Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2782
Karar No: 2019/11935
Karar Tarihi: 12.12.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2782 Esas 2019/11935 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/2782 E.  ,  2019/11935 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu araç ile müvekkillerinin desteğinin sürücüsü olduğu aracın çarpışması ile gerçekleşen kazada desteğin öldüğünü açıklayıp toplam 206.439,99 TL maddi tazminat ile desteğin eşi için 60.000,00 TL, desteğin anne-babası için 40.000,00"er TL, desteğin kardeşleri için 20.000,00"er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talepleri karşılandığından maddi tazminat ile ilgili tüm taleplerinden vazgeçtiğini bildirmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, maddi tazminat taleplerinin feragat nedeni ile reddine, manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü desteğin eşi için 20.000,00 TL, desteğin anne-babası için için 5.000,00"er TL, desteğin kardeşleri için 2.500,00"er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası nedeni ile destekten yoksun kalmaya dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, ..."nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar, davalının meydana gelen kazada kusuru, olayın meydana geliş şekli dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatların düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminatlara hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    3-Davacılar vekili, meydana gelen kazada desteğin öldüğünü, kazada davalıların kusurlu bulunduğunu açıklayıp maddi tazminat talebinde bulunmuş, yargılama sırasında davalı ... şirketince maddi tazminat talepleri karşılandığından davacılar vekilince maddi tazminat talebinden feragat edilmiştir.
    Davacılar vekili ile davalı ... arasında düzenlenen “Makbuz, Sulh, İbra Protokolü” başlıklı belgede; yapılan ödeme sebebi ile davacıların davadan feragat edeceği, davalı ... şirketinin de feragati kabul ederek karşı yan vekalet ücreti talep etmeyeceği kararlaştırılmıştır. Buna göre mahkemece feragat nedeni ile davalı ... lehine vekalet ücreti takdiri taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye uygun olmayıp, hükmün vekalet ücreti takdiri yönünden de bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    4-Davacılar vekili, meydana gelen kaza sebebi ile talep ettikleri tazminatları teminat altına almak amacı ile kazaya karışan aracın trafik kaydına tedbir şerhi konulmasını talep etmiştir.
    İcra İflas Kanunu"nun (İİK)257. maddesi uyarınca, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yerinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
    İİK"nın 258/1 maddesine göre İhtiyati Haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Mahkemenin alacağın varlığına kanaat getirmesinden anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Diğer yandan İİK 264 maddesi hükmüne göre yargılama sırasında da ihtiyati haciz kararı verilebilir.
    Somut olayda, davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın şeride tecavüz ve hız kurallarını ihlal ederek asli ve tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
    Dava dilekçesinde davalıların sebebiyet verdiği kanne-babası ve kardeşleri tarafından maddi-manevi tazminatın tahsili istenmiştir. Yukarıda belirtilen belgeler de nazara alındığında, davacı tarafın tazminat istemi haksız fiile dayanmakta olup olay tarihi itibariyle muaccel hale gelmiştir.
    O halde, olayda İİK 257 vd. maddesinde öngörülen ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle talebin kabulü gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE (2),(3) ve (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 12/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi