
Esas No: 2007/19317
Karar No: 2007/22075
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/19317 Esas 2007/22075 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bucak İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/07/2007
NUMARASI : 2007/10-2007/40
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu hakkında toplam 3.545.00.YTL.nin tahsili için genel haciz yoluyla icra takibine geçilmiştir.
İcra takibinin dayanağı 30.10.2003 vade tarihli ve 2.000.00.YTL. bedelli senettir. Bu belgenin TTK.nun 688.maddesinde yazılı unsurları taşımadığı için kambiyo senedi vasfında olmadığı görülmektedir. Bu nedenle alacaklının genel haciz yoluyla takip şeklini seçtiği tespit edilmiştir.
Örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliğ edilmesinden sonra 7 günlük yasal süre içerisinde borçlunun icra dairesine başvurduğu, asıl alacağa ve işlemiş faize itiraz ettiği görülmektedir. İİK.nun 66.maddesi gereğince müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur.
Alacaklının hangi nitelikteki belgelere dayalı olarak İcra Mahkemesinden borçlunun itirazının kaltırılmasını ve takibin devamını isteyebileceği İİK.nun 68/1.maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre (...talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise ...) alacaklı İcra Mahkemesinden itirazın kaldırılmasını talep edebilir.
İlamsız icra takibine itiraz halinde İİK.nun 68.maddesindeki belgelerden birine sahip olan alacaklının iki hakkı vardır. Alacaklı İcra Mahkemesinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir veya İcra İflas Kanununun 67.maddesi uyarınca, genel mahkemelerde itirazın iptali davası açabilir. Alacaklının bu iki takip yolunu birlikte kullanabilmesini önleyen bir yasa hükmü yoktur. Kaldı ki İcra Mahkemesindeki itirazın kaldırılması isteği mahkemedeki bir dava için derdestliğe esas teşkil etmediği gibi, İcra Mahkemesinin kararları da genel mahkemedeki dava yönünden kesin hüküm sayılmaz.(Baki Kuru HUMK.3.Cilt Sf:3008)
Somut olayda alacaklının dayandığı adi senet mücerret borç ikrarını içerdiği için buna dayalı olarak İcra Mahkemesinden borçlunun itirazının kaldırılması istenebilir.
İcra dairesine verilen itiraz dilekçesinde imzaya karşı çıkılmamıştır. Böylece senet, imzası ikrar edilmiş bir belge niteliğini de taşımaktadır. İmzaya itiraz edilmiş olması halinde yine İcra Mahkemesi görevli olup, inceleme İİK.nun 68/a maddesinde öngörülen kurallar dairesinde yapılır. Ancak olayımızda imzaya itiraz olmadığı için inceleme İİK.nun 68.maddesindeki esaslar dairesinde sürdürülüp sonuçlandırılacaktır. Bir başka anlatımla borçludan 68/2 madde gereğince varsa ödeme belgesi istenecek ve bu maddedeki kurallara göre itirazın kaldırılması talebi hakkında değerlendirme yapılacaktır. O halde, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/11/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.