ------ bedelli çeke ilişkin borçtan dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Yukarıda belirtildiği üzere davacının, davalıya --- olduğuna ve bu borcun --- kapatılan --- esas sayılı dosyasındaki borçtan mahsup edildiğine göre davacının ana para olarak --- borcu kalmış olacaktır. Bu nedenle davacının --- dosyasına------- olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş, ---- dosyasına konu borçla ilgili fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
33-Davacının kötü niyet tazminatı istemi ile ilgili inceleme ve gerekçe: Davacı, kötü niyet tazminatı talep etmiştir.
İİK'nin 72/5. Maddesi uyarınca kötü niyet tazminatına hükmedilmesi için alacaklı-davalının, icra takibinin haksızlığı yanında, ayrıca kötüniyetli olduğunun da kanıtlanması gerekir. Yani davacının, davalının takip ve dava konusu alacağın hiç doğmadığını veya sona erdiğini bilmesine ya da bilebilecek durumda olmasına rağmen takip başlattığını veya dava açtığını ispatlaması gerekir.
Olayımızda, davacı hakkında------ dosyasında icra takibi başlatan davalı, davacı şirketten alacaklı olduğu iddiasında olup, iddiasının sadece bir bölümünü kanıtlayamamıştır.
Bu nedenle, davalının,--- esas sayılı dosyasında davacı hakkında icra takibini başlatmakta kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığından davacının kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.:
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
a)Davacının--- esas ve kapatılan --- borçlu olmadığının tespiti isteminin reddine,
b)Davacının----- sayılı dosyasına konu borçtan dolayı--- borçlu olmadığının tespitine,
c)Davacının --- sayılı dosyasına konu borçla ilgili fazlaya ilişkin isteminin reddine,
ç)Davacının kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 4.240,51 TL harcın, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 265 TL peşin harç ile 6.200 TL tamamlama harcı olmak üzere 6.465 TL toplam harçtan mahsubu ile 2.224,49 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 4.240,51 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 12.964,85 TL yargılama giderinin davanın kabul - ret oranına göre hesaplanan 2.141,11 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen 150 TL yargılama giderinin davanın kabul - ret oranına göre hesaplanan 125,22 TL'sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Kabul edilen dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan------- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddolunan dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan ----hesaplanarak takdir olunan 30.416,94 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, 6100 sayılı HMK geçici 3/2. maddesi uyarınca Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı HUMK'nun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam edileceğinden HUMK 432/1. Maddesine göre kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal sürede Yargıtay temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.