17. Hukuk Dairesi 2018/1559 E. , 2019/11599 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 23/10/2011 tarihinde meydana gelen depremde müvekkilinin maliki bulunduğu gayrimenkulün ağır derecede hasar gördüğünü, davacının dava dışı 3. şahsın ... Bankası ... şubesinden kullandığı kredinin teminatı olarak dava konusu taşınmaza teminat ipoteği tesis edildiğini, kredi sözleşmesi gereğince ... Bankası ... şubesinin söz konusu gayrimenkulü ... Sigorta A.Ş aracılığı ile ... özel konut sigorta poliçesi kapsamında sigortalattığını, ancak ... özel konut sigorta poliçesinde DASK sigorta bedelini belirtmiş olmasına rağmen DASK sigortasını yaptırmadığını, özel konut sigorta poliçesinde gösterilen teminat klozlarının eksik gösterildiğini bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 80.000,00 TL maddi tazminatın 23/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, DASK poliçesinin yapılmamasından kaynaklanan maddi tazminatın kredi veren Bankadan, konut sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketinden ve DASK"tan tazmini istemine ilişkindir.
Somut olayda dava dışı üçüncü şahsın ... Bankası ... Şubesinden kullandığı kredinin teminatı olarak davacının taşınmazına teminat ipoteği tesis edildiği, kredi sözleşmesine istinaden tanzim edilen 22/12/2010 başlangıç tarihli özel konut sigorta poliçesi düzenlendiği ve Dask sigorta bedelinin 11.000,00 TL gösterildiği, zorunlu deprem sigorta poliçesinin düzenlenmediği ve ... İlçesinde 23/10/2011 tarihinde meydana gelen deprem nedeniyle dava konusu taşınmazın hasar gördüğü sabittir.
Hazine Müsteşarlığı"nın 17/01/2009 tarih ve 27113 sayılı Resmi Gazete’de yayımladığı Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliği’nin Zorunlu sigortalar başlıklı 5.maddesinin 2. fıkrasında "Zorunlu sigortalarda, kredi süresi içerisinde yenileme sorumluluğu kredi kullanana, yenilemeye ilişkin bildirim yapma ve bilgilendirme sorumluluğu ise kredi kuruluşuna aittir." düzenlemesi, 6. maddesinin 2. fıkrasında ise "İhtiyari sigortalarda kredi süresi içerisinde yenileme sorumluluğunun kredi kullanana, yenilemeye ilişkin bildirim yapma ve bilgilendirme sorumluluğunun ise kredi kuruluşuna ait olacağı" düzenlenmesi yer almaktadır.
Anılan Yönetmeliğe göre kredi süresi içerisinde yenileme yükümü kredi kullanana, yenilemeye ilişkin bildirim yapma sorumluluğu da kredi veren bankaya aittir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden davalı kredi veren bankanın özel konut sigortası yaptığı, poliçede DASK sigorta bedeli gösterildiği, böylelikle sigortalıya güven verdiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar ayrı bir DASK poliçesi düzenlenmemiş olsa da bankanın özel konut sigortasında DASK sigorta bedelini göstererek, davalı bankanın zorunlu olan bu sigorta için davacıya bilgilendirme yapması gerektiğinden davalı bankanın burada kusuru vardır. Ne var ki davacı sigortalının da zorunlu olan DASK sigortasının yapılıp yapılmadığını takip etme ve sigortayı yeniletme konusunda kendisine düşen özen yükümlülüğünü yerine getirmemekle müterafik kusuru vardır. Açıklanan bu maddi ve hukuksal olgular göz önüne alınarak davalı banka yönünden hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 05/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.