10. Hukuk Dairesi 2018/1709 E. , 2019/9307 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden;
1-7201 sayılı Kanunun 11’inci maddesi ""(Değişik fıkra: 06/06/1985 - 3220/5 md.) vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir. Eğer tebligat birden fazla vekile yapılmış ise, bunlardan ilkine yapılan tebliğ tarihi asıl tebliğ tarihi sayılır. Ancak, Ceza Muhakemeleri Usulu Kanununun, kararların sanıklara tebliğ edilmelerine ilişkin hükümleri saklıdır.
(Ek fıkra: 11/01/2011-6099 s.K./4.mad.) Avukat tarafından takip edilen işlerde, avukatın bürosunda yapılacak tebligatlar, resmî çalışma gün ve saatleri içinde yapılır.
Kanuni mümessilleri bulunanlara veya bulunması gerekenlere yapılacak tebligat kanunlara göre bizzat kendilerine yapılması icabetmedikçe bu mümessillere yapılır."" uyarınca vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Anılan madde gereğince gıyabi hükmün dosyada vekaleti bulunan vekil yerine; asile çıkarılması usulsüzdür.
Dosyada mevcut vekalete göre tebligatın avukata yapılmasına, avukatın istifa ya da azli halinde ise işlem yapılmadan dosyanın gönderilmesine temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesindeki düzenleme de gözetilerek, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere,
2-Hükmün, davalı ... adına temyiz edilmesine rağmen gerekli temyiz harçlarının yatırılmadığı anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu"nun geçici 3. maddesi gereğince hâlen uygulanmakta olan, 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun 434. maddesi ile ilgili 25.01.1985 gün ve 5/1sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı hükmü gereğince, temyiz isteği dilekçenin temyiz defterine kaydettirildiği tarihte yapılmış sayılır ve temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden nispi harca tabi davalarda verilen esasa ilişkin hükümlerin temyizi sırasında, nispi temyiz harcı peşin alınır. Temyiz harç ve giderlerinin eksik ödenmiş veya hiç ödenmemiş olduğunun sonradan anlaşılmış bulunması hâlinde, Harçlar Kanunu’nun 32. maddesine göre müteakip işlemler yapılmaz. Karar veren Hâkim tarafından yedi günlük kesin süre tanınarak, bu süre içerisinde tamamlanması veya ödenmesi, aksi hâlde temyizden vazgeçmiş sayılacağı temyiz edene yöntemince ve yazılı olarak bildirilir. Ancak temyiz harcının mahkeme kalemince hesaplanıp temyiz edenden istendiği hâlde süresinde ödenmediği belgelendirilmiş ise temyiz isteğinin reddi gerekir.
Eldeki davada, yukarıda sözü edilen yasa ve İçtihadı Birleştirme Kararı hükmüne aykırı olarak hükmü temyiz eden davalı ...’ın nispi temyiz harcı yerine maktu temyiz harcı yatırdığı, alınması gerekli harç ve giderlerin eksik tahsil edildiği anlaşılmaktadır. Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun anılan maddelerinde öngörülen prosedür işletildikten ve harç tamamlandıktan sonra veya harç tamamlanması için muhtıra çıkartıldıktan sonra harcın ödenmemesi halinde temyiz dilekçesinin reddi yönüne gidilirse red kararının davalıya tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten sonra temyiz incelemesi için dosyanın dairemize gönderilmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklandığı şekilde tüm bu eksiklikler giderildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.