
Esas No: 2022/131
Karar No: 2022/156
Karar Tarihi: 04.03.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/131 Esas 2022/156 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/131 Esas - 2022/156
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/131
KARAR NO : 2022/156
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 04/02/2016
KARAR TARİHİ : 04/03/2022
K. YAZIM TARİHİ : 04/03/2022
Mahkememizde tevzi edilen Alacak davasının dosya üzerinde yapılan incelemiş sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği dava dilekçesi ile özetle; Davalı şirketin 22/04/2011 tarihli 5.000 adet lazer yazıcı ve 1.000 adet ek lazer yazıcı alımı sözleşmesinden kaynaklanan bakım sözleşmesi şartlarını yerine getirmediğini, bu nedenle başka bir yüklenici firma ile KDV hariç 348.000,00 TL bakım ve onarım sözleşmesi imzalandığını, 08/05/2012 tarihinde yapılan sözleşmeden kaynaklı 348.000,00 TL zararın davalı ...Bilgi İşlem Ltd. Şti.'nin verdiği 94.996,44 TL teminat mektuplarından karşılandığı, karşılanmayan zarar toplamının 216.132,25 TL olduğunu, sözleşme şartlarından kaynaklanan ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu 22/2 maddesinin 2. fıkrası gereğince 19, 20 ve 21. maddelere göre "sözleşmenin fesih edilmesi halinde kesin teminat ve varsa ek teminatlar alındığı tarihten gelir kaydedildiği tarihe kadar Devlet İstatistik Enstitüsünce yayınlanan aylık toptan eşya fiyat endeksine göre güncellenir, güncellenen tutar ile kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlarının tutarı arasındaki fark yükleniciden alınır" hükmünden kaynaklı olarak 22/04/2011 tarihinde verilen 119.700,00 TL ve 23/08/2011 tarihinde verilen 23.940,00 TL teminat mektuplarının güncellenmiş halinin 9.976,03 TL olduğunu ve bu fark toplamının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Ankara ... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 04/06/2020 tarihli ve ... Karar sayılı ilamı ile, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından bu kez, ....Karar sayılı ilam ile “… Bilindiği üzere; kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının, alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK 235. maddesinden alan davalardır. İflastan sonra açılacak kayıt kabul davaları da iflasa karar verilen mahkemede görülür. Bu husus yasada açıkça düzenlenen kamu düzenine ilişkin görev ve yetki kuralıdır. Nitekim Yargıtay 23. HD'nin 30/04/2014 tarih, 2013/9528 E. 2014/3334 K.sayılı ve Yargıtay 20. HD'nin 17/09/2018 tarih, 2018/4319-5689 E.K.sayılı ilamları da bu doğrultudadır. / Somut olayda; Ankara .... Asliye Ticaret Mahkemesinin .... Karar sayılı kararı ile davalı şirketin 22/12/2017 tarihinde iflasına karar verilmiş, davaya konu edilen alacak, davalı şirketin iflasından önce doğmuştur. Bu itibarla dava İİK'nun 235. maddesi gereği kayıt kabul davası niteliğindedir. Davanın görülmesinde iflas kararının verildiği Asliye Ticaret Mahkemesi görevli ve yetkilidir. / Hal böyle olunca; görev kamu düzeniyle ilgili olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen nazara alınacağından, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.” Gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ve dosya Mahkememize tevzi edilmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan alacak davası olup, davalı şirketin dava tarihinden sonra iflası nedeniyle kayıt-kabul davasına dönüşmüştür.
6102 Sayılı TTK'nun 5/3. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
6102 sayılı TTK'nın 5/1.maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK'nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da "Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan" hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK'nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
İİK’nun 235. maddesinde ise; “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302 nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen onbeş gün zarfında karar verir. İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklı aleyhine açar. Bir alacağın terkini hakkında açılan dava kazanılırsa, bu alacağa tahsis edilen hisse dava masrafları da dahil olduğu halde sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde itiraz edene verilir ve artanı da diğer alacaklılara sıra cetveline göre dağıtılır. Dava basit yargılama usulü ile görülür. Ancak, itiraz alacağın esas veya miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoliyle icra mahkemesine arz olunur” hükmü öngörülmüştür.
Somut olayda; Ankara 2. Asliye hukuk mahkemesi tarafından davalı şirketin dava tarihinden sonra iflas ettiği ve alacağın dava tarihinden önce doğduğu gerekçesiyle, İİK 235. maddeye dayalı olarak görevsizlik kararı verilmiştir.
Davanın açılmasının usul hukuku bakımından hâsıl ettiği sonuçlardan biri, davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin sabit hale geleceği, sonradan ortaya çıkan değişikliklerden görev ve yetkinin etkilenmeyeceğidir.
İİK. 235. maddesi gereğince sıra cetveline itiraz davaları Ticaret Mahkemesinin görevi içine girmekte ise de; Bir davanın İİK 235. maddesi kapsamında kabul edilebilmesi için talebe konu alacağın iflas tarihinden önce doğmuş olması ve davanın iflas tarihinden sonra açılmış olması zorunludur. Dava açıldıktan sonra şirketin iflası halinde; davaya İcra İflas Kanunun 194. maddeye göre, davanın görüldüğü mahkemede devam edilmesi gerekmektedir.
Eldeki davada, dava tarihinin 04/02/2016 olduğu, davalı şirketin iflasının ise 22/12/2017 tarihinde açıldığı, böylece müflis şirketin dava tarihinden sonra iflas ettiği, bu nedenle davanın İİK 235. maddesi kapsamında kabul edilemeyeceği, davanın mutlak ticari davalardan da olmadığı, davacının açtığı alacak davasının yasa gereği masaya kayıt kabule dönüşen bir dava haline geldiği anlaşılmıştır. Masa alacağı niteliğini taşıyan bu davaya bakma görevinin ise, davanın görülmekte olduğu daha önce görevsizlik kararı veren Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu kanaatine varılmıştır. (Yargıtay 10. H.D’nin 2018/4860 E. 2020/582 K. sayılı ilamı ile Yargıtay 13. H.D’nin 2014/46529 E. 2015/11972 K. sayılı ilamı da aynı yöndedir).
Belirtilen nedenlerle; HMK'nun 114/c ve 115/2.maddeleri gereğince göreve yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna; Karar kesinleştiğinde Mahkememiz ile Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
HMK'nun 114/c ve 115/2.maddeleri gereğince göreve yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle DAVANIN USULDEN REDDİNE,
Görevli mahkemenin Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
HMK'nun 331/2.maddesi gereğince harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Karar kesinleştiğinde Mahkememiz ile Ankara 2.Asliye Hukuk Mahkemesi arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Dair; Tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi'ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile karar verildi. 04/03/2022
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.