
Esas No: 2016/14078
Karar No: 2019/2329
Karar Tarihi: 13.03.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/14078 Esas 2019/2329 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, trafik kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ve yapılan ödemelerin davalılardan müteselsilen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, trafik kazasında ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan aylık nedeniyle, uğranılan Kurum zararının 1479 sayılı Yasanın 63. maddesi uyarınca tahsili istemine ilişkindir.
Sigorta Şirketlerinin 2918 sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluğu nedeniyle poliçe limitini teşkil eden miktar, Kurumun rücu davasından önce sigortalı ya da hak sahiplerine ödediğinin geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda; Sigorta Şirketlerinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından ödediği miktar kadar sorumlu tutulmaması gerekir
Ne var ki, Sigorta Şirketi tarafından poliçeye dayalı olarak sigortalı ya da hak sahiplerine yapılan ödemenin; Bağ-Kur’a tanınan Kanundan doğan rücu hakkının sigortalı ya da hak sahiplerine tanınan haktan bağımsız olarak kullanılması, başka bir anlatımla halefiyet ilkesine dayanmaması nedeniyle 1479 sayılı Kanunun anılan maddesi kapsamındaki diğer tazmin sorumlularının tavan sınırlamasına tabi olmayan sadece sigortalı ya da hak sahiplerine bağlanan gelirin ilk peşin değeri ve buna uygulanan kusur payı ile sınırlı bulunan sorumluluklarında rücu alacağından düşülemeyeceği de açıktır.
Davada somutlaşan olayda; davalı ... şirketinin,dosyaya ibraz ettiği banka dekontuna göre, hak sahiplerine 60.000 TL poliçe limiti kapsamında dava tarihinden önce 30.05.2012 tarihinde 47.500 TL asıl alacak, 36.515 TL faizi ve diğer yargılama giderleri olmak üzere toplam 84.015 TL ödeme yapması nedeniyle, Mahkemece, kararın gerekçe kısmında, davalı ... şirketinin poliçe kapsamını ödediğinden bahisle diğer davalıdan 16.849,94 TL’nin tahsilinin gerekeceği belirtilmiş,ancak Hüküm fıkrasında davalı ... şirketi yönünden davanın reddine dair hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların düzeltilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Hükmün tamamen silinerek yerine,
1-Davanın davalı ... yönünden kabulü ile, 16849,94 TL"nin tahsis onay tarihi olan 25/06/2007 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davanın davalı ...Ş. yönünden reddine,
3-Alınması gereken 1154,00 TL peşin harcın davalı ...’den alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.gereği takdiren 2027,39 TL vekalet ücretinin davalı ...’den alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı 19,00 TL tebligat, 39,40 TL müzekkere ve 300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 358,40 TL yargılama giderinin ...’den alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının yatırdığı gider avansından karar kesinleştiğinde kalan bakiyenin iadesine”
Yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan ..."den alınmasına, 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.