7. Ceza Dairesi 2016/10685 E. , 2018/160 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Petrol kaçakçılığı
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
İhbar üzerine sanığa ait depoda 1 adet 65 litrelik,1 adet 35 litrelik boş jelikanlar, 1 litrelik ve 5 litrelik ölçekler ile 40 litre kaçak motorin ele geçmesi şeklinde gelişen olayda, sanığın çiftçilik yaptığını ve mazotu tarlalarında kullanacağını savunması karşısında, ele geçirilen kaçak motorin miktarı da dikkate alındığında sanığın çitfçilikle uğraşıp uğraşmadığı araştırılmadan, sanığın akaryakıtı ne suretle ticari amaçla bulundurduğu açıklanmadan yetersiz gerekçe ve eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
1- CMK.nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine engel hali bulunmayan sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep edip etmediği sorulmadığı gibi dosya arasına alınmış bir KEMTV"de bulunmadığından; sanığa CMK.nun 231. maddesinde yer alan müesseseden yararlanmak isteyip istemediğinin, dava konusu eşyanın bilirkişi tarafından belirlenen cif değer üzerinden ... idaresince hesaplanan "eşyanın ithalinde öngörülen ... vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı" olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanununun 231/9. fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, ""Sözlü ve eylemli hiçbir pişmanlık sergilemeyen sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair mahkememizde olumlu bir kanaat hasıl olmadığından ve kamu zararı giderilmediğinden"" şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2- 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9., yine 18.06.2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının yürürlükten kaldırılmış olması göz önüne alındığında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde, verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğinin belirtilmesi,
3- 24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarlarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.