2. Ceza Dairesi 2019/4431 E. , 2019/18262 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
I) Sanık ... hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
II) Sanık ... hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma, sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya içeriğine göre sanık ... bakımından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Sanık ...’ın hüküm tarihinde farklı yargı çevresi içerisinde bulunan...2 Nou L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olduğunun, UYAP kayıtlarından anlaşılması karşısında; sanığa duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün açıklandığı 09/04/2015 tarihli duruşmada hazır edilmeden hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK"nın 193. ve 196. maddelerine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
2- 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, sanık ...’in eylemine uyan TCK"nın 165/1. maddesinde düzenlenen suçun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3- Sanık ...’in adli sicil kaydında bir adet hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ilam varsa da, atılı suçun 6545 sayılı Kanun"un 72. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 231/8. maddesinin yürürlüğe girmesinden önce işlendiği dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK"nın 231/6-a maddesinde gösterilen “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel koşulunun bulunmadığı, sanığın karşılaması gereken zararın da bulunmadığı dikkate alındığında, sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen şekilde “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken “Başka bir suç nedeniyle hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılmış olan ve beş yıllık denetim süresi içerisinde, eldeki davanın konusunu oluşturan kasıtlı suçu işlediği anlaşılan sanık hakkında, “denetim süresi içerisinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceğinden” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
4- Sanık ...’in üzerine atılı suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu için 5237 sayılı TCK"nın 165/1. maddesinde “altı aydan üç yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adli para cezası” yaptırımının, her ikisinin de birlikte öngörüldüğü, yasada hapisle birlikte öngörülen adli para cezasının gün sayısının alt sınırının gösterilmediği hallerde aynı Yasa"nın 52/1. maddesi gereğince alt sınırın beş gün olduğu; somut olayda, hükümde sanık hakkında yüklenen suçtan dolayı hapis cezası yasa maddesinde gösterilen alt sınırdan belirlendiği halde, adli para cezasının, gün sayısının farklı bir gerekçe gösterilmeden alt sınır olan 5 gün yerine, 60 gün olarak belirlenmesi suretiyle TCK"nın 165/1 ve 52/1. maddelerine açıkça aykırı davranılması sonucu fazla adli para cezasına hükmedilmesi,
5- 18.06.2014 tarihinde kabul edilip 28.06.2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesi gereğince “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün, hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” hükmü gözetilmeden, sanık ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan hapis cezası ile birlikte hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğinin ihtarına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sanık ... bakımından diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 27/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.