Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2336
Karar No: 2019/11722
Karar Tarihi: 10.12.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/2336 Esas 2019/11722 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/2336 E.  ,  2019/11722 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, davalı borçlu İlsev aleyhine takip yapıldığını, takibin semeresiz kaldığını, alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla dava konusu taşınmazlarını diğer davalılara devrettiğini belirterek, davalılar arasındaki tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemenin, aciz belgesi sunulmadığından davanın reddine ilişkin kararı, Dairemizin 04.11.2013 tarih 2012/13055 Esas 2013/14971 Karar sayılı ilamı ile davacı tarafından aciz belgesinin davanın sonuna kadar hatta tashihi karar aşamasında dahi sunulabileceği, davalı borçlunun adresine gidilerek haciz yapıldığı, İİK’nin 105. maddesinde haczi kabil mal bulunmazsa haciz tutanağının İİK 143. maddedeki aciz vesikası hükmünde olacağı ve icraca takdir edilen kıymete göre haczi kabil malların kifayetsizliği anlaşıldığı surette dahi tutanak muvakkat aciz vesikası yerine geçerek alacaklıya 277. maddede yazılı hakları vereceği belirtildiği, davacı vekilince sunulan geçici aciz vesikasında icra dairesi tarafından kıymet takdiri yapılıp yapılmadığı açıklanmadığı, kıymet takdiri yapılmasa dahi borçlunun taşınmazlarının başka takipler sırasında yapılıp yapılmadığı da belli olmadığı, bu durumda davalı borçlunun tüm taşınmazları üzerinde davacının takibinden önce mevcut hacizlere ilişkin takip dosyaları getirtilerek bu takiplerde kıymet takdirleri bulunup bulunmadığı belirlenmeli, borçlunun taşınmazları üzerindeki takyidatlar ile taşınmaz kıymetleri gerektiğinde bir bilirkişi marifetiyle aciz halinin mevcut olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre inceleme yapılarak karar verilmesi yerine eksik inceleme ile karar verildiğinden bahisle bozulmuş, bozmadan sonra aynı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarurfun iptali davasına ilişkindir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bozma doğrultusunda rapor hazırlamak üzere dosya bilirkişiye verilerek, alınan raporda aciz halinin belirlenemediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır.
    04.11.2013 tarihli bozma ilamımızda, davalı borçlunun tüm taşınmazları üzerinde davacının takibinden önce mevcut hacizlere ilişkin takip dosyaları getirtilerek bu takiplerde kıymet takdirleri bulunup bulunmadığı belirlenmeli, borçlunun taşınmazları üzerindeki takyidatlar ile taşınmaz kıymetleri gerektiğinde bilirkişi vasıtası ile tesbit edilmesi istenilmiştir. Karara esas alınan bilirkişi raporunda da, borçluya ait 50"den fazla taşınmaz üzerinde birçok iştirak hacizleri olduğu, bu dosyalardaki İİK"nun 100. madde bilgilerinin celp edilmesi ve İİK"nun 142. maddesine göre sıra cetveli düzenlenmek suretiyle davacının takip dosyasına pay isabet edip etmeğinin belirsiz olduğu, icra dosyalarının ve kıymet takdiri dosyalarının getirtilerek %60 eksiğine yapılacak satış sonrası düzenlenecek sıra cetveline göre değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
    Bozma ilamına uyulmasına karar verilmesine rağmen, bozma kararında belirtildiği şekilde borçluya ait taşınmazlar üzerindeki takyidatlar, varsa kıymet takdiri raporları yoksa yaptırılacak değer tesbitleri ile bir değenlerdirme yapılarak, bu değerlendirme sonucu davacının alacağının karşılanmasının mümkün olup olmadığı, dolayısı ile borçlunun aciz halinin var olup olmadığı tesbit edilmesi gerekirken, eksik inceleme ve bilirkişi raporu esas alınmak sureti ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi