2. Ceza Dairesi 2020/1141 E. , 2020/2237 K.
"İçtihat Metni"Hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuk ..."nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 142/1-e, 143/1, 31/2, 151/1, 62 (2 kere) ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 5 ay 15 gün hapis ve 2.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, hırsızlık suçu yönünden ise anılan Kanun"un 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair Marmaris 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/02/2015 tarihli ve 2015/29 esas, 2015/65 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 24/12/2019 gün ve 94660652-105-48-16294-2018- Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/01/2020 gün ve 2019/135895 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
1- Kayden 02/09/2000 doğumlu suça sürüklenen çocuğun suç tarihi olan 22/12/2014 tarihinde 12-15 yaş grubu içinde olduğu, bu itibarla 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 31/2. maddesi uygulanarak işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediğinin tespit edilmesi gerektiği ve mala zarar verme suçundan verilen cezadan da 1/2 oranında indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- Hırsızlık suçu bakımından ise suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun"un 143/1. maddesi gereğince hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesinden dolayı sanık hakkında verilen cezasdan 1/2 oranında artırım yapılması gerektiği gözetilmeden, değişiklikten önceki haline göre 1/6 oranında artırım yapılarak eksik ceza verilmesinde,
3-Somut olayda, suça sürüklenen çocuk hakkında, müştekiye ait motosikleti çaldığı sırada motosikletin kilidini kırdığından bahisle hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyetine karar verilmiş ise de; müştekinin kolluk beyanı ve olay yeri inceleme raporuna göre, suça konu motosikletin herhangi bir kilit ile kilitlenmeden üzerindeki kontak anahtarı alınarak öylece bırakıldığı, suça sürüklenen çocuğun cadde üzerinde park halinde bulunan bu motosikleti, kontak kısmına zarar vererek düz kontak yapmak suretiyle çalıştırıp çaldığı anlaşılmakla, hırsızlık suçunun konusu ile mala zarar verme suçunun konusunun aynı olduğu, korunan hukuki yararın tek olduğunun anlayılması karşısında, ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağı, eylemin bir bütün olarak hırsızlık suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suça sürüklenen çocuğun ayrıca mala zarar verme suçundan da cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1- (3) no"lu kanun yararına bozma istemi yönünden yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında, müştekiye ait motosikleti çaldığı sırada motosikletin kilidini kırdığından bahisle hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkûmiyetine karar verilmiş ise de; müştekinin kolluk beyanı ve olay yeri inceleme raporuna göre, suça konu motosikletin herhangi bir kilit ile kilitlenmeden üzerindeki kontak anahtarı alınarak öylece bırakıldığı, suça sürüklenen çocuğun cadde üzerinde park halinde bulunan bu motosikleti, kontak kısmına zarar vererek düz kontak yapmak suretiyle çalıştırıp çaldığı anlaşılmakla, hırsızlık suçunun konusu ile mala zarar verme suçunun konusunun aynı olması ve korunan hukuki yararın tek olması karşısında; ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağı, eylemin bir bütün olarak hırsızlık suçunu oluşturacağı gözetilmeden suça sürüklenen çocuğun ayrıca mala zarar verme suçundan da cezalandırılmasına karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçu ile ilgili olarak (MARMARİS) 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 26.02.2015 tarihli ve 2015/29 E., 2015/65 K. sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle, unsurları oluşmayan mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuğun BERAATİNE, tayin olunan cezanın çektirilmemesine,
2- (1) ve (2) no"lu kanun yararına bozma istemleri yönünden yapılan incelemede;
a) Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk ... hakkında üzerine atılı hırsızlık suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabilecek durumda olup olmadığı, bu fille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığına dair rapor alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi,
b) Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılması gerekli olduğu halde mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
c) Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde, atılı suçun gece vakti işlenmiş olması nedeniyle arttırım yapılırken, suç tarihinden önce yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile değişik TCK"nın 143. maddesi uyarınca yarı oranında arttırım yapılması gerektiği gözetilmeden, 1/6 oranında artırım yapılmak suretiyle eksik ceza tayin edilmesi nedenleriyle kanun yararına bozma istemleri yerinde görüldüğünden, (MARMARİS) 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 26.02.2015 tarihli ve 2015/29 E., 2015/65 K. sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, (2-c) no’lu bozma yönünden aleyhe sonuç doğurmamak ve yeniden yargılama yapılmamak üzere aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 10/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.