Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6046
Karar No: 2018/8983
Karar Tarihi: 12.11.2018

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/6046 Esas 2018/8983 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen 19/11/2015 tarihli ve 2015/8412 soruşturma, 2015/5520 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın, şikayetçi hakkında gerçeğe aykırı trafik idari para cezası tutanağı düzenlendiği iddia edilen polis memurları hakkında hiçbir soruşturma izni alınmadan verildiği belirlendi. Bu nedenle, yetkili merci tarafından izin verilmeden kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilemeyeceği ve adı geçen polis memurları hakkında soruşturma başlatılamayacağı sonucuna varıldı. 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun'da yer alan ihbar ve şikayet şartları ile soruşturma izni alma ve verme süreçleri ayrıntılı olarak açıklandı. Yargıtay 11. Ceza Dairesi, Çanakkale Sulh Ceza Hakimliği'nin kararını 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca bozdu ve işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına karar verildi.
11. Ceza Dairesi         2018/6046 E.  ,  2018/8983 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 15.10.2018 tarih ve 2016/3977 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 22.10.2018 tarih ve KYB-2018/84857 sayılı ihbarname ile;
    Görevi kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından şüpheliler... (... sicil numaralı polis memuru) ve... (... sicil numaralı polis memuru) haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/11/2015 tarihli ve 2015/8412 soruşturma, 2015/5520 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin Çanakkale Sulh Ceza Hakimliğinin 11/01/2016 tarihli ve 2016/97 değişik iş sayılı kararının "şüpheli polis memurlarının müşteki hakkında görevlerini kötüye kullanarak haksız yere ve gerçeğe aykırı biçimde trafik idari para cezası karar tutanağı hazırladıklarının iddia edilmesi karşısında, eylemin şüphelilerin adli görevlerine değil idari görevlerine ilişkin olduğu cihetle, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği cihetle, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
    Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    4483 sayılı Yasanın 4/1. maddesinde "Cumhuriyet başsavcıları, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu Kanun kapsamına giren suçlarına ilişkin herhangi bir ihbar veya şikayet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde ivedilikle toplanması gerekli ve kaybolma ihtimali bulunan delilleri tespitten başka hiçbir işlem yapmayarak ve hakkında ihbar veya şikayette bulunulan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesine başvurmaksızın evrakın bir örneğini ilgili makama göndererek soruşturma izni isterler.", 4/3. maddesinde "Bu Kanuna göre memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında yapılacak ihbar ve şikâyetlerin soyut ve genel nitelikte olmaması, ihbar veya şikâyetlerde kişi veya olay belirtilmesi, iddiaların ciddî bulgu ve belgelere dayanması, ihbar veya şikâyet dilekçesinde dilekçe sahibinin doğru ad, soyad ve imzası ile iş veya ikametgâh adresinin bulunması zorunludur.", 4/4 maddesinde “Üçüncü fıkradaki şartları taşımayan ihbar ve şikâyetler Cumhuriyet başsavcıları ve izin vermeye yetkili merciler tarafından işleme konulmaz ve durum, ihbar veya şikâyette bulunana bildirilir. Ancak iddiaların, sıhhati şüpheye mahal vermeyecek belgelerle ortaya konulmuş olması halinde ad, soyad ve imza ile iş veya ikametgâh adresinin doğruluğu şartı aranmaz. Başsavcılar ve yetkili merciler ihbarcı veya şikâyetçinin kimlik bilgilerini gizli tutmak zorundadır.", aynı Kanun‘un 7/2. maddesinde "Yetkili merci, her halde yukarıdaki fıkrada belirtilen süreler içinde memur veya diğer kamu görevlisi hakkında soruşturma izni verilmesi veya verilmemesi konusunda karar vermek zorundadır.", 9/1. maddesinde ise "Yetkili merci, soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin kararını Cumhuriyet başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisine ve varsa şikayetçiye bildirir." 9/2 maddesinde "Soruşturma izni verilmesine ilişkin karara karşı hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisi; soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara karşı ise Cumhuriyet başsavcılığı veya şikayetçi itiraz yoluna gidebilir. İtiraz süresi, yetkili merciin kararının tebliğinden itibaren on gündür." hükümleri yer almaktadır.
    Bu düzenlemeler karşısında, 4483 sayılı Yasa kapsamındaki bir suçu işleyen memur veya kamu görevlisi hakkında Cumhuriyet savcılarının re"sen soruşturma yapma yetkileri bulunmamaktadır. Belirtilen yasa hükümlerine göre, soruşturmanın başlaması yetkili merci tarafından izin verilmesi koşuluna bağlıdır. Yetkili merci izin vermedikçe soruşturma aşamasına geçilemeyeceğinden şüpheli kişi veya kişiler hakkında Cumhuriyet Savcılığınca kovuşturmaya yer olmadığına kararı verilmesi de olanaklı olmayacaktır. Kovuşturmaya yer olmadığı kararı, ancak yetkili merci tarafından soruşturma şartı niteliğindeki “izin“ verildikten sonra yapılacak soruşturma sonunda verilebilecektir. Somut olayda, polis memuru olarak görev yapan şüpheliler hakkında idari görevleri kapsamında, şikayetçi hakkında gerçeğe aykırı şekilde trafik idari para cezası tutanağı düzenlendikleri iddiasına ilişkin olarak dosya kapsamında herhangi bir soruşturma izni alınmadığı tespit edilmiştir.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında incelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı’nca verilen 19.11.2015 tarih ve 2015/8412 Soruşturma-2015/5520 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Çanakkale Sulh Ceza Hakimliği’nin 11.01.2016 tarih ve 2016/97 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 12.11.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi