Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1341
Karar No: 2016/7373
Karar Tarihi: 25.04.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/1341 Esas 2016/7373 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı şirket, dava dışı bankadan aldığı ticari krediyi davalıya verdiğini ve müvekkilinin ödediği kredi borcunu davalı müvekkilinin ilgili bankaya ödemediğini, bu nedenle takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve %20 oranında icra inkar tazminatı talep etti. Davalı ise müvekkilinin davacı şirkete bir borcunun olmadığını ve havalenin bir ödeme aracı olduğunu savunarak davanın reddini ve %20 oranında kötü niyet tazminatı talep etti. Mahkeme davacının davalıdan takibe konu asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı kadar alacaklı olduğunu ve takibe konu borcun likit nitelikte olduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu ve icra inkar tazminatıyla sorumlu tutulması gerektiğine hükmetti. Ancak Yargıtay, davacının davalıya kredi borcu verdiğine dair yazılı delil bulunmadığı ve ispat külfetinin davacı tarafında olduğunu belirterek mahkeme kararını bozdu.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu madde 117, İcra ve İflas Kanunu madde 53.
19. Hukuk Dairesi         2016/1341 E.  ,  2016/7373 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : ... Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 10/09/2015
NUMARASI : 2014/620-2015/831


Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı bankadan ticari kredi çekerek davalıya verdiğini,yani krediyi fiilen ona kullandırdığını, müvekkilinin çekilen kredi miktarı 80.000,00 TL"yi davalıya ait banka hesabına ödediğini, ancak davalının müvekkilinden aldığı bu kredi borcunu ilgili bankaya ödemediğini, ödenen 80.000 TL"nin tahsili için başlatılan takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini iddia ederek, itirazın iptaline ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacı şirkete bir borcunun bulunmadığını, havalenin bir ödeme vasıtası olduğunu,var olan bir borcun ödendiğini gösterdiğini,aksinin ispatı için havaleyi gönderenin bunun borç karşılığında bir ödeme olduğu kaydını işlemesi veya yazılı delil sunması gerektiğini, davacının ödemesinin borçlarının bir kısmının geri ödemesine ilişkin olduğunu ve davacının kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddine ve %20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalının davacı şirketin ortağı olan dava dışı ..."ın oğlu olduğu, davacı şirket ile davalının annesi şirket ortağı ... arasında da devam eden davalar bulunduğu, hayatın olağan akışına göre davalının şirkete borç para vermiş olması halinde bunun kanıtına yönelik olarak senet, banka havale dekontunun bulunması veya bu hususun şirket kayıtlarına geçirilmiş olması gerektiği, ancak şirket kayıtlarında davalının davacı şirkete borç para verdiğine ilişkin bir kayıt bulunmadığı, her ne kadar davacı tarafından davalıya ödenen paraya ilişkin olarak düzenlenen havale dekontunda bir açıklama yoksa da taraflar arasındaki ilişkiye, davalının şirket ortağının oğlu olmasının şirketten borç para almasında sağladığı kolaylığa ve davalının şirkete daha önce borç para verdiği yönündeki iddiasının geçerli delillerle kanıtlanamadığı, davaya konu paranın davalıya karşı olan bir borcun ödenmesi, tasfiyesi amacıyla değil borç olarak verildiği yönünde kanaate varıldığı, davacının, davalıdan takibe konu asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı kadar alacaklı olduğu ve takibe konu borcun likit nitelikte olması nedeniyle davalının haksız itirazı nedeniyle icra inkar tazminatıyla sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ile dava dışı banka arasındaki kredi sözleşmesinde davalının herhangi bir sıfatı bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacı tarafından çekilen kredinin davalıya verilmek amacı ile çekildiği yönünde iddia yerinde değildir.Öte yandan havale kural olarak mevcut bir borcun ödenmesi amacı ile yapılır.Davacı şirket tarafından davalı hesabına yapılan havalede herhangi bir kayıt bulunmamaktadır.İspat külfeti davacı tarafta olup,havalenin davalıya borç olarak verildiğini yazılı delil ile kanıtlamak zorundadır.Mahkemece,ispat yükünün tayini ve delil takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 25/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi