MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 05.05.2016 tarih ve 2016/7400-13378 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu mirasçısı ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlular hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, borçlulardan ..."ın İİK"nun 168/1-5. maddesinde öngörülen sürede icra mahkemesine yaptığı başvuru ile borca itiraz ettiği, mahkemece itirazın kabulü ile borçlu hakkındaki takibin iptaline karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 05.5.2016 tarih ve 2016/7400 E.-2016/13378 K. sayılı ilamı ile muteriz borçlunun yargılama sırasında ölmesi nedeniyle, mirasçılardan ..."ın davaya dahil olması yerinde ise de, mirası reddetmeyen diğer mirasçıların da mecburi dava arkadaşlığı nedeniyle davada yer alması sağlanarak ya da miras şirketine temsilci atanarak davaya devam edilmesi gerektiğinden bahisle bozulduğu, muteriz borçlunun mirasçısı ... vekilinin karar düzeltme talebinde bulunarak, diğer tüm mirasçıların mirası reddettiklerine ilişkin olarak, .... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 10.3.2015 tarih ve 2015/288 E., 2015/272 K. sayılı ve yine aynı mahkemenin 21.4.2015 tarih ve 2015/536 E., 2015/493 K. sayılı ilamlarını sunduğu görülmektedir.
Borçlu icra mahkemesine başvurusunda; senedin ön yüzünde atılı imzaların kendisine ait olmayıp borçlu şirket yetkililerine ait olduğunu, kendisinin keşideci borçlu şirket yetkilisi olmadığını, birinci ciranta imzasının ise kendisine ait olmakla birlikte şirket kaşesi üzerinde tek imza şeklinde olduğundan şirket adına atıldığını ve sorumlu olmadığını ileri sürmüş olup, başvurusu bu hali ile borca itiraz niteliğindedir ve borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK"nun 169/a-5 maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.”
Somut olayda, mahkemece itiraz kabul edildiğine göre, İİK"nun 169/a-5.maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, iptaline hükmedilmesi isabetsizdir.
O halde, Dairemizin bozma kararının temyiz incelemesi sırasında mevcut dosya kapsamı itibariyle isabetli olmasına karşın, borçlu mirasçısının karar düzeltme aşamasında sunduğu mahkeme ilamları gereğince yerinde olmadığı görülmektedir. Mahkemenin itirazın esasına ilişkin kararının doğru olduğu anlaşılmakla birlikte, takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın Dairemizce düzeltilerek onanması yerine, temyiz incelemesi sırasında mevcut dosya kapsamı gereğince bozulduğu anlaşılmakla borçlu mirasçısı ..."ın karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ : Borçlu mirasçısı ..."ın karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 05.05.2016 tarih ve 2016/7400 E., 2016/13378 K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, .... İcra Hukuk Mahkemesi"nin 25.5.2015 tarih ve 2015/145 E. - 2015/705 K. sayılı kararının hüküm bölümünün birinci paragrafında yer alan “iptaline” sözcüğünün karar metninden çıkarılmasına, yerine “durdurulmasına” sözcüğünün yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 23.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.