Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6862
Karar No: 2015/2924
Karar Tarihi: 11.03.2015

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/6862 Esas 2015/2924 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2014/6862 E.  ,  2015/2924 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 21/03/2013
    NUMARASI : 2012/731-2013/127

    Davacılar M.. B.. ve diğerleri vekili Avukat Kenan tarafından, davalılar R.. U.. ve diğerleri aleyhine 06/04/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21/03/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi İ.. Ö.. ve M.. K.. dışındaki davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- Davalılardan A.. K.."nun temyizi yönünden:
    Davalının gazetenin sorumlu yazı işleri müdürü olduğu anlaşıldığına göre, 5187 sayılı Basın Kanunu"nun 13. maddesi uyarınca sorumlu kişilerden olmadığının kabulü ile hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken; anılan davalı açısından da davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş; kararın bu davalı yönünden belirtilen nedenle bozulması gerekmiştir.
    2- Diğer davalıların temyizleri yönünden:
    Dava, basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davalılardan İ.. Ö.. ve M.. K.. hakkında açılan davanın davacılarca takip edilmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına, diğer davalılar hakkında açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, haklarında kısmen kabul kararı verilen davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacılar, Y. A. Gazetesi"nin 13/02/2012 tarihli nüshasının 3. sayfasında, “CHP milletvekili Atay, PKK"lı öğretmenlere sahip çıkmış” başlığıyla çıkan haberde, habervaktim.com adlı internet sayfasında da aynı içerikte yazı ve daha ağır ifadeler içeren köşe yazısıyla; yine aktifhaber.com sitesinde de gazetedeki haberin aynısı yayınlanarak öğretmenlik mesleğini yapan davacıların terörist ve terör örgütü mensubu gibi gösterilmek ve suçlu gibi kamuoyuna ilan edilmek suretiyle kişilik haklarının ihlal edildiği belirtilerek manevi tazminat talep etmişlerdir.
    Davalılar ise, haberin gerçek ve haberde kamu yararı olduğunu, görünür gerçeğe uygun olduğunu, manevi tazminatın şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece, "CHP Milletvekili Atay, P." şeklinde manşet atıldığı, yazının içeriğinde ise "6." şeklinde davacıların kişilik haklarına ağır bir şekilde saldırı içeren haberi yayınladıkları, haberde ismi geçen örgütün ülkemizde ve tüm dünyada tescillenmiş eli kanlı bir terör örgütü olduğu, Türkiye"ye bağlı ve ülkesine hizmet etme gayesi bulunan bir vatandaşın isminin mezkur örgütün ismiyle yanyana anılmasının bile hem mağduru ruhsal olarak yaralayacağı hem de toplum nezdinde itibarını önemli ölçüde zedeleyeceği, dolayısıyla yayınlanan kişilik haklarına saldırı niteliğindeki haberden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının bulunduğu kanaatine varılarak...” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Basın özgürlüğü, Anayasa"nın 28. maddesi ile 5187 sayılı Basın Kanunu"nun 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde basının özgürce yayın yapmasının güvence altına alındığı görülmektedir. Basına sağlanan güvencenin amacı; toplumun sağlıklı, mutlu ve güvenlik içinde yaşayabilmesini gerçekleştirmektir. Bu durum da halkın dünyada ve özellikle içinde yaşadığı toplumda meydana gelen ve toplumu ilgilendiren konularda bilgi sahibi olması ile olanaklıdır. Basın, olayları izleme, araştırma, değerlendirme, yayma ve böylece kişileri bilgilendirme, öğretme, aydınlatma ve yönlendirmede yetkili ve aynı zamanda sorumludur. Basının bu nedenle ayrı bir konumu bulunmaktadır. Bunun içindir ki, bu tür davaların çözüme kavuşturulmasında ayrı ölçütlerin koşul olarak aranması, genel durumlardaki hukuka aykırılık teşkil eden eylemlerin değerlendirilmesinden farklı bir yöntemin izlenmesi gerekmektedir. Basın dışı bir olaydaki davranış biçiminin hukuka aykırılık oluşturduğunun kabul edildiği durumlarda, basın yoluyla yapılan bir yayındaki olay hukuka aykırılık oluşturmayabilir.
    Ne var ki basın özgürlüğü sınırsız olmayıp, yayınlarında Anayasanın Temel Hak ve Özgürlükler bölümü ile Türk Medeni Kanunu"nun 24 ve 25. maddesinde yer alan ve yine özel yasalarla güvence altına alınmış bulunan kişilik haklarına saldırıda bulunulmaması da yasal ve hukuki bir zorunluluktur.
    Basın özgürlüğü ile kişilik değerlerinin karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin çatışan iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Bu iki değerden birinin diğerine üstün tutulması gerektiği, bunun sonucunda da, daha az üstün olan yararın daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Bunun için temel ölçüt kamu yararıdır. Gerek yazılı ve gerekse görsel basın bu işlevini yerine getirirken, özellikle yayının gerçek olmasını, kamu yararı bulunmasını, toplumsal ilginin varlığını, konunun güncelliğini gözetmeli, haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi de korumalıdır. Yine basın, objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır. O anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından da basın sorumlu tutulmamalıdır.
    Somut olayda; davacıların şikayeti sonucu, dava konusu haber nedeniyle davalılar hakkında basın yoluyla hakaret ve iftira suçundan Bakırköy C.Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır. Soruşturma dosyasında yer alan 23.06.2008 tarihli polis tutanağına göre, Abdullah Öcalan"a destek amacıyla yapılan yürüyüş ve basın açıklamasına katılan 100-150 kişilik grubun yazdığı dilekçelerin savcılığa postalandığı, bu dilekçeler arasında davacılardan A.. K.. ve O.. T.. imzasıyla gönderilen dilekçelerin de olduğu, yine anılan davacılar hakkında terör örgütünün lehine faaliyetlerde bulunduklarına dair soruşturmalar olduğu anlaşılmaktadır. Yine dosya içerisinde bulunan davacılar hakkında Olağanüstü Hal Bölge Valiliği"nce yazılan yazılar ile haberde adı geçen CHP Milletvekili Fatih ile ilgili yazışmalar göz önünde bulundurulduğunda haberin bu hali ile görünür gerçekliğe uygun olduğu, kamuoyu ilgisinin de bulunduğu, öz ile biçim dengesinin aşılmadığı, haberin bu hali ile hukuka uygunluk unsurlarını taşıdığı anlaşılmakla istemin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılardan A.. K.. lehine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davalılar R.. U.., U. Gazetecilik Mat. Ltd. Şti., Ö. Ç. Medya İletişim Elek. San. Tic. Ltd. Şti., Y.. Y.., F.. A.. yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/03/2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.


    KARŞI OY YAZISI

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. 11/03/2015



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi