14. Hukuk Dairesi 2016/3171 E. , 2018/8706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.09.2015 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen 10.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, yola elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir.
Davacı vekili davalının 180 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların kullandığını; ancak yol ve diğer kamunun kullanım alanlarına tecavüz ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve taşkın inşaatın kal"ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, "davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine" karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
TMK"nın 715 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddesi gereğince yollar kamunun ortak kullanmasına tahsis olunan yerlerdendir. Bu özellikleri gereği yoldan yararlanma hakkı olan kişilerin de elatmanın önlenmesi için dava açma hakları vardır.
Somut olayda; davacı gerçek kişi olarak yoldan yararlanma hakkına dayalı olarak eldeki davayı açmıştır, mülkiyet hakkına dayalı bir iddiası yoktur. Davacının da çekişme konusu yoldan yararlanma hakkı bulunduğundan davalıların yola elatmasının önlenmesini istemede hukuki yararı bulunup aktif dava ehliyeti vardır. Bu nedenle mahkemece davanın esasına girilerek, iddia ve savunmalar doğrultusunda tüm deliller toplanarak, mahallinde keşif yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile; hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.