8. Hukuk Dairesi 2009/6736 E. , 2010/790 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
... ve ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... 4.Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 07.05.2009 gün ve 285/172 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16.02.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden gelmedi. Karşı taraftan davacılar vekili Avukat ... geldi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, uyuşmazlık konusu 10104 ada 1 parselin 20 yılı aşkın süreden beri vekil edenlerinin miras bırakanı ... ve vekil edenlerinin zilyetliği altında bulunduğunu, tapu maliklerinin öldüğünü, intikal tarihine kadar vekil edenleri lehine TMK.nun 713/2 maddesindeki kazanma koşullarının gerçekleştiğini, sonradan taşınmazı tapuda satın alan ...’in iyiniyetli olmadığını ve bu nedenle TMK.nun 1023. maddesinden yararlanamayacağını ileri sürerek ... adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili ise; uyuşmazlık konusu taşınmazın vekil edeni tarafından tapu kaydına güvenilerek kayden satın alındığını, ayrıca davacıların yer üzerinde kazanmayı sağlayan zilyetliklerinin bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, 10104 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına veraset ilamındaki hisseleri oranında tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Öncesi 1658 ada 9 parsel olan dava konusu taşınmazın, 27.10.1960 tarihinde paylı mülkiyet şeklinde 1/3 oranında...,...ve ... adlarına tescil edildiği, 14.12.2000 tarihinde imar uygulaması ile bir çok ada ve parsellere ayrıldığı, dava konusu taşınmaz bölümünün 10104 ada 1 parsel numarasıyla 74.04 m2 olarak aynı malikler adına tescil edildiği, 13.9.2006 tarihinde tapuda mirasçıları ...’na intikal gördüğü, aynı tarihte dava dışı birçok parsellerle birlikte ...’e satıldığı, tapunun beyanlar sütununda üzerindeki binanın ...’e ait olduğu belirtilmiştir.
Mirasçılık belgesine göre, tapu maliklerinden... 24.7.1973, Yasimani (Yusumani) Taşçıoğlu 20.4.1980, ... ise 25.8.1962 tarihinde ölmüşler ve tek mirasçı olarak ...’nu bırakmışlardır. Dosya içeriğine, tanık anlatımlarına göre, intikal tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın 20 yılı aşkın süreden beri dosya arasında bulunan mirasçılık belgesine göre davacıların miras bırakanı olan ... ve davacıların malik sıfatıyla davasız, aralıksız, eklemeli zilyetliğinde olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı ... vekili, dava konusu taşınmazın tapu kaydına güvenilerek iyiniyetle satın alındığını ileri sürmüştür. TMK.nun 1023. maddesinde aynen “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur” denilmektedir. Somut olayda, ... ile tapu maliki ... arasında vekalet ilişkisinin bulunmasına, aynı tarihte ve aynı ana parselden bölünme birçok taşınmazların davalı tarafından satın alınmasına ve yukarıda açıklandığı gibi tapunun beyanlar sütununda üzerindeki binanın ...’e ait olduğuna ilişkin açıklamanın yer almasına, tanık anlatımlarına göre ...’in satın alma sırasında uyuşmazlık konusu yerin ... ve mirasçılarının zilyet ve tasarrufunda olduğunu bildiği yada bilmesi gerektiği, iyiniyetli olmadığı sonucuna varılmakla davacılar Gülşen ve ... lehine kazanma koşullarının oluştuğu, iyiniyetli sayılmayan ...’in TMK.nun 1023. maddesinden yararlanamayacağı gerekçesiyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu açıklamalar nedeniyle davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan yerel mahkeme hükmünün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 750 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacılara verilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 299,00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 900,50 TL’nın temyiz eden davalıdan alınmasına 16.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.