Konya Ceza Kararları - Defter ve belgeleri ibraz etmeme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/4358 Esas 2018/8580 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4358
Karar No: 2018/8580
Karar Tarihi: 31.10.2018

Defter ve belgeleri ibraz etmeme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/4358 Esas 2018/8580 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Sanık, defter ve belgeleri ibraz etmeme suçundan dolayı Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmış ve mahkumiyet kararına varılmıştır. Sanığın muhasebecileri de tanık olarak dinlenmiştir. Mahkemenin doğru bir şekilde 5728 sayılı Kanun ile değişik 213 sayılı VUK'un 359/a-2. maddesinde defter ve belgeleri ibraz etmemek suçuna ilişkin öngörülen hapis cezasının alt sınırının 1 yıl olduğu ve yargılamanın doğru yapıldığı göz önüne alınarak, tebliğnamedeki bozma düşüncesine katılmamışlardır. Ancak, sanığın vergi borcunu ödemediği gerekçesiyle açıklanması geri bırakılmayan hüküm ile ibraz için verilen yasal sürenin bitimini takip eden tarih, eksik gösterildiği için kararın bozulmasına karar verilmiştir. Ayrıca, hükmedilen ertelenmiş hapis cezasının kısa süreli olduğu halde TCK'nin 53. maddesi uygulandığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri: 5728 sayılı Kanun ile değişik 213 sayılı VUK'un 359/a-2. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesinin 6. fıkrasının (c) bendi, TCK'nin 53. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un

11. Ceza Dairesi 2016/4358 E. , 2018/8580 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter ve belgeleri ibraz etmeme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanığın savunması doğrultusunda, 05.05.2010 tarihli oturumda sanığın muhasebecisi ..."nın, 17.03.2011 tarihli oturumda ise eski muhasebecisi ..."ın tanık olarak dinlendikleri; suç tarihinde yürürlükte bulunan 5728 sayılı Kanun ile değişik 213 sayılı VUK"nin 359/a-2. maddesinde defter ve belgeleri ibraz etmemek suçuna ilişkin öngörülen hapis cezasının alt sınırının 1 yıl hapis olduğu ve mahkemece doğru uygulama yapıldığı anlaşıldığından, tebliğnamedeki bu konulara yönelik bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 tarihli ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesinin 6. fıkrasının (c) bendinde yer alan zarar kavramının, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu; defter ve belge ibraz etmeme suçunda bu anlamda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alınmadan; engel adli sicil kaydı bulunmayan ve hükmolunan cezası ertelenen sanık hakkında, vergi borcunu ödemediği gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunda, ibraz için verilen yasal sürenin bitimini izleyen 13.06.2009 tarihinin suç tarihi olduğu gözetilmeden, gerekçeli karar başlığında 2009 olarak eksik gösterilmesi,
3- Kabule göre; hükmedilip ertelenen hapis cezası kısa süreli olduğu halde sanık hakkında TCK"nin 53. maddesinin uygulanması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün istem gibi BOZULMASINA, 31.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.