
Esas No: 2015/464
Karar No: 2019/363
Karar Tarihi: 18.04.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/464 Esas 2019/363 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/464 Esas
KARAR NO : 2019/363
DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı)
DAVA TARİHİ: 12/04/2012
KARAR TARİHİ: 18/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan ...'e ait taşınmazın 100 m2 kısmı satış vaadi sözleşmesiyle müvekkili şirkete satışı gerçekleştirildikten sonra, edimin yerine getirilmemesi nedeniyle, kendisine ödenen 41.000,00 TL peşinatın istirdatı için yapılan takip üzerine mal kaçırmak amacıyla davalı ...'e satışı gerçekleştirilen, satış vaadi konusu taşınmazla ilgili yapılan tasarrufun iptali ile, söz konusu taşınmazın Kadıköy ...İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile cebri icraya tabi tutulabileceğine, dava süresince taşınmaz kaydına tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz şerhi işlenmesine, alacaklı müvekkilinden mal kaçırma kastıyla davalıların mezkur gayrimenkulü üçüncü kişiye satışını gerçekleştirmesini önlemek için İ.İ.K. 281 maddesi hükmü uyarınca; ... adresinde bulunan, 8486 ada, 33 parsele ait 385,60 m2 arsanın, devir ve temlikinin önlenmesi ve ayni ve şahsi hak tesisinin engellenmesi bakımından teminatsız olarak, bu talep uygun görülmediği taktirde uygun görülecek teminat karşılığında İhtiyati Tedbir mahiyetinde İhtiyati Haciz konulmasına, bu talep uygun görülmediği taktirde; ... adresinde bulunan, 8486 ada, 33 parsele ait 385,60 m2 arsanın borcun doğumundan sonra satışı gerçekleştirilen ½ hissesinin tapu kaydı üzerine devir ve temlikinin önlenmesi ve ayni ve şahsi hak tesisinin engellenmesi bakımından teminatsız olarak, bu talep uygun görülmediği taktirde uygun görülecek teminat karşılığında İhtiyati Tedbir mahiyetinde İhtiyati Haciz konulmasına, müvekkili şirketin peşinat olarak verdiği 41.000,00 TL bedel, arsanın 14 m2 sine tekabül etmekle, 14 m2 nin dava tarihi itibariyle tutacağı bedel hesaplanarak bu bedel üzerinden Tasarrufun İptaline, bu talep uygun görülmez ise, davaya şartlarından olan kesinleşmiş Kadıköy...İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasının kapak hesabı yapılarak bu bedel üzerinden Tasarrufun İptaline ve Kadıköy ... İcra Müdürlüğünün... esas sayılı ile cebri icra-i satışa tabi tutulmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılar uhdesine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile diğer davalı ...'ün tacir olmadıklarını, bu nedenle davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde değil, İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini, bu sebeple iş bölümü itirazında bulunduklarını, dava dosyasına ibraz edilen 15.07.2009 tarihli sözleşmenin Noterden düzenlenmediğini, resmi biçimde yapılmamış bir sözleşme olduğunu, Gayrimenkul Satışlarına ait sözleşmelerin Borçlar Kanunu 213 ve Tapu Kanununun 26. maddesi uyarınca Noterden ve tapu Memuru önünde yapılması gerektiğini, kanun Gayrimenkul alımına ait sözleşmelerin Resmi şekilde yapılmasını emrettiğini, bu şekilde yapılmayan sözleşmelerin geçersiz olduğunu, davacının sözleşmesinin 3. şahıslara karşı geçersiz olduğunu, müvekkilinin dava konusu ... Mahallesi 2087 Ada, 15 Parsel sayılı tapu tahsisine bağlanmış taşınmazın ½ hissesini... Noterliğinin 19.06.2008 tarih ve 16986 sayılı satış vaadi ile müvekkiline satıldığını, bu satıştan sonra 09.04.2009 tarihinde Şişli... Asliye Hukuk Mahkemesinin... esas sayılı dosyası ile Tapu İptal ve Tescil davasını müvekkili ile ...'ün birlikte ikame ettiğini, arsa bedeli ödenmediği için mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde arsa bedeli olarak 328.000,00 TL takdir edildiğini, mahkemece bu arsa bedelinin dosyaya depo edilmesi için 23.03.2010 tarihinde süre verildiğini, ...'e isabet eden 164.000,00 TL'yi vermesi için kendisine haber verildiğini, bu arsa bedelinin 13.07.2010 tarihinde yatırılmadığını, ... arsa parası bulamayınca ... Noterliğinin 20.05.2010 tarih ve... sayılı Satış Vaadi Sözleşmesi ile ½ kalan hissesini de müvekkiline teslim ettiğini, arsa bedeli ödenmediği için ...'ün enkaz halindeki yapısının mevcut olduğunu, bu enkazı da davacı şirketin satışa çıkardığını, müvekkilinin 328.000,00 TL arsa bedeli ödeyerek bu taşınmazın tapusunu aldığını, satışın gerçek bir satış olduğunu, müvekkilinin kötü niyetli olmadığını, satışın davacının alacağına mani olunmak için yapılmadığını, gerçek satış olduğunu, arsa bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini, zaten tapusuz şekildeki binanın enkaz değerinin bulunmadığını, enkazın yıkılıp alınması gerektiğini, müvekkilinin davacıya satışı bilmediğini, kaldı ki bilse satışa mani olacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı ... tarafından davaya karşı cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün... Esas (Kadıköy ... İcra Müdürlüğünün ... Esas) sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; dosyamız davacının alacaklı olduğu, dosyamız davalısı ...'ün ise borçlu olduğu, takibin 23/06/2009 tanzim tarihli, 10/07/2009 vade tarihli, 41.000,00 TL bedelli bonodan kaynaklandığı ve 41.000,00 TL asıl alacak, 184,50 TL işlemiş faiz, 123,00 TL komisyon olmak üzere toplam 41.307,50 TL alacak nedeniyle 22/07/2009 tarihinde takip başlatıldığı, ödeme emrinin ...'e 13/09/2011 tarihinde tebliğ edildiği belirlenmiştir.
Şişli ... Asliye Hukuk Mahkemesinin... Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; ... ve ... tarafından, ... Belediye Başkanlığı aleyhine ...Mahallesi, 8486 ada, 33 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tapu tahsis belgesine dayalı iptal tescil davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde Şişli ... Asliye Hukuk Mahkemesinin... Esas, ... Karar sayılı kararı ile; "davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, dava konusu...Mahallesi 8486 ada, 33 parsel sayılı 385,60 m2 miktarlı arsa nitelikli taşınmazın davalı ... Başkanlığı adına olan tapu kaydının ... payının iptaline, iptal edilen bu payın tamamının davacı ... adına tesciline, geri kalan bakiye 11008/38560 payın ise davalı İstanbul Büyükşehir Belediyesi uhdesinde bırakılmasına, diğer davacı ...'ün açılan davanın davada sıfatı kalmadığından bu kişi hakkında karar verilmesine gerek ve yer olmadığına, davacı tarafından 20.04.2011 tarihinde mahkeme veznesine depo edilen 328.000,00-TL taşınmaz bedelinin karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesine" karar verildiği, temyiz edilmesi sonucu Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 03/10/2011 tarih, 2011/9283 Esas, 2011/11337 Karar sayılı ilamı ile onanmasına ve onama kararına karşı karar düzeltme yoluna başvurulması sonucunda ise Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 03/02/2012 tarih, 2011/15554 Esas, 2012/1339 Karar sayılı ilamı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verilmesi sonucu kararın 03/02/2012 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
Dava konusu ... Mahallesi, 8486 ada, 33 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tapu kayıtlarının yapılan incelemesinde; taşınmazın ... Mahallesi, 315 pafta, 2087 ada, 15 parselde kain olup evveliyatında Hazine adına tescilli olduğu, 21/12/1976 tarihinde ... Belediyesi adına devredildiği, beyanlar hanesinde 2981 sayılı yasa gereğince taşınmazın 328 m2'lik kısmının 2.296.000 TL borçlandırılarak ...'e 28/04/1987 tarih ve 354 sayılı tahsis belgesi gereği tahsis edildiğinin 18/05/1987 tarih ve 1302 yevmiye sayılı kayıt ile belirtildiği, imar ve ifraz işlemleri sonucunda ise ...Mahallesi, 8486 ada, 33 parsel sayılı taşınmazın oluştuğu ve davalı ...'e tahsis edilen kısmın bu parsel içerisinde kaldığı anlaşılmıştır. Davalı ...'ün kendisine 28/04/1987 tarih ve 354 sayılı tahsis belgesi gereği tahsis edilen hissenin 1/2'sini ... Noterliğinin 19/06/2008 tarih ve 16986 yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesi ile 50.000,00 TL bedelle davalı ... adına satışını vaat ettiği, kalan 1/2 hissesini ise yine ... Noterliğinin 25/05/2010 tarih ve ... yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesi ile 50.000,00 TL bedelle davalı ... adına satışını vaat ettiği, satış vaadi sözleşmeleri gereği Şişli ... Asliye Hukuk Mahkemesinin... Esas, ... Karar sayılı kararı ile davalı ... adına tahsis belgeli olan ve ...Belediyesi adına kayıtlı olan... Mahallesi 8486 ada, 33 parsel sayılı 385,60 m2 miktarlı arsa nitelikli taşınmazın ...Belediye Başkanlığı adına olan tapu kaydının 27552/38560 payının iptaline, iptal edilen bu payın tamamının ... adına tesciline karar verildiği ve tescil edildiği tespit edilmiştir.
Davacı ile davalı ... arasında 15/07/2009 tarihinde imzalanan "Satış Vaadi Sözleşmesi" başlıklı sözleşmenin yapılan incelemesinde; satmayı vaat eden olarak ...'ün, alıcı olarak ...Şti.'nin yer aldığı, sözleşme konusunun mülkiyeti 28/04/1987 tarih ve 354 sayılı tapu tahsis belgesi ile ...'e ait olan ...Mahallesi, 315 pafta, 2087 ada, 15 parselde kain (ada parsel numarasının değişmesi sonucunda 8486 ada, 33 parsel) 432 m2'lik gayrimenkulün 100 m2'lik kısmının satış vaadine ilişkin olduğu, satış vaadine konu taşınmazın 100 m2'lik kısmını, davacının 300.000,00 TL bedelle almayı, davalı ...'ün ise aynı bedelle satmayı vaat ettiği, bu bedelin 41.000,00 TL'sinin davalı ...'e peşin olarak ödendiği, bakiye 259.00,00 TL'nin ise taşınmaza ilişkin tapu müdürlüğünde hisse devri yapıldığında ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan dava, davacı şirket ile davalı ... arasında 15/07/2009 tarihinde imzalanan "Satış Vaadi Sözleşmesi" gereğince 100 m2'lik kısmının davacıya satışı vaat edilen ve davacı tarafından peşin olarak 41.000,00 TL ödenen taşınmaza ilişkin, ödenen bedel nispetince davacı tarafından teminat mahiyetinde alınan 23/06/2009 tanzim tarihli, 10/07/2009 vade tarihli, 41.000,00 TL bedelli bono nedeniyle, taşınmazın devrinin yapılmaması sonucu başlatılan takipte alacağın tahsil edilememesi sebebiyle tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İstanbul ... (Kapatılan) Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas, ... Karar sayılı kararı ile; "...Mahkememizce alınan taraf beyanları, toplanan belgeler ve incelenen Şişli ... Asliye Hukuk Mahkemesinin ... esas... karar sayılı dosyasına ilişkin incelenen karar örneği birlikte değerlendirildiğinde tasarrufun iptali istemine konu taşınmazın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına karşı ... ve ... tarafından açılan tapu iptal tescil istemli dava sonucunda, davanın Kısmen Kabulüne karar verilerek Belediye Başkanlığı adına olan tapu kaydının kısmen iptali ile bu payın tamamının ... adına tesciline ve diğer davacı ...'ün açılan davada sıfatı kalmadığından hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kurulan ve kesinleşen hükmü doğrultusunda tescil edildiğini, öncesinde ... adına tapu tahsis belgesi verildiği ve karar gerekçesinde de belirtildiği üzere tapu tahsis belgesinin geçerliliğini koruduğu, ...'ün tapu tahsis belgesinden kaynaklanan tapu haklarını kısmen davadan önce kısmen davadan sonra diğer davacı ...'e Noterden usulüne uygun satış vaadi sözleşmeleri ile devrettiği hususlarının anılan kesinleşmiş karar içeriğinde de ifade edilmek suretiyle tescilin ve dolayısıyla tasarrufun iptali istemine konu işlemin kesinleşmiş mahkeme kararına dayalı bulunması karşısında yerinde görülmeyen tasarrufun iptali isteminin reddine..." karar verilmiş ise de; kararın temyiz edilmesi sonucu Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2014/9087 Esas, 2014/13394 Karar sayılı ilamı ile; "... Tarafların iradelerinin uygunluğu ile bir mahkeme hükmünün elde edilmesi halinde nizalı bir yargıdan bahsedilemez. Bu gibi hallerde tarafların uygun iradesi hükmün oluşmasına yetmektedir. Alacaklısından mal kaçırmak amacında olabilen borçlu bu durumda amacına uygun bir mahkeme kararı elde edebilecektir... Somut olayda, davalı borçlu ile diğer davalı aralarında satış vaadi sözleşmesi yaparak Belediye aleyhine birlikte tescil davası açmışlar, yargılama sırasında ise taşınmazın kalan kısmına ilişkinde satış vaadi sözleşmesi yapılarak taşınmaz borçlu davalı tarafından diğer davalıya satılmış ve mahkemece 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasa uyarınca davanın kabulüne ve taşınmazın davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Davacının asıl amacı, tescile ilişkin mahkeme hükmünün iptali değil, taşınmaz devrine ilişkin tasarrufun iptalidir...Bu durumda mahkemece tarafların delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği halde, yazılı olduğu biçimde davanın reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir..." gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiş olmakla, usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyularak Mahkememizce yargılamaya devam olunmuştur.
Bozma ilamı doğrultusunda taraf delilleri toplanmış ve mahallince keşif icra edilmiştir. Keşif sonucu tanzim olunan bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın hisseli oluşu, büyüklüğü, kullanım fonksiyonu, üzerindeki yapının değeri, pazarlık payı, gayrimenkul ve döviz piyasasının durumu da göz önüne alınarak dava tarihi 12/04/2012 tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın m2 birim değerinin 5.700,00 TL'sı olduğu, buna göre davalı ... payının toplam değerinin 1.570.464,00-1.570.000,00 TL olabileceği, tapu tescil tarihi olan 29/03/2012 tarihi itibarıyla m2 birim değerinin 5.700,00 TL'sı ve toplam değerinin ise 1.570.464,00-1.570.000,00 TL'sı olabileceği yönünde rapor sunulmuştur.
Tasarrufun iptali davası, borçlu tarafından alacaklısını zarara uğratmak kastıyla gerçekleştirilen tasarruftan zarar gören alacaklının, borçlunun mal varlığından çıkarmış olduğu, mal ve hakların veya bunların yerine geçen kıymetlerin, tekrar borçlunun mal varlığına geçmesini sağlamak ve bu yolla alacağını elde etmek amacıyla açtığı davadır. Amaç yapılan tasarrufların butlanına hükmedilmesi olmakla birlikte, burada maddi hukuk anlamında bir butlan söz konusu değildir. Zira sözü edilen tasarruf, temelinde geçerli bir tasarruftur. Açılan dava kanıtlandığı takdirde tasarruf tamamen iptal edilmez. Sadece dava konusu mal borçlunun mal varlığından hiç çıkmamış addedilerek, alacaklı bu malı haczettirerek sattırıp, satış bedelinden alacağını elde etme olanağını bulur. Yani iptal davası ve iptal kararının sonunda mülkiyetin el değiştirmesi söz konusu olmayıp tasarrufun iptali sadece, bu davayı açan alacaklının, kendisini zarara uğratmak kastıyla hareket eden borçludan cebri icra yoluyla alacağını tahsiline olanak sağlayan bir yoldur. İptal davası hukuki niteliği itibariyle, dava konusu malın aynına ilişkin olmayıp, şahsi bir davadır. Bunun doğal sonucu olarak da, dava ve tasarrufa konu mal, devir alanın mal varlığından çıkartılarak borçlunun mal varlığına iade edilmez. Sadece alacaklıya malın bedelinden alacağını alma imkanı sağlar. Bu davada, İİK’nun 277 ve devamı maddelerinde öngörüldüğü gibi borçlunun mevcudunu azaltmaya yönelik tasarrufları iptal ettirilerek, anılan Kanun’un 283. maddesi hükmüne göre de, davanın konusu taşınmaz mal olduğu takdirde, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan bu taşınmazın haciz ve satışı istenebilir. Diğer söyleyişle bu dava alacaklıya borçlunun mal kaçırma amacıyla yaptığı tasarrufla ilgili mal üzerinde
İİK 277. ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasında, davacının amacı, elde edemediği alacağını tahsil edebilmek için hukuksal işlemin kendisi yönünden geçersizliğini sağlamaktır ve tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için; alacaklının borçluda gerçek bir alacağının olması, borcun tasarruftan önce doğması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması ve borçlu hakkında alınmış aciz belgesinin bulunması gereklidir. Bu kapsamda, davacı ile davalı ... arasında 15/07/2009 tarihinde imzalanan "Satış Vaadi Sözleşmesi" başlıklı sözleşme ile davalı ...'ün, 28/04/1987 tarih ve 354 sayılı tapu tahsis belgesi ile gereğince kendisine ait olan İstanbul İli, Şişli İlçesi, Gürsel Mahallesi, 315 pafta, 2087 ada, 15 parselde kain (ada parsel numarasının değişmesi sonucunda 8486 ada, 33 parsel) 432 m2'lik gayrimenkulün 100 m2'lik kısmının 300.000,00 TL bedel ile satışını vaat ettiği ve sözleşme gereğince, davacının davalı ...'e peşin olarak 41.000,00 TL ödediği, kalan bedelin ise tapu devir işlemleri sonucunda ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davacının peşin olarak ödediği bedelin teminatı olarak aynı miktarda senet aldığı ancak davalı ...'ün taşınmazın tamamının 1/2 hissesini ... Noterliğinin 19/06/2008 tarih ve... yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesi ile 50.000,00 TL bedelle davalı ... adına satışını vaat ettiği, kalan 1/2 hissesini ise yine ... Noterliğinin 25/05/2010 tarih ve 1... yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesi ile 50.000,00 TL bedelle davalı ... adına satışını vaat ettiği, dava konusu olan taşınmazın İstanbul Belediye Başkanlığı adına tescilli olması sebebiyle davalılar tarafından birlikte Şişli ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda Şişli ... Asliye Hukuk Mahkemesinin ... Esas, ... Karar sayılı kararı ile davalı ... adına tahsis belgeli olan ve ... adına kayıtlı olan ...Mahallesi 8486 ada, 33 parsel sayılı 385,60 m2 miktarlı arsa nitelikli taşınmazın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adına olan tapu kaydının ... payının iptaline, iptal edilen bu payın tamamının davacı ... adına tesciline karar verildiği ve kararın 03/02/2012 tarihinde kesinleştiği, bu karar sonucunda ise davalı ... adına olan taşınmazın tamamının davalı ... adına tapuya tescil edildiği, taşınmaz satış sözleşmesine rağmen tapunun devredilmemesi ve ödenen peşin bedelin ise iade edilmemesi üzerine davacı tarafından 22/07/2009 tarihinde ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyası ile teminat olarak alınan 41.000,00 TL bedelli bonodan kaynaklı alacak nedeniyle davalı ... hakkında icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı ...'e 13/09/2011 tarihinde tebliğ edildiği, itiraz edilmediğinden takibin 20/09/2011 tarihinde kesinleştiği, yapılan icra işlemlerinde davalı ...'e ait herhangi bir mal ve alacak tespit edilmediği ve haciz işlemlerinden de sonuç alınamadığından, haciz tutanağının İİK 105.maddesine göre aciz vesikası hükmünde olduğu ve İİK 277.maddesinde yer alan dava şartlarının mevcut olduğu anlaşılmıştır. Davalı ..., taşınmazın 100 m2'lik kısmını 300.000,00 TL bedelle 15/07/2009 tarihinde imzalanan "Satış Vaadi Sözleşmesi" gereğince davacıya satışının vaat edilmesine rağmen, toplam 385,60 m3 olan taşınmazın 1/2'sine tekabül eden 192,80 m2'lik kısmını ... Noterliğinin 25/05/2010 tarih ve ...yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesi ile 50.000,00 TL bedelle davalı ... adına satışını vaat ettiği, her iki değer arasında fahiş fark olduğu, yine taşınmazın değeri yönünden alınan raporlara göre de değerinin çok altında satışının yapıldığı, bu durumda İİK.'nun 278/III-2. maddesi şartlarının oluştuğunun kabul edilebileceği, yine davacı ile satış vaadi sözleşmesinin 15/07/2009 tarihinde, davalı ... ile satış vaadi sözlemesinin 25/05/2010 tarihinde yapıldığı, yani davacı ile yapılan sözleşme tarihinden sonra olduğu ayrıca satış vaadi işleminin, Kadıköy ...İcra Müdürlüğünün... Esas sayılı dosyası ile 22/07/2009 tarihinde başlatılan icra takibinden sonra olduğu da dikkate alındığında yapılan tasarruf işleminde İİK 280.maddesinde yer alan koşulların oluştuğu tespit edilmiştir. Bu tespitler karşısında tasarrufun iptalinin gerektiği kanaatine varıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :
1-Davanın KABULÜ ile, davalı ... tarafından diğer davalı ...'e ...Noterliğinin 25/05/2010 tarih, ... yevmiye nolu satış vaadi gereğince yine İstanbul ... Asliye Hukuk Mahkemesinin ... esas, ... karar sayılı ilamı ile tescil edilen ... Parsel sayılı taşınmaza ilişkin tasarrufun davacı yönünden İstanbul Anadolu ... İcra Dairesinin ... esas (Kadıköy ... İcra Dairesinin ... Esas) sayılı takip dosyasındaki asıl alacak ve ferileri ile sınırlı olmak kaydıyla iptaline, İstanbul Anadolu ... İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasında asıl alacak ve ferileriyle sınırlı olmak kaydıyla cebri icra yetkisi verilmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen 2.800,71 TL karar ve ilam harcından 608,85 TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 2.191,86 TL eksik harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı yanca 633,33 TL ilk masraf, 313,00 TL posta gideri, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 206,30 TL keşif harcı ki toplam 2.552,63 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.860,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, tarafların yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 15 günlük kesin süre içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
e-imza
Hakim
e-imza
BU EVRAK 5070 SAYILI KANUN GEREĞİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.