15. Hukuk Dairesi 2019/2858 E. , 2020/814 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava, eser sözleşesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemine, birleşen dava ise, dava konusu sözleşmeye istinaden verilen teminat mektubunun hükümsüzlüğü ve komisyon bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece bozma ilamına uyularak, asıl ve birleşen davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Davacı yüklenici, asıl davasında 07.12.2007 tarihli sözleşme kapsamında işi yapıp teslim ettiğini, işin kesin kabulünün de yapıldığını ifade ederek, ödenmeyen son hakediş bedelinin tahsilini talep etmiş, birleşen davasında ise; dava konusu sözleşme nedeniyle verilen 64.000,00 TL bedelli teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ve 4.536,00 TL komisyon bedelinin tahsilini talep etmiştir.Davalı iş sahibi ise, kesin kabulden sonra yapılan denetimde, işin eksik ve kusurlu yapıldığının tespit edildiğini, bu nedenle son hakediş bedelinin ödemediğini, eksik ve ayıplı işler nedeniyle teminat mektubunun haklı nedenlerle iade edilmediğini ifade ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme ilk kararında, kesin kabulün yapılmasından sonra davalı kurum yetkilisi tarafından, davacının katılımı olmadan hazırlanan eksik ve ayıplı işleri belirten raporun, davacı açısından bağlayıcı olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dairemizin bozma ilmında, eksik ve kusurlu imalâtların belirlenerek, eserin reddinin gerekip gerekmediğinin tespiti ile; reddi gerekmiyorsa, açık ayıplı imalâtlar kabul edilmiş olduğundan, bu işlerin tam yapıldığı kabul edilerek, eksik ve gizli ayıplı işler bakımından bedelden indirim yapılması gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, varılan karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Davacı asıl davasında, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelini talep etmiş, birleşen davada ise, teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ile komisyon bedelini talep etmiştir. Mahkemece asıl davaya ilişkin, 05.01.2015 tarihli bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılama yapılmak suretiyle, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bozma gereğince inceleme yapılmamıştır. Öncelikle bozmaya uyulmasıyla, bozma lehine olan taraf yönünden usuli müktesep hak oluşur. Bozma sonrası yargılama yapılırken bu ilkeye riayet edilmesi gerekir. Mahkemece bozma ilamına uyularak iki ayrı heyetten rapor alınmasına karşın, bozma içeriğinin aksine değerlendirme yapılarak karar verilmiştir. Dairemizin 05.10.2015 tarih 2015/1283 Esas, 2015/782 Karar sayılı bozma ilamında, konusunda uzman bir elektrik mühendisi marifetiyle mahallinde keşif icra edilerek, yapılan işteki eksik ve kusurlu imalâtların belirlenmesi, varsa bile açık ayıplı imalâtların kabul edilmiş olması nedeniyle ileri sürülmesi mümkün olmadığından bunların ayrılarak, eksik ve gizli ayıplı işlerin neler olduğu ve değeri belirlendikten sonra, yüklenicinin gerçekleştirdiği imalâtın bedeli daha önce ödenen avans niteliğindeki toplam hak ediş bedellinden düşüldükten sonra, kalan bedelden az yukarıda belirtilen eksik işler ve gizli ayıplı iş bedeli düşüldükten sonra yüklenicinin bakiye alacağının kalması halinde, bu miktara hükmedilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ve yanılgılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, verilen kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine 2. bent uyarınca kabulü ile kararın temiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 437,00 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine,
karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 26.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.