3. Ceza Dairesi 2017/625 E. , 2017/1671 K.
"İçtihat Metni"
Müessir fiil suçundan sanık ...’ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 456/4, 457/2, 457/1 ve 59/2. maddeleri gereğince 733,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Zonguldak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2010 tarihli ve 2007/345 esas, 2010/136 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle, hükmün açıklanmasına ve 765 sayılı Kanun"un 456/4,457/2, 457/1 ve 59/2. maddeleri gereğince 733,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 25/03/2016 tarihli ve 2016/160 esas, 2016/170 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 19.12.2016 tarih ve 2016/11311 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 05.01.2017 tarih ve 2016/401775 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, suç tarihinin 17/07/2004 olduğu ve yargılama konusu müessir fiil suçunun 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 5 yıl asli ve 7 yıl 6 aylık eklemeli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, sanık hakkında verilen 16/03/2010 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 04/08/2010 tarihinde kesinleşmesi ile 5 yıllık denetim süresinin başladığı ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/8. maddesinin son cümlesi gereği dava zamanaşımının durduğu, ancak sanığın denetim süresi içinde 10/09/2014 tarihinde yeni bir kasıtlı suç işlediği ve bu suça ilişkin mahkumiyet hükmünün de kesinleşmiş olmasına nazaran önceki hükmün açıklanmasının gerekeceği, buna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile duran zamanaşımının denetim süresinde işlenen yeni suç tarihinden itibaren yeniden işlemeye başlayacağı cihetle, sanık hakkındaki dava zamanaşımının durma ve yeniden başlama süreleri dikkate alındığında hükmün açıklanma tarihi olan 25/03/2016 itibari ile dava zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309.maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Zonguldak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/03/2016 tarihli ve 2016/160 esas, 2016/170 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının CMUK"un 322/1. ve CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 22.02.2017gününde oybirliğiyle karar verildi.