Abaküs Yazılım
Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/471
Karar No: 2022/315
Karar Tarihi: 21.03.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/471 Esas 2022/315 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/471 Esas
KARAR NO : 2022/315


DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/05/2021
KARAR TARİHİ : 21/03/2022
YAZIM TARİHİ : 12/04/2022
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 06.02.2020 Tarihinde ......... numaralı fatura ile davalıdan 6 adet ....... lastik almış olduğunu, müvekkilinin 6 adet lastik için faturada görüleceği üzere toplamda 51.600,00 TL ödeme yapmış olduğunu, müvekkilinin söz konusu lastikleri 10 adet tekeri olan aracına taktığını, aracın üzerinde ise aynı ebat ve kalitede 4 adet eski lastik takılı kaldığını, davalı şirketten satın alınmış olan 6 adet lastik beklenen performansın çok altında kaldığını, lastiklerin kullanılamadığını, yeni alınmış 6 adet lastiğin aynı anda arıza vermesinin hayatın olağan akışı içerisinde mümkün olmadığını, aracın üzerinde bulunan, aynı ebat ve kalitede olan eski 4 lastikte herhangi bir problem bulunmadığını, davalı ile şifahi yapılan görüşmelerde, kusurlarının olmadığını ve tamamen kullanım hatasından kaynaklanan sebeplerle lastiklerin arıza verdiğini tarafına illettiğini, söz konusu lastiklerde olağan bir muayene ile meydana çıkabilecek bir ayıp durumu söz konusu olmadığını, mahkememizce yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucunda anlaşılacağı üzere, lastiklerdeki ayıp durumu kullanma ile ortaya çıktığı için gizli ayıp durumuna girdiğini, lastiklerin arıza vermesiyle birlikte Gaziantep ........ Noterliği vasıtasıyla ....... numaralı ihtarnameyle; davalıya lastiklerin ayıplı çıktığının bildirildiğini, davacının sözleşmeden döndüğünü ve söz konusu fatura bedelinin 3 gün içerisinde tarafına iade edilmesinin talep edildiğini, ancak davalı tarafça ihtarnameye herhangi bir dönüş yapılmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, gönderilen ödeme emrine de davalı tarafça itiraz edildiğini, izah edilen sebepler uyarınca itirazın iptali ve takibinin devamı için mahkememize başvurma zorunluluğu doğduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile açıkladığı nedenlerle davanın kabulü ile davalı borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazın iptalini, itiraza uğrayan alacaklar yönünden takibin kaldığı yerden devamını, davalının dava konusu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini müvekkili adına talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının ileri sürdüğü iddiaların tamamının hukuki mesnetten yoksun olduğunu, haksız davanın reddi gerektiğini, müvekkil şirketinin, davacının göndermiş olduğu Gaziantep ........ Noterliği'nin 13.11.2020 tarihli ve ...... yevmiye numaralı ihtarnamesine cevap vermediği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirketin anılan ihtarnameye süresi içinde Çanakkale ....... Noterliği'nin 19.11.2020 tarihli ve ......... yevmiye numaralı ihtarnamesiyle cevap verdiğini, dava konusu lastiklerin ödenen bedel karşılığında oldukça kaliteli lastikler olduğunu, müvekkil şirketinin aynı seri ve ebatta lastiklerden çok fazla sayıda satmış olduğunu, fakat hiçbirinde benzer bir şikayetle karşılaşılmamış olduğunu, dava dışında müvekkiline satmış olduğu lastiklerin kusurlu olduğu gerekçesiyle yöneltilmiş bir husumet bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle beraber böyle bir arızanın mevcut olması halinde de bu hususun tamamen kullanıcı hatasından kaynaklanmış olduğunu, jantların uzun süre kullanılması ve bu uzun süreçte dışarıdan aldığı darbelerin (kaldırıma vurma, montaj sırasında esnetilme) neticesinde o-ringlerin içeride hava tutma görevini layıkıyla yerine getirememesine neden olduğunu, bu durum neticesinde lastiklerin alınmasından itibaren ayarsız hava basıncıyla kullanıldığını, lastikteki hava yükün %90'ından fazlasını kalan %10'unu karkasın kendisi taşımadığını, lastiklerin satış zamanı olan Şubat 2020 den beri uygun olmayan montaj dolayısıyla ayarsız hava basıncı ile kullanılan lastiklerin durumu ayıplı bir ürün olarak nitelendirilemeyeceğini, hatalı kullanım sonucu yada davacının kendi kusurundan dolayı meydana gelen zararlardan müvekkilin sorumlu olması mümkün olmadığını, bu açıdan davanın reddinin gerektiğini, 06.02.2020 tarihinde alınan lastikler için ancak dokuz ay sonra 13.11.2020 tarihinde ihtarname gönderildiğini, dokuz ay boyunca ve hatta hala dava konusu lastiklerin davacı tarafından kullanıldığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla alıcının ayıptan doğan sorumluluk hükümlerinden faydalanabilmesi için kanunen kendisine yükletilmiş olan külfetleri süresi içinde yerine getirmesi gerekli olduğunu, bunların gözden geçirme ve bildirim külfeti olarak adlandırıldığını, kanunen yerine getirilmesi gerekli olan muayene ve ihbar yükümlülüğünü süresi içerisinde yerine getirmeyen alıcı ayıba karşı tekeffül hükümlerinden yararlanamayacağını, davacının iddialarının haksız ve kötüniyetli olduğunu, davacının ayıp iddiasını ispat edemediğini, lastiklere atfedilen kusurun tamamen kullanıcı yani davacının hatası olduğunu, davacının lastiklerin satımdan kaynaklı olarak ayıplı ve kusurlu olduğuna dair hiçbir delili bulunmadığını, iddiasını ispat edemeyen davacının davasının esastan reddi gerektiğini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK'nın 67. Maddesi uyarınca açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 227. Maddesine göre;
“Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.”
Satın alınan lastiklerin ayıplı olup olmadığı konusunda rapor düzenlenmek üzere dosyanın bilirkişiye teslim edilmek üzere yazılan talimat dosyasında yapılan keşif neticesinde bilirkişi tarafından düzenlenen 19/12/2021 tarihli raporda özetle; "...dava konusu lastiklerin topuk olarak tanımlanan, lastiğin janta oturduğu kısımlarda
farklı seviyelerde ve farklı nitelikte hasarların olduğu,
dava konusu lastiklerin üzerine takılı olduğu jantların birbirlerinden farklı ve jantın lastik oturma yüzeylerinde ezilme ve deformasyonların olduğu,
dava konusu lastiklerin janta oturma yüzeyleri olan topuk kısmındaki hasarın iki
nedenden kaynaklanmış olduğu, bu nedenlerin birincisinin lastiğin janta uygun olmayan
ekipman ile montajının yapıldığı, diğerinin ise jantın üzerinde hasarlı kısmın lastik
topuğuna temas etmesi sonucunda lastikte hasarın oluştuğu,
dava konusu lastiklerdeki hasarın imalat kaynaklı olmadığı ve keşif sırasında lastiklerin hava basıcının toleranslar içerisinde olduğu..." şeklinde tespit ver rapor edilmiştir. Alınan bilirkişi raporunun denetime ve hükme esas almaya elverişli olduğu anlaşılmıştır.

Lastiklerde meydana gelen hasarların davacının kullanımından kaynaklı olduğu ve üretimden kaynaklanmadığı anlaşılmış olup, davacı taraf satıma konu lastiklerin gizli ayıplı olduğunı ispat edememiştir. HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi gereğince de, "Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür." düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; gizli ayıp iddiasının davacı tarafça ispatı gerekmekle bu husus ispatlanamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu'na göre belirlenen 80,70-TL ilam harcından peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine'ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen 261,00-TL posta gideri, 419,90-TL keşif harcı ücreti toplamı olan 680,90-TL'nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/03/2022

Katip........ Hakim ..........
ee-imzalıdır ee-imzalıdır


*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi