17. Hukuk Dairesi 2018/453 E. , 2019/11748 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelemesi sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 20/06/2013 tarihinde, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen otomobilin, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu sürücü ... idaresindeki motorsiklete çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, tüm tedavilere rağmen iyileşemediğini, plakası tespit edilemeyen araç sürücüsü, kaza mahallini terk ettiğinden kaza tespit tutanağı düzenlenemediğini, kazaya sebebiyet veren aracın plakası ve sigortasının bulunmadığını, bu nedenle meydana gelen zarardan Güvence Hesabının sorumlu olduğunu beyan ederek, fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının çalışma gücü kaybından dolayı 1.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
İlk derece Mahkemesince; iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm aleyhine davacı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine; Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"nce; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan bahisle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar ilamı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, 20/06/2013 tarihinde, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen otomobilin, sürücü ... idaresindeki motorsiklete çarpması sonucu motorsiklette yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, çalışamaz duruma geldiğini ileri sürerek sürekli iş göremezlik zararı isteminde bulunmuştur.
Davalı ... vekili ise, kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen aracın cinsinin, plakasının ve sürücüsünün tespit edilemediğinin ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Yargılama sırasında Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 10.07.2017 tarihli raporda davacının kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, yaralanması nedeniyle iyileşme süresinin 2 ay olduğu bildirilmiştir.
Mahkemece, tedavi evrakı ve hazırlık soruşturmasına ilişkin dosya getirtilmiş davacının bir trafik kazasında yaralanıp yaralanmadığı, kazanın ne şekilde gerçekleştiği, kusur durumunun ne olduğu, dolayısıyla zararın ..."nın sorumluluğunda olup olmadığının belli olmadığı, davacının keşifteki beyanının, hem savcılığa verdiği şikayet dilekçesindeki beyanlarıyla, hemde motorun sürücüsü olan kardeşinin beyanlarıyla çeliştiği, bu nedenlerle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, olayın oluş şeklinin ve davacının olay sonrası tespit edilen yaralanmasının ne şekilde meydana geldiğinin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Somut olayda davalı tarafda davacı tarafın iddia ettiği şekilde bir trafik kazasının ve davacının yaralanmasının kaza sonucu meydana gelip gelmediğini ispat edememiştir. Ancak rizikonun davacı tarafından ispat edilmesi gereklidir.
O halde; mahkemece Adli Tıp Kurumundan, davacının yaralanması ile kaza arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığının, davacının iddia ettiği yaralanmasının, sadece başka bir aracın davacının yolcu olarak bulunduğu motorsiklete çarpmasına bağlı olarak meydana gelip gelmediğinin, davacının yaralanmasının olayın ileri sürülen oluş şekline uygun olup olmadığının tespiti ve illiyet bağı olduğu takdirde davacının Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından tespit edilen iş göremezlik durumuna göre aktüer bilirkişiden rapor alınmak suretiyle tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, dosyanın karar veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 10/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.