17. Hukuk Dairesi 2017/5549 E. , 2019/11703 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki bedensel zarar nedeniyle açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davalı ... şirketine sigortalı ...’in sevk ve idaresindeki araç ile davacının sevk ve idaresindeki aracın çarpışması neticesinde 15/05/2013 günü tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkilinin yaralandığını ve sakat kaldığını belirterek ve fazlaya dair haklarını saklı tutarak şimdilik 3.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, 04.06.2015 tarihli celsede verilen ara kararı ile; 1.694,00 TL delil avansının 6100 Sayılı HMK"nın 120/2, 324/1-2 maddeleri gereğince 2 haftalık kesin süre içerisinde mahkeme veznesine yatırılması için davacı vekiline kesin süre verilmesine, 2 haftalık kesin süre içerisinde 1.694,00 TL. delil avansının mahkeme veznesine depo etmediği takdirde bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ihtarına, karar verilmesine ve ihtarat yapılmasına rağmen rağmen kusur bilirkişi, hesap bilirkişi ücreti ve rapor tebliğ masrafı ve müzekkere gideri yönünden ara kararının yerine getirmediği, bunun sonucu olarak da 6100 sayılı HMK.nun 324/2 maddesi gereğince davacı vekilinin kusur ve hesap bilirkişi raporu ikamesinden vazgeçmiş sayıldığı, mevcut dosya kapsamı itibariyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 86/1 maddesine göre motorlu bir aracın karayollarında işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortası türü olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS)ndan dolayı işletenin sorumluluktan kurtulması nedeniyle davalı ... şirketinin de dolayısıyla sorumluluktan kurtulduğu gerekçesiyle davanın reddine dair karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 120. maddesinde davacının, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu, avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde ise, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verileceği hüküm altına alınmıştır. Yine aynı kanunun 324. maddesinde taraflardan her birinin ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorunda olduğu, taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak ödeyecekleri hüküm altına alınmıştır.
Yargılamayı yapan mahkeme tarafından taraflara herhangi bir işlemi yapması, eksikliği gidermesi, avans ve giderleri yatırması, belgeleri sunması vb. nedenlerle süre verilmesi halinde mahkemece bu konuda yapılacak ihtarda taraflardan yerine getirilmesi istenen yükümlülüğün açıkça belirtilmesi, avans ve giderlere ilişkin harcama kalemlerinin ve miktarlarının net olarak belirlenmesi, sürenin hakim tarafından belirleneceği hallerde makul bir sürenin verilmesi, verilen sürenin kesin olup olmadığının belirtilmesi ve yapılması istenen yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde sonuçlarının ne olduğunun tereddüte yer vermeyecek şekilde ilgili tarafa bildirilmesi gerekmektedir.
Somut olayda, 04.06.2015 tarihli celsede verilen ara kararı ile, “300,00 TL Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Rapor Gideri, 400.00 TL hesap bilirkişi rapor ücreti, 800.00 TL İstanbul 3 İhtisas kurulu adli tıp ücreti 200,00 TL posta gidiş dönüş ve rapor tebliğ masrafı ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.700,00 TL delil avansından peşin ödenen 6,00 TL"nin mahsubu ile bakiye 1.694,00 TL. delil avansının 6100 Sayılı HMK"nın 120/2, 324/1-2 maddeleri gereğince 2 haftalık kesin süre içerisinde mahkememiz veznesine yatırılması için davacı vekiline kesin süre verilmesi, 2 haftalık kesin süre içerisinde 1.694,00 TL. delil avansının mahkememiz veznesine depo etmediği takdirde bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ihtarına,” şeklinde ara karar verildiği, 10.12.2015 tarihli celsede ise;bir önceki celse davacı vekiline gerekli gider avansını yatırması için 2 haftalık kesin süre verilmiş olmasına rağmen yerine getirmediğinin zapta geçtiği,davacı vekilinin ek süre talebi reddedildiği ve tahkikatın bittiğinin ve sözlü yargılama aşamasına geçildiğinin bildirildiği, taraf vekillerinin esasa ilişkin beyanları alındıktan sonra davanın reddine karar verildiği görülmektedir.
Verilen kesin sürenin dosya muhteviyatına göre usule ve kesin sürenin amacına uygun olmadığı görülmektedir. Davanın niteliği gereğince alınması gerekli olan bilirkişi raporlarının aynı anda alınması mümkün olmayıp belirli bir sıra dahilinde yapılması gerekmektedir. Maluliyet raporunun ve hesap bilirkişi raporunun alınıp alınmamasına ancak kusur raporunun sonucuna göre mahkemece karar verilebilir ayrıca kesin sürenin verildiği tarih itibariyle deliller tam olarak toplanmamış dosya kapsamında henüz bilirkişi raporu alınma zamanı da gelmemiştir. Bu yönüyle davacı tarafın hak arama hürriyeti ve savunma hakkı kısıtlanmıştır. Bu nedenle somut olayın şartları ve dosyanın geldiği aşama göz önüne alınarak davacılar vekiline 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerince usulüne uygun ihtar yapılarak kanun hükmüne göre işlem yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09.12.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.