14. Hukuk Dairesi 2018/2595 E. , 2018/8277 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.11.2009 gününde verilen dilekçe ile suya vaki müdahalenin önlenmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma talebinin değerden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, suya vaki elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, ... Köyü 2296 sayılı parsel üzerinde evi ve bahçesinin bulunduğunu, davalının İl Özel İdare Müdürlüğü tarafından içme suyu amacıyla iki yıl kadar önce yapılan sondaj kuyusundan gelen sudan davacının yararlanmasını engellediğini belirterek davalının suya vaki müdahalesinin men"ini ve davacının ihtiyacı olan suyun verilmesini talep etmiştir.
Davalı, dava konusu kuyunun Devlet tarafından ... Köyü ... mezrasının içme suyu ihtiyacının sağlanması amacıyla yapıldığını, davacının ise ... mezrasında oturduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın sondaj kuyusunun açılması ya da projelendirilmesi ile ilgisi olmadığı, davacının öncelikle idareye başvurarak sudan yararlanmayı talep etmesi gerektiği gerekçesiyle davanın husumet nedeniyle reddine dair verilen hükmün, davacı vekili temyizi üzerine; Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 28.09.2010 tarihli, 2010/10898 Esas - 15322 Karar sayılı ilamı ile " haksız fiil benzeri olan bu tür davalarda görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu, suyun kullanımının engellendiğine dair haksız fiil atfedilen kişinin de davalı olduğundan, davanın husumet olarak davalıya yöneltilmesi de doğru olduğundan işin esasına girilerek karar verilmesi" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile masrafı davacı tarafından karşılandığında yapılacak boru sistemi ile davacının günde 700 litrelik su ihtiyacının dava konusu kuyudan karşılanmasına dair verilen hükmün, davalı vekili temyizi üzerine; Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 15.05.2012 tarihli, 2012/6912 Esas - 12151 Karar sayılı ilamı ile "...dava konusu suyun genel su olması itibariyle köyde oturan diğer insanların da su ihtiyacı olacağı açık olduğundan yaptırılacak bilirkişi incelemesi neticesinde köyde kaç hanenin bulunduğu, burada yaşayan tüm kişilere göre dava konusu suyun yetip yetmeyeceği hususları saptandıktan sonra oluşacak sonuca göre işin esası hakkında karar verilmelidir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda dava konusu suyun, ... Köyü halkının ve davacının ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek düzeyde olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, masrafı davacı tarafından karşılanarak mahalline monte edilecek boru sistemi ile günlük 700 lt suyun davacıya verilmesine dair verilen hükmün, davalı vekili tarafından temyizi üzerine; Dairemizin 19.06.2014 tarihli, 2014/3470 Esas - 8249 Karar sayılı ilamı ile davalı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilerek "...tarafların sudan ne şekilde yararlanacaklarına ilişkin düzenek kurulması konusunda jeoloji mühendisinden ek rapor alınarak infaza elverişli hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile taraflar arasında yeni ihtilaflara neden olacak şekilde 6100 sayılı HMK"nın 297/2 maddesi hükmüne aykırı karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, masrafı davacı tarafından karşılanarak mahalline inşa edilecek boru sistemi ile günlük 700 lt suyun davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-)Somut olayda mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Hüküm sonucunda davacının kullanması gereken suyun miktarı, hangi gün ve hangi saat dilimleri arasında ne miktarda suyun, davacıya verileceğini açıkca belirtilmek suretiyle hüküm tesis edilmesi gerekirken eksik inceleme ile taraflar arasında yeni uyuşmazlıklara sebep olacak şekilde, 6100 sayılı HMK"nin 297/2. maddesi hükmüne aykırı olarak karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
27.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.