17. Hukuk Dairesi 2015/11440 E. , 2018/857 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı ...; ... ili, ..., ...Mahallesi, Kız Meslek Lisesi arkası, ... sitesi, A Blok, Kat: 1, Daire: 2 adresindeki konutunun ... ilinde 23/10/2011 tarihinde meydana gelen deprem neticesinde ağır hasar görmesi nedeni ile yıkılarak enkazının kaldırıldığını, davalı ... şirketi tarafından dava konusu konut için 11235385 poliçe numaralı ve 22/06/2011-22/06/2012 dönemine ait kredili konut sigortası poliçesinin düzenlendiğini, konutun yıkımı nedeni ile başvurusu üzerine DASK tarafından tenzili muafiyet oranı uygulandıktan sonra ödenen 80.240,00-TL mahsup edildikten sonra poliçe teminat limiti dahilinde 46.760,00-TL hasar bedeli ile enkaz kaldırma bedeli olan 51.840,00-TL yerine davalı ... şirketi tarafından kendisine 8.883,80-TL ödendiğini beyanla bakiye 42.956,20-TL maddi tazminatın 23/11/2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ve yargılama giderleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılardan ...Sigorta A.Ş. vekili; dava konusu konutun depremde hasarlanması nedeni ile DASK poliçesi kapsamında davacıya ödeme yapıldığını, ayrıca müvekkili Şirket tarafından 8.883,30-TL daha ödeme yapıldığı dikkate alındığında; davacıya toplam 87.519,00-TL ödeme yapıldığının
sabit olduğu, davacının 20/06/2012 tarihinde talep ettiği 46.760,00-TL tazminat talebinin poliçede yer alan deprem teminatının Doğal Afet Sigortaları Kurumunun tespit ettiği bina bedelini aşan kısmı için verilmesi nedeni ile başvurusunun reddedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.Diğer davalı Garanti Bankası A.Ş. Vekili pasif husumet itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; Davalılardan T.Garanti Bankası A.Ş. aleyhine açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile REDDİNE, Diğer davalı aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile; dava konusu 6.894,60-TL sigorta tazminatı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan ...Sigorta A.Ş."den alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davacının davalı banka nezdinde kullanmış olduğu krediden dolayı, davalı ... şirketince düzenlenen “Kredili Konut Sigorta Poliçesi” nedeniyle depremde hasar gören binada oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.Somut olayda; 22/06/2011 ve 22/06/2012 tarihlerini kapsayan poliçenin incelenmesinde, özel şartlar kısmında; “isteğe bağlı deprem ve yanardağ püskürmesi teminatı,Bina yangın sigorta bedeli ile zorunlu deprem sigortası sigorta bedeli arasındaki farktır. Sigortacının sorumluluğu, zorunlu deprem sigortası sigorta bedeli üzerinde kalan kısım için geçerlidir.” hükmünün yer aldığı, taraflar arasındaki nizanın, DASK limiti üzerindeki hasarın davalı ... şirketi tarafından karşılanıp karşılanmayacağı noktasında toplanmaktadır.Dosyada, 03/03/3015 tarihli heyet raporunda; “içinde arsa değeri olacak şekilde tespit edilen 37.876,20 TL’den sigortalı konutun içinde bulunduğu bina arsasının deprem tarihindeki rayiç değerinden sigortalı konuta düşen arsa değerinin düşülmesi suretiyle ortaya çıkacak tutarın davalı sigortacı ... Sigorta A.Ş. tarafından konut sigorta poliçesi kapsamında tazmin edilmesi gereken tutar olacağı kanaatine varıldığı” ve yine bu rapora istinaden inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 02/06/2015 tarihli raporda da; “Davacı hissesi oranındaki arsa bedelinin 30.981,60 TL olup bu bedelin çıkarılması halindeki alacak tutarının 6.894,60 TL olduğu” belirtilmiştir. Bu son raporun hükme esas alınarak 6.894,60 TL."nin davalı ... şirketinden tahsiline karar verildiği, mahkeme tarafından eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu karar verildiği anlaşılmaktadır.Poliçe şartları dikkate alındığında; davalı ... şirketinin poliçede yazılı 46.760,00 TL’den yani DASK limiti üzerindeki hasar bedelinden sorumlu olduğu, hükme esas alınan raporun denetime elverişli olmadığı,sigorta poliçesindeki deprem rizikosunun amacının deprem nedeniyle meydana gelen hasarın giderilmesi olduğu, o halde mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda binada deprem nedeni ile meydana gelen gerçek zararın belirlenmesi gerekirken, sigorta bedeli olan 46.760 Tlden, davalı ... şirketi tarafından daha önce ödenen 8.883 TL nin ve sigortalı konutun arsa değerinin düşülerek hesaplanması doğru değildir.O halde mahkemece; içerisinde inşaat mühendisinin de bulunduğu üçlü bilirkişi heyetinden poliçe şartları gözetilmek suretiyle sigortalı binanın deprem tarihindeki rayiç değerinin belirlenip, davacının gerçek zararı tespit edildikten sonra, poliçe şartları da değerlendirilerek, DASK tarafından ve davalı ... şirketi tarafından yapılan ödemeler mahsup edildikten sonra bakiye zarar bulunması durumunda, davalı ihtiyari deprem sigortacısını bu bedelden sorumlu tutmak gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.