Abaküs Yazılım
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/718
Karar No: 2022/59
Karar Tarihi: 24.01.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/718 Esas 2022/59 Karar Sayılı İlamı

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/718 Esas - 2022/59

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına
"Karar"

ESAS NO : 2021/718
KARAR NO : 2022/59

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :... SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ -
VEKİLİ :Av.
DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 24/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkilimizin maliki bulunduğu Bursa İli İnegöl İlçesi Hamamlı Mh.Ada:101 Parsel:36'da kayıtlı taşınmazda 700 adet Venüs cinsi 19 yaşındaki ağaçlardan elde edeceği ürünlere ilişkin, 07.01.2021 tarihinde, davalı sigorta şirketi ile 15324363 numaralı Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigorta Poliçesi akdedildiğini, müvekkilin anılan poliçe primlerinin peşin ödenmesi gereken tutarları 07.01.2021 tarihinde peşin olarak ödediğini, poliçelerin imzalanmasından sonra teminat süresi içerisinde, 2021 yılı Şubat ayında İnegöl'de meydana gelen don olayları nedeniyle poliçelere konu tüm nektarin ağaçları zarar gördüğünü, anıları zarar nedeniyle derhal davalı siporta şirketine başvuru yapıldığını, görevlendirilen ekspertiz tarafından meyve ağaçları incelendiğini ancak müvekkilimizin zararın tazmini talebi davalı şirketçe reddedildiğini, bunun üzerine, müvekkile ait taşınmazda poliçe konusu nektarin ağaçlarda meydana gelen zararın tespiti için İnegöl Sulh Hukuk Malıkemesi'ne başvurulmuş ve söz konusu dosyadan alınan bilirkişi incelemesinde, meyve ağaçlarının don olayı nedeniyle zarar gördüğü belirtildiğini, ayrıca yapılan incelemede Venüs çeşidi nektarin için 54.600 kg, summersuperstar nektarin çeşidi için ise 41.000 kg ürün kaybının yaşandığı tespit edildiğini, İnegöl Sulh Hukuk Mahkemesi'ne sunuları 2021/20 D.İş sayılı dosyasına sunulan 24.03.2021 tarihli bilirkişi raporuyla birlikte davalı sigorta şirketine yazılı olarak da 05 94.202) tarihli dilekçemiz ile başvurularak, poliçe teminat bedellerinin müvekkilimiz ödenmesi talep edildiğini, bu başvurunun sonuçsuz kaldığını, davalı sigorta şirketi ile yapılan arabuluculuk başvurularının da çözümsüz kaldığını, yukarıda açıklanan nedenlerle, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla müvekkilin Venüs cinsi nektarin ağaçlarının zarar görmesi nedeniyle uğramış olduğu zararın 15324363 sayılı poliçe kapsamında tazmini için şimdilik 500.00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, müvekkilin Summersuperstar cinsi nektarin ağaçlarının zarar görmesi nedeniyle uğramış olduğu zararın 15324256 sayılı poliçe kapsamında tazmini için 500.00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görev ve yetki itirazlarının bulunduğunu, müvekkil sigorta şirketi ile davacı arasında "15324363 ve 15324256" Poliçe Numaralı Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigortası Poliçesi yapılmış olup, meydana gelen don olayının sebebiyet verdiği hasarın tazmini için müvekkil şirketi sorumlu tutsa da bu iddiaları asılsız olduğunu, müvekkil sigorta şirketinden istenen maddi tazminat talebi hukuka aykırı olduğunu, müvekkile işbu davada atfedilecek kusur ve sorumluluk bulunmadığını, davacı müvekkil sigorta şirketinden 500 adet summersuperstar cinsi nektarin ve 700 adet venüs cinsi nektarin ağaçları üzerinde don olayı sebebiyle meydana gelen zararının tazmin edilmesi sebebiyle huzurdaki davayı açmış olsa da Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigoetası Genel Şartları kapsamında sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafından dosyaya sunulan bilir24.03.2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç ve kanaat kısmında olay mahalinde yapılan keşif sonrası arazide bulunan ağaçlarda soğuk zararının olduğu dönemde çiçek açımının başlamadığı tespiti yapıldığını, çiçek açım işlemi gerçekleşmeden meydana gelen bu olaydan dolayı müvekkil sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, hasar sebebiyle açılan başvuruyu müvekkil şirketin reddetmiş olduğunu, müvekkil şirketin temerrüt halinden ve faiz sorumluluğundan bahsedilmesi mümkün olmadığını, bu nedenler haksız davanın yetkisiz mahkemede açılması sebebiyle davanın usulden reddine, husumet yokluğu sebebi ile başvurunun usulden reddine, sigorta Tahkim Kuruluna başvurulması gerekirken usul ekonomisine aykırı olarak dava açılmış olması sebebiyle davanın usulden reddine, teminat kapsamı dışında kaldığı şüpheye yer veremeyecek şekilde açıkça poliçeden anlaşıldığı üzere, taleplerin haksız ve hukuki gerekçelerden uzak olması sebebiyle davanın esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacının taşınmazında don nedeniyle nektarin ağaçlarında meydana gelen zararların tespiti ve davalı taraftan tahsiline karar verilmesine ilişkin açılan tazminat davasıdır.
Mahkememizce yargılama yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiş, Bursa Esnaf ve Sanatlarlar Odasına, İnegöl Vergi Dairesi'ne Tarsim'e, BTSO'ya, İnegöl Tapu Müdürlüğü'ne, yazılan yazı cevapları dosyamız arasına alınmış, İnegöl Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2021/20 d.iş sayılı dosyası uyap sisteminden dosyamız arasına alınmıştır.
Eldeki dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 04/08/2020 tarihinde açılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nın 3. maddesi hükmüne göre bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir. Bir işin ticari veya adi olması, farklı kuralların uygulanmasını gerektirir. Bir işin ticari olup olmadığını kanunda öngörülen kurallar uyarınca saptamak gerekir. Eğer iş ticari ise özel ticari kuralların uygulanması zorunlu olur. Ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işler, yani, haklı veya haksız fiil yahut işletmeyi ilgilendiren her iş ayrık durumlar dışında, ticari iş sayılır. Bu işler, eğer bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari iş sayılmazlar.
Ticari davalar ise aynı Kanunun 4/1 maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Türk Medenî Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde; fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta; borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK'nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK'nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK'nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. 6102 sayılı TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK'da yeterli görülmüştür.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava, davacının taşınmazında bulunan ağaçlarında meydana gelen don olayı neticesinde oluşan maddi zararların Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigorta Poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesine ilişkindir. Mahkememizce BTSO'ya, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odası'na müzekkere yazılarak davacının kaydının olmadığı tespit edilmiş,İnegöl Vergi Dairesi'nden gelen müzekkere cevabında da davacının potansiyel mükellef olduğunun/mükellefiyet kaydının bulunmadığının belirlendiği, davacının tacir-esnaf olmadığı, üretici olduğu, davanın mutlak ticari dava-nispi ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği kanaatine varılarak, emsal mahiyette İstanbul BAM 37. HD'nin 2018/902 Esas 2018/1289 Karar sayılı ilamı dikkate alınarak davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine,mahkememizin görevsizliğine, Bursa Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğuna dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Bursa Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğuna,
2-HMK’nın 20. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK'nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince takdirine, yargılamanın görevli mahkemede devam etmediği takdirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.24/01/2022

Katip 136164
¸e-imzalıdır.



Hakim 194065
¸e-imzalıdır.











Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi