17. Hukuk Dairesi 2018/2229 E. , 2019/12253 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalılar vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.12.2019 Salı günü davalılar vekili Av. ... geldi. Davacı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili davalıların sürücü ve maliki olduğu traktörün sürücüsünün hatası sonucu davacının kızı ..."ın vefatına sebep olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00 TL cenaze gideri, 25.000,00 destekten yoksun kalma tazminatı ve 25.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 10.260,36 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi olan 20.10.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."a verilmesine, davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20.10.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."a verilmesine, Her ne kadar 500,00 TL cenaze gideri talep edilmişse de bu talebe ilişkin ispat edilemeyen talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Hayatın olağan akışına göre; trafik kazası sonucu davacıların küçük çocuğu ölmeseydi 18 yaşına gelmesi ile birlikte gelir elde edeceği ve ana ve babaya bakacağı muhtemeldir.
Mahkemece hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda; desteğin kaza tarihinde 12 yaşında olduğu belirtilmiş kaza tarihinden itibaren yardım ve hizmet ederek destek olacağı kabul edilerek hesaplama yapılmış ise de bu hesaplama şekli Yargıtay’ın yerleşik kararlarına uygun değildir. Tazminat hesabında küçüğün gelir elde etmeye başlayacağı yaşın 18 yaş olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerekmektedir.
3-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda kaza tarihinde 12 yaşında olan destek için 20 yaşa kadar %2.5 oranında yetiştirme gideri düşüldüğü anlaşılmaktadır.
Daire ilkelerine göre; yetiştirme gideri oranı %5"tir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda %5 oranında yetiştirme gideri hesaplanması gerekirken %2.5 oranında yetiştirme gideri hesaplanması doğru değildir. O halde mahkemece yapılacak iş; 18 yaşa kadar %5 oranında, bozma öncesi verilen kararı davacı vekilinin temyiz etmemiş olması sonucu davalılar yararına kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek 18 yaş ile 20 yaş arası ise %2.5 oranında yetiştirme gideri indirimi yapılması gerekmektedir.
4-Mahkemece hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda destek payları hesaplanırken davacıya ayrılan destekten yoksun kalma pay oranı hatalı tespit edilmiştir.
Hayatın olağan akışına göre bekar olarak ölen çocuğun ileride evleneceği ve en az iki çocuk sahibi olacağı kabul edilerek, desteğin evleninceye kadar gelirinin yarısını kendi ihtiyaçları yarısını da anne ve babası için ayıracağı varsayılarak bu dönemde desteğe iki anne ve babaya birer pay vermek suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında evlenmeden önceki dönem içinde anne ve babanın her birine %25 pay verilmesi gerektiği, desteğin ileride evlenmesi ile birlikte desteğe iki, eşe iki, anne ve babaya birer pay verilerek, yine desteğin tüm gelirinin oranlanarak anne ve babaya %16"şar pay ayrılması, desteğin bir çocuğunun olması durumunda iki pay desteğe, iki pay eşe bir pay çocuğa ve birer pay anne ve babaya ayrılmak suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında anne ve baba için %14"er pay verilmesi daha sonra ikinci çocuğun doğacağı varsayılarak bu kez desteğe iki, eşe iki, çocukların her birine birer ve anne ve babaya birer pay verilerek desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve babaya 12,5 er pay verilmesinin uygun olacağı, daha sonra anne ve babadan yaşam tablosuna göre hangisi destekten çıkacaksa kalan kişiye diğerinin payının ilave edilerek destek tazminatlarının varsayımsal hesabının yapılması gerekirken, desteğin davacı babaya %20 sabit oranda destek olacağı varsayımına göre hesaplama yapılması doğru görülmemiştir.
O halde mahkemece, anlatılan bilgiler ışığında hüküm kurmaya ve denetime elverişli, kazanılmış haklar saklı kalmak kaydıyla, bilirkişiden ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2), (3) ve (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 19.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.