17. Hukuk Dairesi 2015/11800 E. , 2018/872 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin dair hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R-
Davacı vekili; davalı nezdinde işyeri paket sözleşmesi ile sigortalı olan dava dışı ...Ltd. Şti. işyerinde meydana gelen yangın sonucu oluşan emtia hasarı nedeni ile alacaklı olduğu sigorta bedelinin 753.946,23 TL"sını 05.11.2007 tarihinde borcuna karşılık müvekkili şirkete temlik edildiğini ve davalı ... şirketinin bir kısım bedeli ödediği ancak ödenmeyen kısım için fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak, 8.000,00 TL alacak için ... 33. Asliye Ticaret Mahkemesi"nde dava açıldığı, mahkemenin 2011/168 Esas 2012/216 Karar sayılı ilamı ile 8.000,00 TL"ye hükmedildiği ve ...25. İcra Müdürlüğü"nün 2013/338 sayılı dosyasından 33.057,60 TL alacak için takibe geçildiğini ancak davalının takibe itiraz ettiğinden itirazın iptali ile davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.Davalı ... vekili; dava dayanağı hasarın 23.09.2007 tarihinde meydana geldiğini, ... 33.Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2011/168 Esas 2012/216 Karar sayılı ilamı ile 04.10.2012 tarihinde 8.000,00 TL"ye hükmedildiğini, davanın 04.02.2009 tarihinde açıldığını, 23.09.2009 tarihinde dava konusu yapılmayan kısım için zamanaşımının kesildiğinden, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece;... 33.Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2011/168 Es. 2012/216 Kar. Sayılı yargıtaya gitmiş ve kesinmiş ilam gereğince; daha önce davalı tarafça aynı davaya karşı açılmış aynı ihtilaftan kaynaklanan fazlaya ilişkin haklar saklı kalınarak açılmış kısmi alacak davası olup davacının fazlaya ilişkin talepleri saklı tutularak açılan davanın kabulüne karar verildiği ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesi"nin 21/01/2014 tarihli kararı ile 08/09/2014 tarihi itibariyle kesinleştiği, bu kararın davalı ... şirketince temyiz edilmediği ve Yargıtayca dava tarihinden değil 16/01/2008 tarihinden itibaren avans faizi uygulanması gereğince düzelterek onanmasına karar verildiği ve davacının fazlaya dair haklarının saklı kılındığı, aynı dosyada karara gerekçe kılınan ve Yargıtay denetiminden de geçen 12/03/2012 tarihli bilirkişi kurulunun alınan raporuna göre davacı tarafın temlik-temellük anlaşması gereğince dava konusu hasar nedeni ile davalıdan 24.740,00 TL hasar tutarı alacaklı olduğu, dört kişilik bilirkişi kurulu raporu ile belirlendiği, bu rapor hem mahkeme kararına hem de onamaya ilişkin Yargıtay kararına dayanak kılındığı ve itibar edilmesi gereken bir rapor haline geldiği, davacı tarafça bu raporda tespit edilen toplam 24.740,00 TL"den... 33.Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2011/168 Es. sayılı dosyasında talep edilen 8.000,00 TL"nin mahsubundan sonra geriye kalan 16.740,00 TL asıl alacağın icra takibinde talep edilmiş olduğu, dava açıldığında dahi ispatlanmış olan 16.740,00 TL"lik asıl alacağın Yargıtay ilamında da belirtildiği üzere 18.01.2008 tarihinden itibaren avans faizi uygulanması halinde yapılan hesaplamaya göre takip tarihi olan 11/12/2012 tarihine kadar birikmiş avans faizinin dönemsel olarak toplamının 15.916,99 TL olduğu ve mahkeme hükmü gereğince ve Yargıtay denetiminden de geçmiş olduğundan istenebilir hale geldiği anlaşıldığından bahisle davanın asıl alacak yönünden tam olarak oluştuğu birikmiş faiz yönünden de yukarıda açıklandığı üzere 15.916,99 TL üzerinden oluştuğu anlaşılmakla, davanın kısmen kabulü ile 32.656,99 TL"lik takip kısmına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamı ile 16.740,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak devamına, kabul edilen 32.656,99 TL"lik alacağın %20"si oranına denk gelen icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminata ilişkin takipteki itirazın iptali istemine ilişkindir.Olay tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK."nun 1268. (6102 sayılı TTK. md. 1420) maddesi gereğince rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacı tarafından ödenecek sigorta tazminatı 2 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Dava açılması, BK."nun 133/2. maddesi uyarınca zamanaşımını kesen sebepler arasındadır. Ancak dava, açılan miktar için zamanaşımını kesmektedir. Zarar gören kişinin dava dışı tuttuğu tazminat miktarı için zamanaşımı kesilmez, bu miktarla ilgili olarak işlemeye devam eder. Mevzuatımızda fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması, saklı tutulan alacak kısmı için zamanaşımını kesen bir sebep olarak öngörülmemektedir. Zarar gören kişi tazminat alacağının tamamını değil, bir kısmını dava etmiş olabilir. İlke olarak ilk davada (zararın) sigorta bedelinin bir kısmı istenmiş olup fazlaya ilişkin hak saklı tutulmuş olsa dahi saklı tutulan ve daha sonra ıslaha ya da ek davaya konu edilen istem, asıl davanın tabi olduğu zamanaşımı süresine tabi olup, açılan ilk dava ile istenmeyen sigorta bedeline (zarara) ilişkin işlemeye başlayan zamanaşımı süresi kesintiye uğramayıp devam etmektedir.Somut olayda, davacının temlik aldığı sigorta tazminatına dayanak olay, 23.09.2007 tarihinde meydana gelmiş, davalı ... 492.652,31 TL ödeme yapmış davacı fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 8.000,00 TL"nin tahsilini istemi ile... 33. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2011/168 Esas dosyasından 04.02.2009 tarihinde dava açmıştır. Belirtilen dosyada hükme esas alınan 12.03.2012 tarihli bilirkişi raporunda davalı ... şirketinin ödemesi gereken bakiye sigorta tazminatının 24.740,00 TL olduğu belirlenmiş ancak talepten fazlaya hükmedilmeyeceğinden 04.10.2012 tarihinde 8.000,00 TL"ye hükmedilmiştir. Davacı tarafından yargılama sırasında ıslahla talep artırılmadığı gibi ek dava açılmamıştır. Bilahare 12.12.2012 tarihinde bilirkişinin belirlediği 24.740,00 TL"dan hükmedilen 8.000,00 TL"yi düşülerek kalan 16.740,00 TL"nin davalıdan tahsili için ilamsız takip başlatmıştır. Dosya içeriğine göre sigortalı ile sigortacı arasındaki ceza zamanaşımının uygulanmasını gerektiren bir durumda söz konusu değildir.Kaldıki bakiye alacak için açılan dava zamanaşımını kesse dahi dava 04.02.2009 tarihinde açılmış bu tarihten itibaren 2 yıllık süre takip tarihine kadar geçmiştir.Mahkemece, davalı vekilinin zamanaşımı def"i dikkate alınarak, davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda nedenle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 13.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.