
Esas No: 2016/7490
Karar No: 2018/7711
Karar Tarihi: 08.10.2018
Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7490 Esas 2018/7711 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanığın... Deri Tekstil Kuyum Gıda Lokanta Yemekçilik İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. isimli şirketin çalışanı olup, bono keşide etme yetkisi bulunmadığı halde, kendisini şirket ortağı olarak tanıtarak katılan ...‘a ait şirketten deri ceket siparişi verdiği, karşılığında da suç tarihinde şirket adına 6 adet bonoyu keşide ederek katılana vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın gerçekte şirketin fiilen %20 ortağı olduğunu, kendisine ait hisselerin katılan ...‘ın üzerine kayıtlı bulunduğunu, suça konu bonoları şirket yetkilisi olan katılanın bilgi ve rızası dahilinde imzaladığını, sipariş edilen malların da şirkete teslim edildiğini, aralarındaki anlaşmazlık nedeniyle kendisi şirketten ayrıldıktan sonra bono bedellerinin ödenmediğini beyan ederek suçlamaları kabul etmemesi, katılan ...‘ın aşamalarda alınan beyanlarında katılan ...‘ın sanığı kendisine şirket yetkilisi olarak tanıttığını, bahse konu bonolardan ilkinin vadesinde ödendiğini, diğerlerinin ödenmemesi üzerine görüştüğü katılan ...‘ın kendisine bonoları birer ay gecikmeli olarak ödeyeceğini söyleyerek yeni sipariş verdiğini, ancak daha sonra kendisinin yeniden mal vermeyi kabul etmemesi nedeniyle bono bedellerinin ödenmediğini beyan etmesi, tanık olarak bilgisine başvurulan şirket çalışanı ...‘ın sanığın şirket ortağı olduğunu, kendisinin ise o dönem şirketin muhasebe bölümünde çalıştığını, sipariş edilen malların şirkete teslim edildiğini, bu hususun da şirket kayıtlarına intikal ettirildiğini, bonolar üzerindeki yazıları kendisinin yazdığını, sanığın da imzaladığını, daha önce de katılan ...‘dan bu şekilde alışveriş yapılarak sanık tarafından bono verildiğini, bu bono bedellerinin ödendiğini söylemesi, katılan ... vekilinin 25.02.2013 tarihli dilekçesinde şirket kayıtlarına ulaşılamadığını bildirmesi nedeniyle sanık ve tanık beyanları doğrultusunda bu yönde bir araştırma yapılmasının da mümkün bulunmaması karşısında; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 30.03.1992 tarih ve 80/98, 19.04.2005 tarih ve 221-38 sayılı kararlarında ayrıntılı biçimde açıklandığı üzere, belgede sahtecilik suçlarında önceden verilen rıza üzerine borçlu yerine onun adına imza atılmasında zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden suç kastından söz edilemeyeceği cihetle; sanığın yasal unsurları itibarıyla oluşmayan resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK‘nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.