
Esas No: 2017/564
Karar No: 2022/226
Karar Tarihi: 18.03.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/564 Esas 2022/226 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/564 Esas - 2022/226
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/564 Esas
KARAR NO : 2022/226
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/08/2017
KARAR TARİHİ : 18/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ...'ın sevk ve idaresindeki ... plakalı otomobil ile davacı ... ...'nın sevk ve idaresindeki ... plakalı motosikletin çarpışması sonucu 16/04/2019 tarihinde 16/04/2017 tarihinde gerçekleşen kaza nedeniyle davacının ağır yaralanarak %17 oranında iş gücü kaybına uğradığını, tedavi giderleri ve geçici iş gücü kaybına uğradığını, tedavi giderleri ve geçici iş gücü kaybı tazminatı açısından maddi tazminat talebinin belirsiz alacak davası olarak olmak kaydı ile talep edilen tazminatın tüm davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili talebinde bulunduklarını, davacının kazanın gerçekleşmesinde hiç bir kusurunun bulunmadığını, davalı ... yönetimindeki kazaya karışan ... plakalı aracın mali sorumluluk sigortasının davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığını belirterek kazaya sebebiyet veren ... plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, şimdilik 250,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı talebinin davalılardan müştereken ve müteselsilen 750,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı talebinin davalı Sosyal Güvenlik Kurumu dışında kalan davalılardan müştereken ve müteselsilen, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...'tan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVADA CEVAP: Davalı ... Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; ... plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğunu, sigortadan dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında sigorta limiti ile sınırlı olduğunu, kaza esnasında gerekli tedbirleri almayan motosiklet sürücüsü davacının müterafik kusurlu olduğunu, kaza sırasında davacının kask, koruma gözlüğü, dirseklik, dizlik vs takip takmadığının araştırılması gerektiğini, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen raporda davacının iş bu davaya konu trafik kazasındaki yaralanması sebebiyle sürekli maluliyetinin oluşmadığının tespit edildiğini, davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinden davalı sigorta şirketinin değil Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sorumlu olduğunu, geçici iş göremezlik tazminatının tedavi teminatı içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini, davacının kalıcı maluliyetinin bulunmadığından geçici iş göremezlik zararından davalının sorumlu olmaması nedeniyle davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza tespit tutanağı incelendiğinde kazanın oluşumuna sebep olan park etmiş araçlar trafiğin olağan akışının bozulmasını, kaldırım çalışması gibi diğer etmenlerin belirtilmediğini, kazanın oluşumuna davalının sebebiyet verdiği anlamının çıkarılamayacağını, davacının kask kullanıp kullanmadığının tespit edilmesini talep ettiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça 16/04/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının ağır yaralandığını, maluliyet yaşadığını, kazanın meydana gelişinde davalılardan ...'ın tam kusurlu olduğundan bahisle ikame edilen davada davalı kurum açısından tedavi giderleri, geçici iş gücü tazminatı yönünden belirsiz alacak davası olarak açılmış olması kaydı ile davalı kurum ve diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talebinde bulunduğunu belirterek haksız davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ...'ın sevk ve idaresindeki ... plakalı otomobil ile davacının sevk ve idaresindeki ... plakalı motosiklete çarpması sonucu davacının yaralandığını, %17 oranında iş gücü kaybı yaşadığını belirterek, tedavi giderleri (ulaşım giderleri, tedavi, ilaç, bakıcı-refakatçi vs giderleri) ve geçici iş gücü kaybı tazminatı yönünden maddi tazminat taleplerini belirsiz alacak davası olarak açıltıklarını şimdilik 250,00 TL’nin 16.04.2017 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, kalıcı iş gücü kaybı maluliyet tazminatı yönünden maddi tazminat taleplerinin belirsiz alacak davası olarak açıltıklarını şimdilik 750,00 TL’nin Sosyal Güvenlik Kurumu dışında kalan tüm davalılardan 16.04.2017 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesine, manevi tazminat talebiri yönünden 20.000,00- TL’nin 16.04.2017 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalı ...’tan tahsiline karar verilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVDA CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça, 16.04.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde ağır yaralandığını, %17 oranında malüliyet yaşadığı, kazanın meydana gelişinde davalılardan ...'ın tam kusurlu olduğundan bahisle ikame edilen davada, davalı kurum açısından tedavi giderleri (ulaşım giderleri, tedavi, ilaç, bakıcı-refakatçi vs. giderleri) ve geçici iş gücü tazminatı yönünden belirsiz alacak davası olarak açtıklarını şimdilik 250,00-TL'nin 16.04.2017 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı kurum ve diğer davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili talebinde bulunulduğunu belirterek derdestlik, görev, yetki, husumet ve hak düşürücü süre gibi itirazlarda ve zamanaşımı definde bulunmakla birlikte, haksız olan davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davalı Tanığı ... ifadesinde: "davalı ... arkadaşım olur kaza günü aracı o kullanıyordu bende karka sağda oturuyordum öğretmenler cad. Saparken virajı döneceğimiz sırada kaza oldu, kazının oluş şekline ilişkin ceza davası içerisinde ifademi vermiş idim. Kaza gerçekleştiğinde araç içerisinde herhangi bir yaralanma söz konusu değildi. Karşı yan motosiklet kullanıyordu ben sadece şiddetli bir ses duydum olayın endişesi ile davalı arkadışım hemen durumadı 200 metre sonra durduk arkadan bizi bir araç takip etmiş. Çok az mesafe ileride de başka bir kaza vardı bu kazanın mahalde polis noktası vardı arkadaşım gidip polislere durumu izah etti. Davalı arkadaşım polis noktasında alı konuldu ben ve araçta bulunan diğer arkadaşım ... kaza mahalline geri döndük. Kaza yerine ambulans gelmiş idi ve yaralıyı hastaneye götürüyorlardı. Sonra tekrar karakola arkadaşımızın yanına döndük. Davalı olan ...'in başka bir arkadaşı kaza zedenenin durumunu sormak için hastaneye giti kaza sırasında arkadaşım M. ...'in alkollü olup olmadığını ben bilmiyorum" şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı ... ifadesinde; "ben kaza sırasında arkadaşım olan M. ...'in kullandığı aracın ön sağ koltuğunda oturmakta idim. Ben ceza davasında kazanın ne şekilde oluştuğuna ilişkin tanık olarak ifade verdim. Kaza olduğu anda olayın şoku ile 200-250 metre kadar yola devam ettik. Sonra aracı sağa çekip indik olay yerinden kaçtığımızı düşünen başka bir araç yanımıza yaklaştı. Onu takip edip 200 metre devam ettik orada başka bir trafik kazası vardı. Poliste orda idi hep beraber polisin yanına gittik. ... orda alı konuldu sabri ile olay yerine geri döndük. Ambulans gelmiş ve yaralı bindiriliyordu Atatürk hastanesine gittiğini öğrendik bir arkadaşımızı oraya yönlendirdik ve balgat polis karakoluna gittik. arkadaşım M. ...'in kaza sırasında alkollü olup olmadığını bilmiyordum kazadan sonra polisin yanına ilk gittiğimizde yapılan alkol testi ile öğrendim. Alkollü olduğunu bilmiş iseydim araca binmez idim yada direksiyona ben geçerdim" şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı ...ifadesinde; "kaza günü il dışında görevli idim. Ertesi gün telefonla durumu oğlumdan öğrendim. 2 günlüğüne gittiğimden dönüşümde kendisi evde çok üzgündü konuşamıyordu olaydan dolayı mahcubiyet duyuyordu. Ertesi gün sabah karakola gittim yaralanan kişinin adresini almak istedim vermediler. Daha sonra iş yerine gittiğimde şefi olduğunu söyleyen... ile konuştum ve ziyaret etmek istediğimi söyledim. O anda bana telefonunu vermedi aksam üzere beni aradı ... Tayçının telefonunu verdi bende telefon açtım hem geçmiş olsun dileklerimi hem de her konuda yardımcı olacağımı ve ziyaret etmek istediğimizi söyledim telefon numaramı verdim olumlu bir cevap alamadım 20 nisanda 3 kez yeniden aradım cevap alamadım 24'ünde ...'ı aradım cevap vermedi 4 mayısta emre ile telefonda görüştüm o davacıyı aramamı söyledi ancak ulaşamadım 13 masıyta emreyi tekrar aradım yeniden ömeri aradım 44 saniye görüştüm bana avukata verdiği ifade etti görüşmek istedim ama geri dönmedi. Dava açıldıktan sonra evine gittim daha sonra telefonda görüşürkende bu işi sonuna kadar götüreceğini kararlı olduğunu söyledi biz kendisi ile ilgilendik elemizden geleni yapmaya çalıştık" şeklinde beyanda bulunmuştur.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 27/12/2019 tarihli raporda özetle; "Davacı ... ...'nın dosyasının incelenmesi, muayene ve değerlendirilmesi sonucunda 16/04/2017 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına bağlı hastada meydana gelen L5-S1 diskinde dejenerasyon ve posterior hafif disk protüzyonu dikkate alınarak Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydı ile bedensel özür oranı hesaplandığında 16/04/2017 tarihli trafik kazasına bağlı kişinin beden özür oranının %8 olduğu ve sekel halini aldığı, kaza nedeniyle bakıcı ihtiyaç süresinin bir ay olduğu tıbbi iyileşme süresinin üç aya kadar uzayabileceği" şeklinde görüş bildirmiştir.
Raporlar Arasındaki çelişkinin giderilmesi yönünde Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca düzenlenen 20.08.2020 tarihli raporda özetle; "Davacı ... ...'nın 16/04/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe göre kişinin vücut engellilik oranının %0 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren iki aya kadar uzayabileceği, kişinin geçici veya kalıcı olarak bir başkasının bakımına ihtiyaç durumda olmadığı" şeklinde görüş bildirmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca düzenlenen 22.03.2021 tarihli raporda özetle; "Davacı ... ...'nın 16/04/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakılmış olduğundan maluliyet tayinine mahal olmadığı iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren iki aya kadar uzayabileceği, kişinin geçici veya kalıcı olarak bir başkasının bakımına ihtiyaç durumda olmadığı" şeklinde görüş bildirmiştir.
Mahkememizce alınan 28/12/2020 tarihli kusur ve aktüer raporunda özetle "kusur durumu yönünden kazanın oluşumunda davalı ... plakalı araç araç sürücüsü ...'ın etkili olduğunu, ... plakalı motosiklet sürücüsü davacı ... ...'nın trafik kuralı ihlalinin olmadığı kanaatine varıldığını, davacının müterafik kusurunun bulunmadığını, yolun yapım ve bakımından sorumlu kuruluş olan Ankara Büyükşehir Belediyesinin eksikliğinin, ihmalinin, ihlalinin olmadığı kanaatine varıldığını, tazminat talebi yönünden davacının hesaplanan geçici iş göremezlik tutarının 3.161,94 TL olduğu, davalının bu tutardan sorumlu olduğu tutarın mahkemece belirlenecek davalının kusuru ile hesaplanan 3.161,94 TL çarpması ile bulunabilecek tutar olduğu, ilgili hesaplama formülünün 3.161,94 TL x davalının kusur oranı = Net geçici iş göremezlik zararı olduğu, dosyaya sunulan ve Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen raporun incelenmesinde kazalının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre kişinin tüm vücut engellilik oranın %0 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren iki aya kadar uzayabileceği şeklinde kanaate varıldığının görüldüğünü, davacının sürekli iş göremezlik durumu bulunmadığından sürekli iş göremezlik zararının bulunmadığı" şeklinde görüş bildirmiş,
Aktüer bilirkişide alınan 14/01/2022 tarihli raporda ise özetle "1. Seçeneğe göre davacının geçici iş göremezlik döneminin 16/04/2017 - 16/06/2017 tarihleri arasında iki ay olduğu dikkate alındığında 3.161,94 TL olduğu, 3.161,94 TL'nin mahkemece belirlenecek davalının kusur çarpılması ile bulunacak tutarın kusur sonrası geçici iş göremezlik tutarı olduğu, Net mahsup edilmesi gereken geçici iş göremezlik tutarının ise SGK tarafından yapılan 1.343,54 TL'nin mahkemece belirlenecek davalının kusur çarpılması ile bulunacak tutarın ilgili hesaplama formülü; 3.161,94 TL x Davalının Kusur Oranı = Kusur Sonrası Geçici İş Göremezlik Zararı şeklinde, ikinci seçeneğe göre davacının geçici iş göremezlik dönemi haziran ayında tam çalıştığı dikkate alındığında geçici iş göremezlik dönemi 16/04/2017 - 01/06/2017 tarihleri olduğu dikkate alındığında geçici iş göremezlik tutarının 2.425,21 TL olduğu, mahkemece belirlenecek davalının kusur çarpılması ile bulunacak tutarın kusur sonrası geçici iş göremezlik tutarı olduğu, Net mahsup edilmesi gereken geçici iş göremezlik tutarının ise SGK tarafından yapılan 1.343,54 TL'nin mahkemece belirlenecek davalının kusur çarpılması ile bulunacak tutar olduğu, dosya içerisinde bulunan Adli Tıp Kurumu raporları dikkate alındığında davacının sürekli iş göremezlik durumu bulunmadığından sürekli iş göremezlik zararının bulunmadığı" şeklinde görüş bildirmiştir.
Asıl ve birleşen dava trafik kazasından kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.
Davacı, kaza tarihi olan 16.04.2017 tarihinde davalılardan ... yönetiminde ve davalı ... Sigorta tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan ... plakalı araç ile davacının sevk ve idaresindeki ... plakalı motosiklet ile kazaya karıştığını, davacının %17 oranında iş gücü kaybı yaşadığını, meydana gelen kaza nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu'nun tedavi giderlerinden sorumlu olduğunu beyanla 250,00 TL tedavi giderinin tüm davalılar, 750,00 TL kalıcı ve geçici iş göremezlik tazminatının Sosyal Güvenlik Kurumu dışında kalan davalılar ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı Muhammet ... Uluat'tan tahsilini talep etmiş, davalı ... cevabında, iş gücü kaybına ilişkin oranı kabul etmediklerini, davalının kusursuz olduğunu davanın reddine karar verilmesini, davalı ... Sigorta cevabında, kaza ile davacı tarafından sunulan rapordaki illiyet bağının tespit edilemediğini, tazminat ödemesi yapılmadığını, davalının geçici iş göremezlik, bakıcı ve tedavi giderlerinden sorumlu olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkememizce 06.03.2018 tarihli ön inceleme celsesinde davalı Sosyal Güvenlik Kurumu yönünden davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş, tefrik edilen dava mahkememizin 2018/194 Esas sayısını almış, ancak daha sonra tüm tazminat taleplerinin asıl davada değerlendirilmesinin gerekmesi nedeniyle eldeki dava dosyası ile birleştirilmiştir.
Birleşen davada davalı Sosyal Güvenlik Kurumu cevabında davalı kurumun geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi yol giderlerinden 2918 sayılı yasanın 98. Maddesi gereğince sorumluluğu olmadığını ve davanın reddini talep etmiş,
Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden davacının kaza nedeniyle gördüğü tedavilere ilişkin tedavi evrakları ile Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi'den 18.03.2019 tarihli davacı hakkında düzenlenen Erişkinler İçin Engellilik Sağlık Kurulu Raporu celp edilmiştir.
Kazaya karşılan ... plakalı aracın 27.10.2016-2017 tarihleri arasında davalı ... Sigorta AŞ tarafından zorunlu mali sorumluluk poliçesi kapsamında sigortalandığı anlaşılmıştır.
Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nden kazaya ilişkin olarak gerekçeli karar ve kusura ilişkin rapor celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün halinde düşünüldüğünde;
Asıl davaya yönelik olarak davacının kaza nedeniyle maluliyetine ilişkin yapılan değerlendirmede, her ne kadar dosya kapsamında Hacettepe Üniversitesi'nde düzenlenen 03.01.2020 tarihli raporda davacının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümleri gereğince kalıcı maluliyetinin %8 olduğu yönünde rapor düzenlenmiş ise de, celp edilen Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi 18.03.2019 tarihli davacı hakkında düzenlenen Erişkinler İçin Engellilik Sağlık Kurulu Raporu'nda davacının engel oranının %0 olması nedeniyle çelişkili raporlar ile sonuca gidilemeyeceğinden Adli Tıp Kurumnu 2. İhtisas Dairesi'nden rapor alınmış alınan raporda Hacettepe Ünivertsitesi raporunda belirtilen maluliyet oranı ile kaza arasında illiyet bağı kurulamadığı, engel oranının %0 olduğu ve iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 2 ay sürebileceği yönündeki raporun dosya kapsamına uygun düştüğü anlaşıldığından davacının kalıcı maluliyet oranı %0 kabul edilmiş ve sürekli iş göremezlik tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere davacının geçici iş göremezlik dönemi olan Haziran ayında tam olarak çalıştığı bu nedenle geçici iş göremezlik döneminin 16.04.2017-01.06.2017 olduğunun kabul edilmesi ve de davacıya toplamda 1.343,54 TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı dikkate alındığında geçici iş göremezlik tazminatının 1.081,67 TL olduğu kabul olunarak bu miktar yönünden davalılar ... Sigorta ve ... yönünden kabulü ile, davalı Muhammet ... Uluat yönünden temerrüt tarihi olarak kaza tarihi, diğer davalı yönünden ise başvuru tarihine eklenen 8 iş günü bitiminde temerrütün gerçekleştiği kabul olunarak hükme varılmıştır.
Manevi tazminat yönünden ise, TBK 56. maddesinde "Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. hükmünü içermektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu´nun 01.03.2006 tarih ve 2006/2-14 Esas, 2006/26 Karar sayılı kararında ifade edildiği üzere, manevi tazminatın amacı, zarar görenin kişilik değerlerinde ve bedensel bütünlüğünün iradesi dışında ihlali hallerinde meydana gelen eksilmenin (manevi zararın) giderilmesi, tazmin ve telafi edilmesidir, dosyada mevcut ceza mahkemesi kararından anlaşılacağı üzere, davalı.... ... ....'ın 2.85 promil alkollü durumda iken tam kusurlu olarak kazaya neden olması neticesinde davalının 2 aya uzayabilecek şekilde iş göremezliğine yol açacak biçimde yaralanmasına neden olması göz önüne alınarak, paranın satın alma gücü nazara alındığında 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiştir.
Birleşen davada davalı Sosyal Güvenlik Kurumu yönünden yapılan değerlendimede; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. Maddesinde trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı düzenlemesi getirilmiş olup, Sosyal Güvenlik Kurumu, 2918 sayılı Kanun'un 98. maddesi kapsamında, belgeye dayalı tedavi giderlerinden sorumlu olupi geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatı yönünden davalının sorumluluğu bulunmamaktadır, tedavi giderleri yönünden ise davacı tarafından ispatlanan ve davalı tarafından karşılanmayan tedavi giderine ilişkin bedel bulunmamakta olup bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) 1-Mahkememizin birleşen 2018/194 esas sayılı dava dosyası yönünden davanın reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL TL harçtan peşin yatırılan 71,73 TL'nin mahsubu ile bakiye 8,97 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 3.161,94 TL'nin davacıdan tahsili ile davalı Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
B) 1-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin reddine,
2-Davacının geçici iş göremezlik tazminat talebinin 1.081,67 TL üzerinden kısman kabulü ile bu miktarın davalı Muhammet ... Uluat ve davalı ... Sigorta AŞ'den tahsiline, alacağın ... yönünden kaza tarihi olan 16/04/2017, davalı ... Sigorta AŞ yönünden ise temerrüt tarihi olan 18/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken tahsiline,
3-Manevi Tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...'tan tahsili ile alacağa 16/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
3-Alınması gereken 756,99 TL harçtan peşin alınan 71,73 TL, ıslah dilekçesi ile yatırılan 48,00 TL 80,70 TL tamamlama harcın toplamı olan 481,40 TL'nin mahsubu ile bakiye 556,56 TL harcın davalılar ... ve ... Sigorta AŞ'den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 71,73 TL peşin harç, 48,00 TL ıslah harcı, 80,70 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 231,830 TL'nin davalılar ... ve ... Sigorta AŞ'den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.004,65 TL tebligat ve müzekkere gideri, 820,00 TL adli tıp masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.824,65 TL olan yargılama giderinden davanın kabul ve red oranlarına göre 708,98 TL'sinin davalılar ... ve ... Sigorta AŞ'den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 1.081,67 TL vekalet ücretinin davalılar ... ve ... Sigorta AŞ'den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Manevi tazminat yönünden yönünden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan ....tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden reddedilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 2.080,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak asıl davanın davalılarına verilmesine,
Manevi tazminat yönünden davalı .... lehine karar tarihindeki AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davalılar tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair e-duruşma sistemi üzerinden davacı vekilinin yine e-duruşma sistemi üzerinden davalı ... Sigorta AŞ vekili ile davalılar ... ve davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 18/03/2022
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.