14. Hukuk Dairesi 2016/4093 E. , 2018/8815 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 15.12.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi verilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2014/523 Esas sayılı dosyada mahkemece Hazine hasım gösterilmek suretiyle tapu kayıt maliki ... oğlu ... ’ya ait mirasçılık belgesi istenilmesi için yetki verildiğini beyan ederek muris ... oğlu ... ’ya ait mirasçılık belgesi verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, murisin maliki olduğu tapu kayıtları ve tanık beyanlarına göre muris ... oğlu ...’nın geride mirasçı bıraktığı ancak mirasçılarının tespit edilemediği, bu nedenle TMK 501. maddesi gereğince mirasının devlete bırakılamayacağı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 598. maddesine göre, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. 501. maddesine göre ise, mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası devlete geçer.
TMK"nın 30. maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır.
TMK"nın 594. maddesi ile “Mirasbırakanın mirasçısı bulunup bulunmadığı veya mirasçıların tamamı bilinmiyorsa, sulh hakimi uygun araçlarla ve bir ay ara ile iki defa ilan yapıp hak sahiplerini son ilandan başlayarak en geç bir yıl içinde mirasçılık sıfatlarını bildirmeye çağırır. İlan süresinde kimse başvurmazsa ve sulh hakimi de hiçbir mirasçı tespit edememişse, miras sebebiyle istihkak davası açma hakkı saklı kalmak üzere miras Devlete geçer.” düzenlemesi getirilmiştir.
Mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davada irs ilişkisi kural olarak nüfus kayıtları ile ispat olunur. Nüfus kayıtları belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle tabi değildir. (TMK md.7) Hakim çekişmesiz yargıda re"sen araştırma ilkesi uyarınca, davanın ispatı için gerekli bütün delillere başvurabilir.
Somut olaya gelince; dosya kapsamında mirasçılık belgesi istenen ... oğlu ... ’nın nüfus kaydına ulaşılamadığı anlaşılmaktadır. Mirasçılık belgesi verilmesi davalarında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği, bir mahkemenin verdiği yetkiye dayanılarak açılan davalarda mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin namı müstear veya hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği kuşkusuzdur. O halde, bütün aramalara rağmen mirasçısı tespit edilemeyen muris ... oğlu ...’nın TMK"nın 501. maddesi gereğince son mirasçının Hazine olduğu düşünülmeden, davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
10.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.